Son dakika: İstanbulda müsilaja neden olan 3 etken!

TBMM Müsilaj Sorununu Araştırma Komisyonu Başkanı Mustafa Demir, İstanbul’un Marmara Denizi’ne bıraktığı kirlilik yükünün yüzde 76 oranında olduğunu, bu nedenle İstanbul’un yapacağı projelerin son derece önemli olduğunu söyledi. Demir, müsilaja neden olan 3 etkeni de açıkladı.

TBMM Müsilaj Sorununu Araştırma Komisyonu İstişare Toplantısı, İstanbul’da gerçekleştirildi. TBMM Müsilaj Sorununu Araştırma Komisyonu Başkanı Mustafa Demir’in başkanlığında yapılan istişare toplantısında, haziran ayında Marmara Denizi’nde görülen müsilaj sorunu konusunda yapılan çalışmalar değerlendirildi. Toplantının açılışında konuşan Mustafa Demir, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın gayretiyle, müsilajın fiziki olarak toplandığını, Marmara Denizi’ni Koruma Eylem Planı adı altında 22 maddelik bir karar alındığını belirtti. Demir, eylem planı kapsamında alanında önemli bilim insanlarından oluşan Marmara Denizi Bilim Kurulu’nun kurulduğunu hatırlattı. Demir, komisyonun ilk olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın temsilcilerinden süreç içinde yaptığı çalışmaları dinlediklerini, ikinci olarak Orman Bakanlığı’nın çalışmaları hakkında bilgi aldıklarını belirterek, daha sonra bilim insanlarını davet ederek, şu ana kadar Marmara Denizi’nin korunması ve temizliği ile ilgili yapılmış teknik ve bilimsel çalışmalar hakkında bilgi aldıklarını söyledi.

MÜSİLAJA NEDEN OLAN ÜÇ ETKEN 

Müsilaja neden olan 3 tane etken olduğunu söyleyen Demir, “Birincisi küresel ısınma münasebetiyle bütün denizlerde olduğu gibi Marmara Denizi’nin de ısınıyor olması. İkinci etken Marmara Denizi’nin jeolojik yapısı gereği su hareketliliğinin çok az olması. Üçüncü etken de Marmara Denizi’ne bırakılan kirlilik, yani Marmara Denizi’nin insan faktörlü kirlenmesi” diye konuştu.

 ATIK SU TESİSLERİ VURGUSU

Araştırma komisyonu olarak üzerinde hassasiyetle durulması gereken konunun kirliliğin önlenmesiyle ilgili yapılacak çalışmalar olduğunu vurgulayan Demir “Bugün kirliliğin önlenmesi, atık su arıtma tesislerinin yapılması, atık su arıtma tesislerinin sürdürülebilir bir şekilde çalıştırılabilmesi ve bunların kontrolü söz konusu olduğunda en önemli paydaşımız olan yerel yönetimlerle beraberiz. Bu açıdan bu toplantıyı son derece önemsiyoruz” diye konuştu.

“İSTANBUL’UN KİRLİLİK YÜKÜ YÜZDE 76”

Demir, şu ana kadar yapılan çalışmaların, bilim insanlarının araştırmalarının asıl kirleticilerin evsel kirleticiler olduğunu gösterdiğini belirterek, Marmara’ya atılan evsel veya kentsel atıkların yüzde 53’ünün birinci derece mekanik arıtmadan sonra Marmara’ya deşarj edildiğini kaydetti. Mustafa Demir, İstanbul’un Marmara Denizi’ne bıraktığı kirlilik yükünün yüzde 76 oranında olduğunu, bu nedenle İstanbul’un yapacağı projelerin son derece önemli olduğunu söyledi.

 SUSURLUK HAVZASI’NDAN MARMARA’YA AZOT VE FOSFOR ATIĞI

Toplantıda konuşan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı İbrahim Orhan Demir, müsilajın oluşumunda soğutma sularının da etkisi olduğunu belirtti. Noktasal atık denilen atıkların 2 katı miktarda Marmara’ya soğutma suyu aktığını söyleyen Demir, bu durumun ısınmaya neden olduğunu ifade etti. Demir Susurluk Havzası’ndan Marmara’ya atılan azot ve fosforun evsel atıkların 2 katı olduğunu da belirtti.

 PLANLADIKLARI ARITMA TESİSLERİNİN ARAZİ SORUNU NEDENİYLE HAYATA GEÇİRİLEMEDİĞİNİ SÖYLEDİ

İSKİ Genel Müdürü Raif Mermutlu ise, planladıkları arıtma tesislerinin arazi sorunu nedeniyle hayata geçirilemediğini ifade etti. Mermutlu “Kadıköy gibi bir bölgeye, alan açıp da bu tesisi sığdırabilir miyiz? En büyük sorun bu. Oradaki halkın davranışları da çok önemli. Çünkü biz ön arıtmayı dahi yaparken oradaki insanlarla koordineli hareket ettik. Burada bir ileri biyolojik arıtma tesisi yaptığınızda yansımaları olacaktır” dedi. Mermutlu, Başakşehir’de bir arazi talepleri olduğunu, Milli Savunma Bakanlığı tarafından reddedildiğini söyledi.

Mermutlu arıtma tesisleri için ikinci önemli konunun ise parasal durum olduğunu belirterek, “Buradan ilgili birimlere de seslenmek istiyorum zar zor bulduğumuz yerlerde bu arıtma tesislerine öncelik verilsin. İstanbul’un 16 büyük tesise ihtiyacı var. Bu tesisler tamamlandıktan sonra ancak İstanbul’un arıtma ihtiyacı tamamlanmış olacak. Bunun dışında tünel ihtiyaçları var. Silivri Gümüşyaka atık su tüneli, Yenikapı derin deniz deşarjı-2, Ataköy derin deniz deşarjı, Baltalimanı derin deniz deşarjı-2, Kadıköy-Üsküdar derin deniz deşarjı, Ambarlı deniz derin deşarjı. Bu projelerin toplam bedeli 10 milyar TL’ye İSKİ’nin önümüzdeki 4 yıl içinde ihtiyacı var” dedi.

“10 MİLYAR TÜRK LİRASINI İSKİ KARŞILAYAMAYACAK” 

Tesislerin arazi problemi çözülse dahi ihalesi ve inşaatına başlanmasının 4 yıllık bir süreye ihtiyaç olduğunu belirten Mermutlu “10 milyar Türk lirasını İSKİ karşılayamayacak. İSKİ’nin 2021 yılı yatırım bütçesi yaklaşık 2,5 milyar TL. Toplam bütçemiz 7,8 milyar lira ama, yatırım bütçesi 2,5 milyar TL. İSKİ hiçbir iş yapmasa diğer yatırımları tamamen durdursa bu projeleri hizmete alması 4 yıl. Böyle bir şey olamayacağına göre, İSKİ’nin içme suyu, şebeke, atık su şebekesi ihtiyaçları olduğu için bu paranın bir yerlerden temin edilmesi gerekiyor. Aksi halde bu müsilaj konusu uzun süre konuşulur” ifadelerini kullandı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir