ASLIHAN ALTAY KARATAŞ/ANKARA- Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, dün Beştepe’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, başkanlığında toplandı. 3 saat 20 dakika süren toplantı sonrası değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, özetle şunları söyledi:
YEREL SEÇİM: 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinde elde ettiğimiz başarıyı, 2024’teki mahalli idareler seçimleriyle tahkim etmek istiyoruz. Gerçek belediyecilik hizmetlerinden mahrum kalan şehirlerimizi Türkiye Yüzyılı inşasına ortak etmek için önümüzdeki seçimler bir fırsattır.
İSVEÇ’İN NATO SÜRECİ: Kritik bir dönemde tertiplenen NATO zirvesi, ülkemiz açısından terör mücadele başta olmak üzere tezlerimizi dinlendirdiğimiz, önemli diplomatik kazanımlar elde ettiğimiz uluslararası bir toplantı oldu. Sadece terörizme karşı değil, İslam düşmanlığıyla mücadele noktasında da ikazlarımızı yaptık. İsveç’in ittifaka üyelik süreciyle ilgili atılacak karşılıklı adımlar ortak açıklamayla belirlendi. Katılım protokollerine dair nihai kararı verecek olan merci TBMM’dir.
AB’YE ÜYELİK: ABD
Başkanı, Fransa Cumhurbaşkanı ve Yunanistan Başbakanının da aralarında olduğu 13 liderle ikili görüşme gerçekleştirdik. Bu görüşmelerde bir kez daha gördük ki, komşularımız başta olmak üzere bizim hiçbir ülkeyle çözülemeyecek sorunumuz yoktur. AB’ye tam üyelik sürecimizin canlandırılması, Gümrük Birliği Anlaşmasının güncellenmesi, vatandaşlarımıza vize serbestisi gibi temel başlıklarda artık ilerleme sağlamak istiyoruz.
KÖRFEZ TURU: Suudi Arabistan, Katar ve BAE’ye gerçekleştirdiğimiz ziyaretler son derece başarılı ve verimli geçti. Ülkemizin gurur kaynağı olan TOGG’u muhataplarımıza hediye ettik. TOGG’un tam not aldığını memnuniyetle belirtmek isterim.
DEPREM BÖLGESİ: Tarihimizin en büyük afeti olan 6 şubat depremlerinin üzeriden henüz 5,5 ay geçti. İnşallah sonbahar ile birlikte konutları vatandaşlarımıza peyder pey teslim etmeye başlayacağız. Afetzede kardeşlerimize bir kısmı çok uygun şartlarda kredi bir kısmı hibe olarak önemli destekler veriyoruz. Bugüne kadar 93 binden fazla depremzedemiz yerinde dönüşüm için başvurdu.
4 İLDE MÜCBİR SEBEP: Mücbir sebep düzenlemesini depremde en çok yıkıma uğrayan Adıyaman, Kahramanmaraş, Hatay, Malatya illerimizle Islahiye ve Nurdağı ilçelerimizde devam ettirmeyi kararlaştırdık. Buraların dışında kalan vilayetlerimizden gelen münferit başvuruları da değerlendireceğiz. Konuyla ilgili detayları Hazine ve Maliye Bakanlığımız yakında milletimize açıklayacaktır. Depremin istihdama etkisini en aza indirmek amacıyla başlatılan kısa çalışma ödeneğini 3 ay süreyle uzatıyoruz. 6 Şubat depremlerinin ülkemize maliyeti 104 milyar doların üzerindedir. Sadece bu deprem kaynaklı harcamaların 762 milyar liraya ulaşmasını bekliyoruz.
EN KÜÇÜK GERİYE GİDİŞ YOK: Türkiye’yi istihdamı ve üretimiyle büyütme hedefimizden en küçük bir geriye gidiş söz konusu olmayacaktır. Zamana ve şartlara göre kullanılan araçlar farklılaşsa da sonuçta varmak istediğimiz menzil değişmemiştir. Son haftalarda atılan adımların hem daha önceki gelişmelerin hem depremin artık ertelenemez hale gelen mali yükünü karşılayabilmek için yapılan düzeltmeler olarak görülmesi şarttır. Bu adımların faiz, kur ve enflasyon üzerindeki etkilerini orta vadede ülkemizin asıl hedeflerine yaklaşmasına katkı sağlayacak gelişmelere dönüştürebileceğimize inanıyoruz.
MİLYARLARCA YATIRIM SÖZÜ: Yaptığımız her görüşmede ülkemize milyarlarca yatırım sözü alıyoruz. Birilerinin iddia ettiği gibi varlık satışı değil, istihdama ve üretime dönük projeler oluşturuluyor. Ülkemizi son 20 senede yüzde 5,5 büyüterek, milli geliri 1 trilyon dolara getirerek, milli gelir sıralamasında dünyada 11. sıraya çıkartarak, istihdamı 19 milyondan 32 milyona yükselterek, ihracatı 35 milyar dolardan 254 milyar dolara ulaştırarak, turist sayısını 15 milyondan 52 milyona, turizm gelirini 46,5 milyar dolara sıçratarak her alanda eşi benzeri görülmemmiş başarılara imza atarak bugünlere getirdik.
MAĞDURİYETE RIZA GÖSTERMEYİZ: Yaşanan güncel sıkıntıları görmezden gelmiyor, üzerini örtmeye çalışmıyoruz. Refah seviyesi düşen ücretli kesimlerin kayıplarını telafi için bugüne kadar düzenleme yaptık. Bütçe imkanlarını sonuna kadar zorlayan tasarruflarda bulunduk. Zaman zaman kısa süreli dengesizliklerin yaşandığının farkındayız. Kamu işçilerinin epeyce bir gecikmeyle yapılan toplu sözleşmelerinde ortaya çıkan tablo memur maaşlarında ilave düzeltmeyi zorunlu kıldı. Asgari ücret ve emekli maaşları ile ilgili huzursuzluk ortaya çıktı. Kamu işçisi ve memuru nasıl ortada bırakmadıysak çalışanından emeklisine kimseyi mağdur bırakmadıysak, mağduriyetin kalıcı olmasına rıza göstermeyiz. Ek bütçede önceliğimizi zorunlu olarak deprem bölgesinin hızla ayağı kaldırılmasını sağlayacak projelere verdik. Yaptığımız vergi artışlarından elde edeceğimiz gelirleri şu aşamada başka yerlere aktarmayı vicdani olarak kabul edemeyiz. Bütçe gelirlerini artırmaya bütçe dışı kaynak sağlamaya yönelik çalışmaları gördükçe kendini mağdur hisseden tüm kesimlerin gönlünü mutlaka alacağız. Bunu da çok gecikmeden yılbaşı civarı neticeye ulaştırmayı planlıyoruz.
Bakanlık denetimleri artırdı
FIRSATÇILARLA KARARLI MÜCADELE: Ticaret Bakanlığımız otomobil piyasasında görülen stokçuluğun ve fiyat manipülasyonunun önüne geçmek için denetimlerini artırdı. Serbest piyasa ekonomisinden taviz vermeden haksız kazanç sağlamaya çalışan fırsatçıların üzerine kararlılıkla gideceğiz. Konut fiyatları, kiralarla ilgili ilave adımlara dair değerlendirmelerimiz sürüyor. Haksız kazanç peşinde koşan fırsatçıların üzerine kararlılıkla gideceğiz.
Tasarruf ekonomisi
YASTIK ALTI ÇAĞRISI: İnsanımızın tasarruf anlayışında döviz ve altın ağırlıklı yer tutuyor. Önemli kısmı da yastık altındaki bu varlıkların iktisadi işleyişe istihdama üretime katkısı olmuyor. Gelin, milletime sesleniyorum; biz benim ekonomisinden yana olalım, tasarruf ekonomisinden yana olalım. İsraf ekonomisini bir kenara koyalım. Bunun ne benim milletimin kendisine ne de devletine hiçbir faydası yoktur. Yükselen fiyatlar sebebiyle gayrimenkul ve otomobil piyasasının cazip hale gelmesi de üretim piyasasının hak ettiği yere ulaşmasını engelliyor.