Milas ilçesinde, Bensu Narlı’yı (23), av tüfeğiyle öldüren eski erkek arkadaşı Serhat Kantaş (25) ve arkadaşı Emircan Duman’ın yargılanmasına Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Olay 12 Mart’ta, saat 19.30’da Bensu Narlı’nın oturduğu Burgaz Mahallesi Tanyeri Sokak’taki evinde meydana geldi.
Serhat Kantaş, kıskançlığı bahane ederek tartıştığı kız arkadaşı Bensu Narlı ile konuşmak için oturduğu eve gitti. İddiaya göre beraberinde getirdiği av tüfeğini kapının arkasına gizleyen Kantaş, görüşme sırasında tartıştığı Narlı’dan su getirmesini istedi. Narlı suyu getirdiği sırada Kantaş av tüfeğiyle ateş açtı, olay yerinden kaçtı. Göğsünden vurulan genç kadın kanlar içinde yere yığılırken, Kantaş kaçtı. Silah sesini duyanların ihbarı üzerine eve sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Gelen sağlık ekipleri, Narlı’nın hayatını kaybettiğini belirledi. Bensu Narlı’nın cansız bedeni, Cumhuriyet Savcısı’nın olay yerinde yaptığı incelemenin ardından Milas Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. olayla ilgili çalışma başlatan polis, Serhat Kantaş’ı yakaladı. Soruşturma kapsamında Kantaş’ın arkadaşı Emircan Duman da ‘yardım ve yataklık’ suçundan yakalanarak gözaltına alındı.
Kantaş, polisteki ilk ifadesinde, “Bensu, eski kız arkadaşımdı. Başka biriyle görüştüğünü öğrendim. Konuşmak için oturduğu eve gittim. Zile bastıktan sonra Bensu kapıyı açtı. İçeriye girdim. Onu çok sevdiğimi söyledim. Aramızda kıskançlık yüzünden tartışma çıktı. Ne olduysa o zaman oldu. Çok pişmanım” dedi. Polisteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 2 şüpheli tutuklandı.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTENDİ
Soruşturmanın ardından Serhat Kantaş hakkında tasarlayarak adam öldürmek, zanlı Emircan Duman hakkında da yardım ve yataklıktan dava açıldı. Bensu Narlı’nın öldürülmesiyle ilgili açılan davanın ilk duruşması bugün Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki görüldü.
Duruşmaya tutuklu sanıklar Serhat Kantaş ve Emircan Duman ile Bensu Narlı’nın ailesi ve tarafların avukatları katıldı. Serhat Kantaş, savunmasında Bensu’yu tasarlayarak öldürmediğini iddia ederken, cinayeti ise soğukkanlılıkla anlattı. Kantaş, “Konuşmaya gittiğimde tüfeği kapının yan tarafına sakladım. Bensu’yu su almaya gönderdim. Bu sırada, sakladığım tüfeği hazır edip, döndüğünde ateş ettim” dedi.
Diğer tutuklu sanık Emircan Duman ise hakkındaki yardım ve yataklık suçlamalarını kabul etmedi.
Mahkeme heyeti, şu an cezaevinde olan bir tanığın Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yoluyla dinlenmesine, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verip, duruşmayı dosya eksikliklerinin tamamlanması için 25 Ağustos’a erteledi.
AİLE AVUKATI: DOSYADAKİ SOMUT DELİLLER ÇOK AÇIK
Adliye çıkışında açıklamada bulunan Narlı ailesinin avukatı Müge Kızılırmak, “Dosyadaki somut deliller, o kadar açık ki olması gereken bir hukuki yargılamada bu tür soyut beyanlar hiçbir önem arz etmemektedir. Dolayısıyle bir sonraki celse tasarlayarak öldürmekten ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verileceğini öngörüyoruz. 25 Ağustos’taki duruşmada kararın açıklanacağını düşünüyoruz. Dosyadaki somut deliller çok net ve açık geri kalan soyut beyanlara itibar edilmemesi gerekiyor” diye konuştu.
Bensu Narlı’nın annesi Sevilay Narlı ise kızının kanını halen çantasında taşıdığını belirterek, “Onun katilini görmemek, o acıyı yeniden yaşamamak için duruşmaya girmedim. Kızımın kanı yerde kalmasın. En büyük acıları tatmalarını, en ağır cezaya çaptırılmasını istiyorum. Başka anneler bu acıyı yaşamasın” dedi.
MUĞLA BAROSUNUN TALEBİ REDDEDİLDİ
Muğla Barosu Kadın Hakları Komisyonu Üyesi Avukat Evrim İnan da davaya katılma talebinde bulunduklarını fakat suçtan doğrudan zarar görmedikleri gerekçesiyle bu taleplerinin reddedildiğini dile getirdi. İnan, “Ama biz yine meslektaşlarımızla dayanışarak davaları takip etmeye ve taraf olmaya devam edeceğiz. İstanbul Sözleşmesi’nin iptal edilmesi bu tür davalarda sanıklara, faillere maalesef destek sağlıyor” dedi.
Selçuk AKBAŞ / BODRUM (Muğla) (DHA)