İlçede uzun yıllardır meyve sebze alım satımı yapan Musa Koç ile Tekin Eren, 4 yıl önce hobi amaçlı 5 bin 137 metre yüksekliğinde bulunan Ağrı Dağı eteklerindeki 30 dönümlük çorak araziyi satın aldı. Sondaj ile su bulup ardından trafo kurdurarak bölgeye elektriğin gelmesini sağlayan Koç ile Eren, kum fırtınası ve rüzgarın yoğun olduğu bölgede el ele vererek arazinin altyapısını 2 yılda tamamladı. Türkiye-İran sınırının sıfır noktasına yakın bölgedeki araziyi vahaya dönüştüren ve sulama sistemi kuran iki arkadaş, ilk defa geçen yıl meyve ve sebze üretimine geçmek için tohumları toprakla buluşturdu.
BAHÇELERİNDE 12 KİŞİ ÇALIŞIYOR
İlk denemelerinde bahçelerinden tonlarca ürün alan iki arkadaş, çevresi çorak arazilerden oluşan bostanlarında organik dereotu, reyhan, soğan, maydanoz, kişniş, semiz otu, turp, domates, biber, fasulye, kabak, patlıcan, kavun, karpuz, mısır ve ay çekirdeği yetiştiriyor. Bahçelerinde 12 kişiyi de istihdam eden yatırımcı iki arkadaş, yetiştirdikleri ürünlerini Ağrı-İran kara yolu üzerine kurdukları tezgahlarda satışa sunarak kazanç sağlıyor.
“HOBİMİ TİCARETE DÖNÜŞTÜRDÜM”
Musa Koç, Ağrı’nın topraklarının verimli olduğunu ve emek verildiğinde birçok ürünün yetiştirilebileceğini söyledi. Satın aldıkları arazinin çorak olduğunu ve bostana dönüştürmek için çok emek harcadıklarını ifade eden Koç, “Bostanımız İran sınırına çok yakın noktada bulunuyor. Buradaki araziler genelde çorak oluyor. Bostan kurmak hobimdi ama sonra ticarete dönüştürdüm. Burada 300 tonluk su havuzlarımız var. Damlama, yağmurlama ve sulama sistemlerimiz var. Burada 12 çeşit yeşil sebze yetiştiriyoruz. Burada yok yok. Bir evin ihtiyaç duyabileceği bütün meyve ve sebzeleri üretiyoruz.” dedi.
Koç, cennet hurması, kayısı, elma ve çeşitli meyve ağaçlarının da bostanda bulunduğunu belirterek, daha fazla arazi alarak bahçesini büyütmeyi planladığını dile getirdi.
“BURADA ARPA BİLE YETİŞMEZ” DİYENLERE ALDIRMADI
Emek verilen işte başarının kaçınılmaz olduğunu aktaran Koç, “Burası için çok emek verdik. ‘Burası çöldür, sıcağa dayanmaz, toprağı soğuğa dayanmaz, sele maruz kalmış bir topraktır, arpa bile yetişmez.’ diyenler oldu. Bostanımıza yaklaşık 1 milyon lira harcadık. Buranın üstünü kapatıp sera yapmayı düşünüyoruz. 12 çalışanımız var ve onlar da buradan kazandıkları parayla evlerine ekmek götürüyor. Burada yakın köylerimizin sebze ve meyve ihtiyacı karşılanıyor. Ürettiğimiz ürünleri Van’ın Çaldıran ilçesine, Iğdır’a, Doğubayazıt merkeze ve yakın ilçelere de gönderiyoruz.” ifadelerini kullandı.
İran’a gidip gelen sürücülerin de ürünlere ilgi gösterdiğini söyleyen Koç, “Çevredeki köyler alışverişlerini bizden yapıyor. Bundan dolayı dışarıya çok fazla ürün gönderemiyoruz. Satış konusunda sıkıntı yaşamıyoruz. Bu arazileri yeni yeni işlendiği için bütün gücünü biz alıyoruz. Karpuzlarımız çok büyükler hatta bir tanesi 28 kilo gelmişti. Çevre köylerden de çok memnunuz.” diye konuştu.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Abdullah Söylemez