Midas Vadisi’nin güney ucundaki Midas Kale’deki ilk arkeolojik kazı çalışmaları, İstanbul’daki Fransız Arkeoloji Enstitüsü adına bu enstitünün müdürü Albert Gabriel tarafından 1936’da başlatıldı. Kısa süreli kazılar 1939’a kadar, Albert Gabriel ve E. Haspels’ın denetiminde gerçekleştirildi. Kaledeki çalışmalara Türk Bilim insanı Halet Çambel de katıldı. Buranın 2 kilometre kuzeydoğusundaki Pişmiş Kale de kazı ve temizlik çalışmaları ile Midas Kale kazıları 2’inci Dünya Savaşı’nın başlamasıyla 1939’da sona erdi. Kazılar, savaş sonrasında 1949 ve 1951’de yine Fransız Arkeoloji Enstitüsü’nce devam etti.
Friglerin en önemli dinsel anıtlarından biri Yazılıkaya Anıtı’nın da bulunduğu Midas Kale’de Anadolu Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yusuf Polat’ın başkanlığında yeni kazılar başlayacak. Frigler ile ilgili Yazılıkaya Midas Kale’den elde edilecek arkeolojik veriler, giz perdesini aralayacak.
‘FRİG KÜLTÜRÜ GİZEMİNİ KORUYOR’
Kazılar sonucunda Frig kültürünün karanlıkta kalan bölümlerinin de aydınlığa kavuşabileceğini belirten Polat, şu ifadeleri kullandı:
“Frig kültürüne dair pek çok konu büyük ölçüde hala gizemini koruyor. Bu gizem, antik dönem yazılı kaynaklarında aktarılan Frigler ile ilgili bilgilerin az ve bazı durumlarda birbiri ile çelişen ifadeler içermesi, yazılı belgelerin az ve mevcut yazıtların ise hem kısa hem de yazıtların büyük bir kısmının adak yazıtı karakterinde olmasından kaynaklanıyor. Frig kültürünün yayılım gösterdiği alanlarda arkeolojik kazıların ve araştırmaların azlığı da bu kültüre ait bilgilerin sınırlı kalmasında rolü bulunuyor. Midas Vadisi özellikle Frig dönemine ait kült anıtlarının bulunduğu özel ve dinsel bir alan olmakla birlikte, bu alanda yeni kazılar sayesinde elde edilecek her türlü arkeolojik verinin, bu kültürün karanlıkta kalan bölümünü aydınlatacak potansiyele sahip bir bir yerleşim yeri.”
