MEHTAP GÖKDEMİR Ankara – Kaboğlu Milliyet’e özetle şunları söyledi: “Anayasa’ya açıkça aykırı olan ve demokratik olmayan rejimlere özgü bu düzenleme; yalan haber yayma adı altında savaş halinde dahi dar kapsamda ve ölçülü bir biçimde uygulanabilecek bir sınırlamanın, olağan dönemde sınırları belirsiz olarak ve daha sert şekilde uygulanması, hukuk düzenini ve toplumsal barışı dinamitleme riski taşımaktadır. Teklif, düşünce özgürlüğü sınırları dışındadır. Teklifte yer alan birçok sınırlama nedeninin hukuki dayanağı bulunmamaktadır. Sözde ‘dezenformasyon’u önleme gerekçesi ile hazırlanmış olsa da, aslında yurttaşların, toplumun bugünü ve geleceğini ilgilendiren bilgilerden yoksun kılınmasını amaçlayan yasanın yapımı bile, bilgi kirliliği eşliğinde yürütülmektedir.
‘Anayasa’ya aykırı’
Dezenformasyon ile mücadele adı altında hakkın özüne dokunan, ‘düşünce suçu’ ihdas eden bu öneri, demokratik siyaset alanını daraltan seçim yasası değişikliğinden sonra demokratik toplumu baskılama amacına yöneliktir. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın kamu tüzel kişiliği bulunmamasına karşın yasa ile düzenlenmesi gereken alanlarda yönetmelik çıkarma yetkisi, Anayasa’ya açıkça aykırı olduğu gibi, partili Cumhurbaşkanı’nın siyasi danışmanı olarak faaliyet gösteren bir Başkanı, medya üzerinde bir vesayet düzeneği haline getirmektedir.”