Derleyen: Oğuzcan Atış / Milliyet.com.tr – 1954 yılında Çin’in doğusunda bulunan ve Güney Çin Denizi’ne kıyısı olan Hangzhou’da doğan Zhong’un çocukluk yılları, Çin’de yaşanan karışıklıklara şahitlik etmekle geçti. Çin Halk Cumhuriyet’’nin kurucusu olan Mao Zedong’un ‘yeni bir toplum yaratmak’ amacıyla başlattığı ve tarihe ‘kültür devrimi’ olarak geçen süreçten birçok kişi etkilenen Zhong’un ailesi de etkilendi. Zhong’un ebeveynleri entelektüel olarak görülüyordu, bu da onun eğitiminin yarıda kesildiği anlamına geliyordu. Siyasi çalkantılar arasında 12 yaşında ortaokulu bırakan Zhong, ailesinin geçimine yardımcı olmak için sonraki 10 yıl boyunca inşaatlarda duvarcılık ve marangozluk yapmaya başladı.
İlerleyen yıllarda eğitim hayatına geri dönen Zhong, 1977 yılında üniversiteye gitmeye karar vermiş olsa da art arda girdiği iki üniversite sınavında başarısız oldu. Ancak daha sonra ailesinin tavsiyesiyle Zhejiang Radyo ve TV Üniversitesi’ne kaydolmayı başardı. Zhong bu okuldan mezun olduğunda hayatında yeni bir evreye geçti ve Zhejiang Daily gazetesinde muhabirlik yapmaya başladı.
Zhong Shanshan, bir süre muhabirlik yaptıktan sonra daha fazla para kazanmak için kendi gazetesini kurmaktan mantar yetiştiriciliğe kadar birçok yolu denemeye devam etti. Ancak hayatını tamamen değiştirecek ilk adımı atacağı zamanlar henüz gelmemişti.
1996 YILI MİLAT OLDU
Farklı iş kollarında yaptığı girişimlerde başarısız olan Zhong, ilerleyen yıllarda şişelenmiş su, meyve suları ve çeşitli sağlık ürünleri satan Wahaha’nın CEO’su Zong Qinghou ile tanıştı. Bu dönemde Wahaha’nın ürünlerini şirketin üretim yaptığı Hainan’ın özel bir ekonomik bölge olması sebebiyle daha ucuza alabilen Zhong, bu ürünleri Çin anakarasında daha pahalı bir fiyattan sattığı dedikoduları yayılınca Qinghou ile arası açıldı. Wahaha ile yaptığı iş birliği uzun sürmemiş olsa da Zhong, sağlık ürünleri pazarındaki potansiyeli fark etti ve bir sonraki yatırımını bu alanda yapmaya karar verdi.
1993 yılında kaplumbağalar kullanılarak üretilen sağlık ürünlerini satmak için yeni bir yatırım yapan Zhong, bu alanda rekabetin sert olması sebebiyle istediği sonucu elde edemedi. 1996 yılı ise Zhong için bir dönüm noktası oldu. Çin genelinde içilebilir suya büyük rağbet olduğunu bilen Zhong, Nongfu Spring isimli şirketi kurdu ve ülkenin ekolojik açıdan en önemli nehirlerinden ve dağlarından çıkan suları şişeleyerek satmaya başladı.
KISA SÜREDE PAZARI ELE GEÇİRDİ
Zhong’un liderliğinde şişelenmiş su ve çeşitli içecekler satmaya başlayan ‘Nongfu Spring’ adlı şirket, kısa süre içerisinde büyüyip pazar payını artırmaya başladı. Müşteri tercihlerini de dikkate alarak yeni ürünler çıkarmaya devam eden Nongfu Spring, ilerleyen yıllarda küresel içecek üreticilerini dahi geride bırakarak Çin pazarında en büyük pay sahibi şirket haline geldi. Nongfu Springs doğal suyu 2012 yılında ülkedeki en popüler şişelenmiş su haline geldi.
2012 yılından itibaren Nongfu Springs, Çin’de bir numaralı paketlenmiş içecek satıcısı oldu. Bu hakimiyetini 8 yıl üst üste sürdürdü. 2020 yılında şirket başarılı bir halka arz süreci yaşadı ve bu sürecin sonunda Zhong Shanshan servetini 18,9 milyar dolardan 50 milyar doların üzerine çıkardı. Bu onu Çin’in ve dünyanın en zengin isimlerinden biri haline getirdi.
Zhong Shanshan’ın serveti, 2020 yılında yaşanan halka arzla birlikte büyük bir sıçrama yaptı.
Tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 salgını sırasında test kitleri üreten Wantai Biological firmasının çoğunluk hisselerini satın alarak servetini daha da artırdı. Kısa süre içinde dünyanın en zengin isimlerinden birisi olan Zhong’un günümüzde 67,3 milyar ABD doları servete sahip olduğu tahmin ediliyor. Çin merkezli kaynaklara göre, Zhong’un halihazırda 100’den fazla şirkette hissesi, yatırımı veya yönetim kurulu rolü bulunuyor.
LAKABI ‘YANLIZ KURT’
Ticari başarısına ve milyarlarca dolarlık servetine rağmen kamuoyunda fazla tanınmayan ve Çin medyası tarafından ‘Yalnız Kurt’ olarak adlandırılan Zhong, eşi ve 3 çocuğuyla birlikte doğduğu şehir olan Hangzhou’da şirketine yakın bir evde yaşıyor. Hakkında çok az bilgi bulunan Zhong’un daha önce nadiren verdiği röportajlardan birinde, “Kişiliğimde pohpohlama alışkanlığı yok” dediği biliniyor.