Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, İran hududundaki tedbirlere yönelik yerinde inceleme ve denetlemelerde bulundu. Basın mensuplarının da yer aldığı incelemelere ilişkin Milliyet gazetesi yazarı Zafer Şahin, CNN TÜRK’ten Kaan Temeltaş’a önemli açıklamalarda bulundu.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve Kara Kuvveleri Komutanı Orgeneral Musa Avsever ile İran hududundaki tedbirlere yönelik yerinde inceleme ve denetlemelerde bulundu. Helikopterle sınır hattı boyunca incelemelerde bulunan Akar ve komutanlar daha sonra sıfır noktasındaki 2 bin 618 rakımlı Kocaçukur Tepe gözetleme mevzisine gitti.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve Kara Kuvveleri Komutanı Orgeneral Musa Avsever ile İran hududundaki tedbirlere yönelik yerinde inceleme ve denetlemelerde bulundu. Helikopterle sınır hattı boyunca incelemelerde bulunan Akar ve komutanlar daha sonra sıfır noktasındaki 2 bin 618 rakımlı Kocaçukur Tepe gözetleme mevzisine gitti.
Milliyet gazetesi yazarı Zafer Şahin de Türkiye’nin İran sınırındaki aldığı güvenlik önlemlerini aktardı. İşte Şahin’in açıklamaları;
MİLLİ SAVUNMA BAKANI HULUSİ AKAR SINIRDA NE ANLATTI?
Bu sorunuza şöyle bir yanıt vermek istiyorum. Keşke imkan olsa da hani son günlerde çok artan manipülatif haberler var. Türkiye sınırlarını bir yol geçen hanına döndüğü, sınırlarda hiçbir tedbir alınmadığına dair. Biz hafta sonunda Milli Savunma Bakanı Akar’la beraber bölgeye gittik. Orada sınır karakollarını gezdik. Hani kuş uçmaz, kervan geçmez diye tabir edilen bir ifade vardır ya bazı yerler için. Öyle ama orada Mehmetçik bekliyor, 7/24 nöbet tutuyor. Onun dışında bir de gerçekten orada bu gç akışını engellemek için alınan olağanüstü tedbirler söz konusu. Onların gepsini yerinde gördük, inceledik.
“DÜZENSİZ GÖÇ DURUMU OLMASI NEREDEYSE İMKANSIZ”
Hem bir gazeteci olarak, hem bir bu ülkenin vatandaşı olarak ben gerçekten orada gördüklerim karşısında hem etkilendim hem de sevindim. Çünkü bugün itibarıyla bakın Türkiye’nin İran sınırından içeri her hangi bir düzensiz göç durumu olması neredeyse imkansız. Neden? Orada 4 aşamalı bir güvenlik önlemi alınıyor. Bir kere modüler duvar inşaatı var. O büyük oranda tamamlanmış. Onun üstünde dikenli, jiletli teller çekilmiş. Onun arkasında 4×4 yani 4 metre genişliğinde 4 metre derinliğinde hendekler kazılıyor. Bu da yetmiyor. Bunun arkasında şöyle bir önlem alınmış. Öncelikle o sınırın güvenliği bütün tedbirlerin dışında, Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nda. Onun arkasında jandarma tedbir alıyor. Onun arkasında özel harekat tedbir alıyor. Ve yine eğer bütün bu aşamaları geçtikten sonra bir durum söz konusu olursa diye Van Gölü’nde yine devriye nöbeti tutan güvenlik güçleri söz konusu.
“DEVLET ŞU ANDA BÜTÜN TEDBİRLERİ ALMIŞ DURUMDA”
Bunlarla da yetinilmiyor. Bunların dışında ne yapılıyor? Gözetleme kuleleri inşa edilmiş. Bu gözetleme kulelerinde ne var? Gece-gündüz yani günün 24 saati o sınırları gözetleyen termal kameralar söz konusu. Bununla da yetinilmiyor, İHA’lar ve SİHA’lar… Ayda 200 saat uçuş gerçekleştiriyorlar gece ve gündüz olmak üzere. Dolayısıyla yani oradan Türkiye’ye bir göç akışını engellemek için devlet şu anda bütün tedbirleri almış durumda.
Rakam vereyim. Rakamla anlatmak sanki daha iyi olabilir. Bakın şuana kadar Türkiye’nin İran sınırında ne kadarlık bir duvar örülmüş? Bu konuda çok fazla manipülatif bilgi var. İran sınırında Ağrı ve Iğdır ilini kapsayan bir bölüm var. Burada 125 km. devriye yolu ve güvenlik duvarı şuanda yapılmış durumda. Yine İran sınırının Van-Hakkari bölümü bizim gittiğimiz bölüm. Burada 19 km. bölümde duvar ve yol çalışması tamamlanmış, 87 km.lik kısımda çalışmalar devam ediyor. Bunlara ek olarakta sınır güvenliğini sağlamak için 575 km. aydınlatma, 78 km. enerji nakil hattı, 93 km. çit-panel çit sistemi, 153 km: alanda da kamera ve termal sağlayıcı sistemler devreye alınmış durumda. İHA ve SİHA’larda görevde.
SOSYAL MEDYADAKİ İDDİALAR
Peki bu kadar tedbir alınıyor da ne oluyor? Bunları anlattığınız zaman size şunu soruyorlar. Diyorlar ki, ‘Görmüyor musun göçmenleri? Şehirlerde Afganlar dolaşıyor.’ şeklinde bazı iddialar söz konusu sosyal medya temelli.
Bakın size rakam vereceğim. İran sınırından bahsettik. Şu anda 2021 yılının Ağustos ayının 16. günündeyiz. Türkiye’de 1 Ocak 2021-16 Ağustos 2021 arasında İran sınırında yakalanan kaçak göçmen sayısı 587. Bunu gün başına böldüğünüz zaman ne oluyor. Günde içeri girebilen ve içeride yakalanan Afgan diyelim hadi Afgan göçmen sayısı 2-2.5 civarında. Peki o görüntüler ne? Şimdi onu da söyleyelim. Milyonlarca insan Afganistan’dan batı ülkelerine gitmek için hareket halinde. Yani Tarihin gördüğün en büyük göç akınlarından biriyle karşı karşıyayız.
“62 BİN AFGAN’IN TÜRKİYE’YE GİRİŞİ ENGELLENMİŞ DURUMDA”
Şöyle bir yanlış anlama var. İçeri girişi engellenenlerle Türkiye’ye girebilenlerin sayısı karıştırılıyor. Şu ana kadar bu yıl içerisinde 62 bin Afganın Türkiye’ye girişi engellenmiş durumda. Az önce saydığımız tedbirler sayesinde. Bütün bu engelleri aşıp içeri girenlerin sayısı ise 587. 2021 rakamından bahsediyorum. O sosyal medyadaki görüntülerin büyük bir bölümü de sınırın İran tarafında ya da başka yerlerde çekilmiş bizim içeri girmesine izin vermediğimiz Afganların görüntüleri. Onlar bir şekilde görüntü altına alınıp kim tarafından olduğunu hani burada isim vermeyelim. Sosyal medya aracılığıyla, başka hesaplar aracılığıyla servis ediliyor. Bu görüntüler sanki Türkiye’deymiş gibi lanse edilip bir kamuoyu oluşturulmaya çalışılıyor. Maalesef böyle bir durum söz konusu.
“1 MİLYON 300 BİN KİŞİNİN GİRİŞİ ENGELLENEBİLİR MİYDİ?”
Bir kaç rakam daha vereyim. 2021 yılının ilk 7.5 ayında olan rakamları verdim. Türkiye bu konuda gerçekten etkin bir politika izliyor. 2019 yılından itibaren Türkiye sınırlardan engellen yabancı sayısı 442 bin 800. 2020 yılında bu rakam biraz daha artmış. 505 bin 375’e çıkmış. Bu kadar insanın içeri girişi engellenmiş. Şimdi şu soruyu sormak lazım. Sınırları gerçekten yol geçen hanı olan bir ülke neredeyse 1 milyon 300 bin kişinin girişini engelleyebilir miydi? Tabi ki engelleyemezdi.
5-6 KATMANLI GÜVENLİK TEDBİRLERİ
Van Başkale’de oradaki yerel basın mensubu arkadaşlarla da uzun sohbet etme fırsatımız oldu. Yine güvenlik kuvvetlerinden isimlerle sohbet etme imkanlarımız oldu. Ben özellikle oradaki gazeteci arkadaşların anlattıklarını çok önemsedim. Şunu söylüyorlar… Orada doğmuş, orada büyümüş, orada gazetecilik yapan arkadaşlar. Yıllardır bir Afgan göçünün olduğunu Kendi çocukluklarından itibaren hep Afganistan’dan Türkiye’ye bir göç akını olduğunu ama özellikle bu yıl neredeyse hiç kimsenin sınırlardan geçmediğini kendilerinin böyle yoğun bir düzensiz göç akışına şahitlik etmediklerini oradaki gazeteci arkadaşlar anlatıyorlar. Bütün bunların sebebi ne? İşte az önce anlattığımız 5-6 katmanlı güvenlik tedbirleri.
İLERLEYEN GÜNLERDE DAHA BÜYÜK BİR GÖÇ AKIMI MI BEKLENİYOR?
Muhtemelen öyle. Afganistan’daki durum gerçekten karışık. Oradan çok fazla insan bir şekilde hatta uçaklara kadar insanlar hücum etmiş durumdalar. Hal böyle olunca zaten var olan düzensiz göç akınının daha da artacağını söylemek büyük bir kehanet olmaz. İşte zaten Türkiye’nin tedbir alması da bundan. Bu insanlar İran üzerinden Türkiye’ye doğru geliyorlar. Ve o sınıra gittiğinizde, gördüğünüzde şöyle bir manzarayla karşı karşıya kalıyorsunuz. Türkiye-İran sınırı 1639 Kasr-ı Şirin Anlaşması’yla belirlenmiş. Ve o günden beri de hiç değişmemiş. Öylesine sert ve yalçın dağlık alanların engebeli alanların olduğu bir sınır ki… Yani orada siz bu tedbirleri almazsanız çok rahat bir şekilde İran’dan Türkiye’ye Türkiye’den İran’a geçebilirsiniz. Türkiye’nin zaten olağanüstü bir çaba göstererek tüm kara sınırlarını bu modüler duvarlarla şte o jiletli, dikenli tellerle çevirmeye çalışması, hendekler kazması Kara Kuvvetleri, jandarma, özel harekat, İHA’lar, SİHA’lar bütün bunların katılımıyla 7/24 bir gözetleme sisteminin kurulması da bu olası göç akınını durdurabilmek amacıyla.
“ÇOK CİDDİ BİR EMEK İSTİYOR”
Şunu çok rahatlıkla söyleyebilirim. Evet orada bütün bir gücünü, etkinliğini oraya yığmış durumda. Bu göç akışını engellemek için. Olağanüstü diyebileceğimiz önlemler alınmış durumda. İçeri giren yok mu var. Dediğim gibi arazi öyle bir arazi ki öylesine dağlık ve engebeli bir arazi ki oradan sınırların tamamı modüler duvarlarla çevrilene kadar bu da bir zaman alıyor çok ciddi bir emek istiyor. Çünkü arazi yapısı öyle birden bire duvarları getirip oraya koymanıza izin veren bir yapı değil. Bunlar tam sağlanana kadar geçişler illa ki olacaktır.
Ama şu rakamı ben önemsiyorum. 2021 yılının Ağustos ayına kadar olan dönemde sadece 587 kişinin Türkiye sınırları içerisinde yakalanmış olması, 62 bin kişinin içeri girişinin engellenmesi bu tedbirlerin bugünden sonuç verdiğini gösteriyor. İlerleyen süreçte duvarın tamamlansıyla, güvenlik önlemlerinin daha da artırılmasıyla bu geçişler sıfır noktasına gelecektir diye bekleniyor. Zaten amaçta bu.