Delta varyantıyla aşılara rağmen yeniden yükselişe geçen koronavirüs dünyayı endişelendiriyor. DSÖ yetkilisi akıl sağlığına ilişkin yapılan çalışmada çocukların tehlikeli durumda olduğundan bahsetti. Varyantlara dikkat çekerek aşılamalara vurgu yaptı.
Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölgesel Direktörü Hans Kluge Euronews’e verdiği röportajında koronavirüsün dünyada en çok çocukların akıl sağlığını bozduğundan bahsederek çocukların vahim durumda olduğununun altını çizdi. Kluge yeni varyantların da olabileceğini bu yüzden aşılamanın önemine vurgu yaptı.
Doulgkeri: Zorunlu aşı konusunda ne düşünüyorsunuz? Bu Avrupa’da hararetle tartışılan bir konu?
Kluge: Evet çok tartışılan bir konu. DSÖ aşılanma oranını artırıcı her türlü önlemi yasal ve sosyal olarak kabul edilebilir olduğu sürece destekliyor. Ama bu başvurulacak ilk yöntem olmamalı, çünkü insanların aklından geçenleri, algılarını anlamamız lazım ve ardından aşı olmakta tereddüt eden gruplarla temasa geçmek gerekiyor. Halkı ikna etmek için gerekli davranışsal anlayış hizmetleri konusunda oldukça tecrübeliyiz. Burada aşı olmaktan çekinen insanlarla diyalog kanalları açmak için kanaat önderlerini kullanmak çok önemli.
Doulgkeri: Peki dünyanın geri kalanında neler oluyor? Afrika ve Asya finansal kaynakları olmadığı için aşıya ulaşamayan ülkeler var mı?
Kluge: Kesinlikle. Çok büyük bir eşitsizlik var. Avrupa’nın içerisinde bile, yüzde 10’dan daha az aşılama oranı olan 10 ülke var. Ve evet haklısınız bazı Afrika ülkelerine baktığınızda tek çıkış yolu birlik ve beraberlikten geçiyor. Herkes güvende olmadan kimse güvende olamaz çünkü agresif Delta varyantı sınır tanımıyor. Tabi Yunanistan gibi diğer ülkelere aşı bağışı yapan ülkeler de bulunuyor.
Yeni varyantlar olacağı kesin!
Doulgkeri: Yeni varyantlar konusunda ne kadar endişelisiniz? Siz daha bulaşıcı ya da daha tehlikeli yeni varyantlar çıkabilir mi?
Kluge: Yeni varyantlar olacağı kesin. Şu ana kadar yüzlerce varyant oluştu ve bunları en başından beri izliyoruz. Çoğu zaman bunlar çok zararlı olmuyor. Delta ve Delta plus varyantlarını ise yakından takip etmek gerekiyor. Peki çözüm ne? Virüsün yayılması arttıkça varyantlar da artıyor o yüzden aşılanmayı artırmamız lazım.
Doulgkeri: Biraz da Atina’da bulunma nedeniniz hakkında konuşalım, Akıl Sağlığı Zirvesi. Covi-19’un Avrupa’da akıl sağlığı üzerindeki etkileriyle ilgili bir araştırmayı sundunuz. Temel bulgular neydi?
Kluge: Buradaki kilit nokta akıl sağlığını pandemi öncesinde de büyük bir sorun olduğu. İş yerlerindeki kayıpların en büyük nedeni psikolojikti. Covid öncesi dönemde her altı kişiden birinde psikolojik bozukluk bulunuyordu. Bu araştırmadaki en önemli bulgu herkesin artık bu riskle yüz yüze olduğu. Ne kadar güçlü olursa olsun herkesin özellikle anksiyete ve depresyon gibi akıl sağlığı sorunları yaşayabileceğini gördük. Zirve’de de bunu anlatıyoruz. Yunanistan başbakanına, sağlık bakanı kikialis’e akıl sağlığı üzerindeki perdeleri kaldırmaya destek verdikleri için müteşekkirim. Akıl sağlığı herkesi ilgilendiriyor ve toplumda önemli bir yeri olması lazım.
Çocuklar okulların kapanmasından etkilendi
Doulgkeri: Araştırmanın sonuçlarını biraz açar mısınız? Neleri ortaya koydu?
Kluge: İlk olarak çocuk ve ergenler gibi yüksek risk gruplarına odaklanmamız gerekiyor, çünkü okulların kapanmasından çok fazla etkilendiler. Okullar sadece eğitim vermekle kalmıyor aynı zamanda bir şekilde sosyal koruma sağlıyor örneğin ev içi şiddete karşı. Öte yandan araştırmada sağlık çalışanları ile hasta ve yaşlı bakım personeline de dikkat etmemiz gerektiğini gösterdi. Bu ara bütün Yunan ve Avrupalı sağlık çalışanına bu pandemi sırasında gösterdikleri kahramanlık nedeniyle teşekkürlerimi sunmak istiyorum.
Doulgkeri: Akıl sağlığının korunması için yeni yollar bulmalıyız demiştiniz. Pandemi yasakları varken sizce bu mümkün mü?
Kluge: Kesinlikle. Başka seçeneğimiz yok. Olağanüstü zamanlar olağanüstü önlemler gerektiriyor. DSÖ Avrupa olarak eylül ayında bir Avrupa faaliyet planının onaylanmasını ümit ediyoruz.