Millet İttifakı’nın ortak aday olarak Cumhuriyet Halk Parti (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu göstermesinden rahatsızlık duyan İYİ Parti İstanbul Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu’nun eleştirilerini gündeme bomba gibi düşmüştü.
“Millet tercihiyle baş başa kalamamış, tercih sıkışmıştır. Kurduğumuz masada bize pusu kuruldu. Biz terörün gölgesinin düştüğü yerde olmayız. HDP, Türk demokrasisinin şantajcısına dönüşmüştür. Çocuk katilini övenle kazanmaktansa kaybedelim” diyerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) ile yapılan pazarlıklara da karşı çıkan Ağıralioğlu’nun İYİ Parti Genel Başkan Meral Akşener’den sonraki dönemde partiye liderlik edebileceği konuşuluyor.
Sosyal medyadan açıklama yaptı
Yavuz Ağıralioğlu, son olarak sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Malum ve haklı itirazlarım sebebiyle de partimize 28. dönem milletvekili adaylık müracaatında bulunmadım. Gelen telefonlardan anlıyorum ki kızgın, kırgın, üzgün, hırpalanmış ve kahırlı bir şekilde oy verilecek. Ben kendi adıma bu vebale ortak olmayacağım” ifadelerini kullandı.
İşte Yavuz Ağıralioğlu’nun açıklamaları:
Elli yıllık ömrümü ve mücadelemi sadece ve sadece kendisine adadığım; Aziz Türk Milleti: Bildiğiniz üzere, siyaseti kalbimle yapıyorum ve hep muhafaza etmeye gayret gösterdiğim nezaketli bir üslup hattı üzerinde konuşmaya gayret ettim, eleştirilerimi yaptım ve de mücadele ettim.
Bugüne kadar da hep inandıklarımı konuştum, hep kalbimden gelenleri ve doğru bildiklerimi söyledim. Hiç riyakârlık yapmadım, milletime hiç yalan söylemedim, ne arkadaşlarımı ne milletimi kandırmadım ve bilerek yanlışı savunmadım. Bu dosdoğru istikamet üzere de bir hat inşa ettim.
“Doğru bildiklerimi ısrarla savundum”
Siyasi rakiplerimize tenkitlerimizi ifade ederken kullandığım dile özellikle dikkat ettim. Ayrıştıran, kutuplaştıran ve milletimizi bıktıran kavga, hakaret ve tehdit diline de asla tevessül etmedim. Milletimizin hakkı için haykırdım ve doğru bildiklerimi de ısrarla savundum.
Bildiğiniz üzere, TBMM’de düzenlediğim basın toplantısı ile itirazlarımı ve şerhlerimi de ilkeli siyaset ve şahsiyetimize borcumuzun bir gereği olarak milletim ile paylaştım. Malum ve haklı itirazlarım sebebiyle de partimize 28. dönem milletvekili adaylık müracaatında bulunmadım.
“Bu vebale ortak olmayacağım”
İrademi beyan ettim. İradem nettir ve zamanla anlaşılacaktır. Parti teşkilâtlarımızın hissiyatı ise bilinsin, duyulsun istiyorum. Gelen telefonlardan anlıyorum ki kızgın, kırgın, üzgün, hırpalanmış ve kahırlı bir şekilde oy verilecek. Ben kendi adıma bu vebale ortak olmayacağım.
Benim kararım, daha önce ifade ettiğim kendi sözlerimin gereğidir. Beş yıldır birlikte mücadele ettiğim; kendilerini çok sevdiğim, kendilerinin de beni çok sevdiğine inandığım İYİ Parti ailesinin hiçbir ferdinin, bu itiraz sebebiyle üzülmesini ve itham edilmesini de asla istemem.
Şahsiyetimi ve iddialarımı, sahici olmayan bir sahte sürece kurban etmeyeceğim. Doğruyu söylerken susmamızın beklendiği bir ortamda, inanmadığımıza inanıyor gibi, güvenmediğimize güveniyor gibi davranmaktansa kendimi milletimizin vicdanına emanet ediyorum. Allah kerimdir…