Duygu Erdoğan – 2018’de geliştirilen ve üç yıldır toprakla buluşan yerli ekmeklik buğday çeşidi ‘halis’, birim alanda sağladığı yüksek kalite ile tarlalarda dikkat çekiyor. Çiftçi, hem azalan tarım alanlarından ülkeye sağladığı katkı, hem de Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) başta olmak üzere yaptığı satışlarda yüksek değerler içeren ürünüyle daha fazla gelir elde ettiği için memnuniyetini dile getiriyor. Karaman Merkez Salur Köyü’nden çiftçi Ali Beke Özgan dekara 1090 kilo verim alırken, Konya Karapınarlı ziraat mühendisi çiftçi Duran Yerlikaya’nın dekara verimi ise 1050 kilo oldu. Çeşidin dekarda 1200 kiloya kadar verim sağlayabildiği belirtiliyor. Çeşitli bölgelerde sonuna gelinen, çeşitli bölgelerde ise devam eden hasatlarda yüksek verim yüz güldürüyor.
Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğünce (TAGEM), 2018 yılında Sakarya Tarımsal Araştırma Enstitüsü’nde (Sakarya Mısır Araştırma Enstitüsü) geliştirilen yerli ekmeklik buğday çeşidi ‘halis’, yaklaşık 3 yıldır toprakla buluştu. Buğdayda genel olarak dekara verim oranı bölgelere göre 400-500 kilo arasında değişiyor. Yerli yeni çeşitler bu verimi 700-1200 kiloya kadar taşıyor. Türkiye genelinde buğday rekoltesinin geçen sezona göre yaşanacak artışla 20 milyon ton olması bekleniyor.
‘Küçük alanda büyük verim’
Yerli tohumun aynı zamanda önemli bir kamu özel işbirliği örneği de olduğunu söyleyen Ziraat Odalarına danışmanlık veren Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Soylu, “TAGEM ve Sakarya Mısır Araştırma Enstitüsü’nün üretimini Alp Tarım ise tohumluk dağıtımını yapıyor. Çeşidin çiftçiye ulaşabilmesi çok önemli. Yerli her çeşit iyi olacak gibi bir kaide yok. Bazı çeşitlerin genetik kapasitesi verimliliğe uygun ama bazısı da çok iyi bakılmasına rağmen kendi kapasite sınırı nedeniyle belli bir verimi aşamaz” dedi.
Türkiye’nin belirli tarım alanlarından yüksek verim ve kalite elde etme hedeflerinin olduğunu hatırlatan Soylu, yerli yeni çeşitlerle bu hedefe hizmet edildiğini söyledi. Dünyada da özellikle pandemi ardından yaşanan gıdaya erişim ve stok ihtiyacı sorunlarıyla birlikte yüksek verimin öneminin tekrar anlaşıldığını anlatan Soylu, un sanayisi için ihtiyacı gidermede bu çeşidin önemli bir unsur olabileceğini kaydetti. Soylu, İç Anadolu’dan Trakya’ya kadar 25-30 şehirde çiftçilerin halis çeşidini de ektiği bilgisini paylaştı.
‘Köylerden isteyenler oluyor’
Bu sezon için ilk defa çeşidi deneyen Karaman Merkez Salur Köyü’nden çiftçi Ali Beke Özgan, 85 dönüm alanda ekim yapıyor. Dekara 1090 kilogram verimin çok ciddi bir oran olduğunu anlatan Özgan, “Kalitesi de üst düzeyde. ELÜS sistemi ile depoladım. Tohumları Tarım Kredi Kooperatifi’nden almıştım, şimdi çiftçi arkadaşlara veriyorum. Etraf köylerden de isteyen oluyor. Sürdürülebilir bir ürün. İç Anadolu Bölgesi’nin şartlarına uyum sağlıyor” dedi.
Hayvancılık için de değerli
Konya Karapınarlı ziraat mühendisi çiftçi Duran Yerlikaya, üçüncü ekiliş yılında aldıkları verim ve yüksek değerlerden memnun olduklarını anlatırken, “TMO tarafından birinci sınıf ekmeklik sınıfında değerlendiriliyor. Maalesef her çeşit piyasada başarılı olamıyor. Biz sözleşmeli tohumluk olarak ekiyoruz. Boyu da uzun, yani hayvancılık yapanlar için sap kısmı da önemli olduğundan kalan saplar değerlendirilebiliyor. Türk çiftçisi için yerli ürün kullanmak önemli. Küçük alanda büyük verim sağlıyor” dedi.