Marmara Üniversitesi Teknoloji Fakültesi öğrencileri Taha Kaynak (19), Mehmet Karayazgan (20), Ravza Aygün (19), Çağrı Aygordü (20), Melike Gezer (20), Sadıkhan Düzcan (20) ve Mert Günüldes (20), ‘MayınCraft’ isimli bir grup kurarak, yere yakın süzülerek kara mayınlarını tespit eden bir hava aracı geliştirdi. Prototip aşamasında olan ve otonom özellikler taşıyan araç, yerden 20 santimetre yükseklikten hareket ederek üzerindeki dedektörler yardımıyla mayınlı arazilerde güvenli bir şekilde tarama yapmayı amaçlıyor. Araç yerin 40 santimetre altını tarayabiliyor ve mayını tespit edebiliyor. Öğrenciler bu araçla can güvenliğini en üst seviyeye çıkarmayı hedefliyor. Geliştirdikleri araçla 7 kişilik öğrenci grubundan oluşan ‘MayınCraft’ ekibi bu sene Samsun’da düzenlenen TEKNOFEST’e katıldı. Ekip, ‘İnsanlık Yararına Teknoloji’ yarışması finalinde birincilik ödülünü kazandı.
“MAYINLARDAN DOLAYI GERÇEKLEŞEN ÖLÜMLERİN ÖNÜNE GEÇMEK İSTİYORUZ”
‘MayınCraft’ ekibinin sözcüsü Taha Kaynak prototipe lisede iki kişi başladıklarını belirterek, “Ben hovercraft yapısıyla ilgileniyordum arkadaşım mayınlarla ilgileniyordu. Bunu birleştirmek istedik. Birleştirdikten sonra hovercraft yapısını kullanarak mayın tarama prototipi geliştirdik. Şu an TSK’da doğu görevlerinde el dedektörleri kullanılıyor. Bizde bunu tam otonom çalışma kapasitesi ile yapalım ve askerlerimiz görevlerde zarar görmesin. Can güvenlikleri en üst seviyeye çıkmasını, riski ortadan tamamen kaldırmayı amaçladık. Mayınlardan ölen birçok insanımız var. Biz sadece askerlerimiz için değil doğu bölgesinde yaşayan insanlarımız içinde tasarlamak istedik. 4. prototipteyiz şu anda, lisede 2. prototipteydik. 4. prototip ekipteki insanlar artıkça doğru orantılı olarak lisedekine nazaran daha iyi çalışıyor. İlk prototiplerimiz uçamaz ve doğru bir şekilde mayını tarayamıyordu. Şu anki prototip mayınları düzgün şekilde algılayıp yerden biraz yükselip boya topu bırakarak yer tespiti sağlıyor” diye konuştu.
“YERDEKİ SÜRTÜNMEYİ EN AZA İNDİREREK MAYINLARI TARIYORUZ”
Kaynak, “Şu anda böyle bir cihaz TSK’da yok. El dedektörleri şeklinde var. Metal dedektörlerine el cihazına eklenmesi şeklinde oluyor. Biz bunu otonom şekilde yaparak cihazımıza ekledik. Robotun çevresinde görmüş olduğunuz bobinler sayesinde manyetik alan oluşturuyoruz. Bu şekilde yerde sürtünmesiz halde giderken, manyetik alanlar sayesinde mayının içerisindeki metal oranına göre algılama yapıyor. İçerisine kendi yazılımımız olan bir metal dedektörü koyduk. Bunun içerisinde 0-1024 arası bir değer alabiliyoruz. Bizde çivi gibi küçük metalleri algılamasın ve onların üzerinden direkt geçsin istedik. İki basamaklı değerlerde direkt mayını algılayabiliyoruz. Günümüzde drone mantığı çok kullanılması söylenen bir yöntem. Ancak bu çok el verişli olmuyor. Bizde hovercraft yöntemini kullandık. Yerdeki sürtünmeyi en aza indirerek mayınları tarıyoruz. Üstten aldığımız hava akınımın yarısını esnek yapıya yarısını da yere veriyoruz. Metal dedektörümüz 30-40 cm derinlikteki mayını algılayabiliyor. Prototipimiz ise yerden 10 ile 20 santimetre arasında yükseliyor. Teknofeste katılmak için 8 aydır uğraşıyoruz. Birinci olmak için oraya gittik. Birincilik ödülünü de yoğun çalışmalar sonucunda kazandık. Çok mutluyuz. Gelen para ödülüyle eksiklerimizi kapatmayı planlıyoruz” dedi.