DUYGU ERDOĞAN- Pandemiyle birlikte popüler hale gelen ‘izole tatil’ anlayışı özellikle yazlık ev talebini artırmış, bazı bölgelerde fiyatlar 10 katına kadar hızlı bir yükseliş göstermişti. Ancak 4 yıl aradan sonra ivme tersine döndü. Satışa çıkan yazlık sayısı hızla artarken, talep ise beklenen ölçüde gelişmedi. Kuzey Ege’den Akdeniz’e kadar oldukça yüksek fiyatlar piyasayı daralttı. Yanı sıra turizmde son haftalarda gündeme gelen ‘pahalılık’ söylemleri; yazlık bölgelerde konut alım iştahını da azalttı. Gayrimenkul uzmanları, bölgenin alışveriş, restoran gibi imkanlarının artan fiyatları karşısında müşterilerin bazı bölgelerde alım yapmaktan çekindiğini ifade ediyor. Yazlık piyasasının bir yıllık seyrine yakından bakalım…
‘ÇEVRESİ DE ETKİLİ OLUYOR’
Artık ev alma düşüncesinin farklı pek çok argümanla birlikte değerlendirildiğini anlatan Emart Gayrimenkul Kurucusu Arzu Turan, “Sadece aldığınız ev değil çevredeki yeme, içme ve sosyal yaşam koşulları da yani çevresel unsurlar da düşünülmeye başlandı. Ev aldığınız bölgedeki yüksek restoran ya da sosyal alanda yaptığınız şeylerin fiyatlarının artması da talebi olumsuz yönde etkiliyor” diye konuştu.
Yazlık fiyatlarındaki gevşemeye de dikkat çeken Turan, nakit sıkıntısı nedeniyle ilk vazgeçilenlen gayrimenkullerin yazlıklar olduğunu ifade ediyor. Arzu Turan, “Satışa çıkarılan mülk adedinin artması da o bölgelerdeki baskın ve yüksek fiyatların geri çekilmesine neden oluyor. Çünkü bölgede alternatif çoğalıyor. Bir dönem fiyatların hiç düşmemesinin nedeni satıştaki gayrimenkul adetlerinin azlığıydı. Şimdi baktığınızda aynı bölgede birçok alternatif bulabiliyorsunuz. Bu da fiyatların bir miktar geri gelmesine neden oluyor… Türkiye’de fiyatlardaki düşüş bazı bölgelerde daha fazla bazı bölgelerde daha az. Örneğin Bodrum, Çeşme, Alaçatı gibi yerler diğer yerlere göre her zaman daha fazla talep görüyor. Buraları kendi içinde bir önceki yıla göre değerlendirmek gerekiyor. Yani Bodrum’un fiyatlarında bu yılıyla geçen yılını kıyaslarsak kendi dinamiğinde bir düşüş hissediliyor” diye konuştu.
Kiralamada ‘yeni sisteme’ uyum sağlandı
Yazlık kiralamalarda bu sezon konutların turizm amaçlı kullanılmasını düzenleyen kanun ile başladı. Artık yazlık kiralamak isteyenler, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan izin belgesi almak zorunda. 100 gün üzeri kiralamalar ise ‘konut kiralamaya’ girdiği için bakanlık yetki sınırları içinde bulunmuyor. Bu nedenle izin belgesi alımı yapmak istemeyenler genellikle sezonluk kiralamaya yöneldi. Ancak sezon açıldıktan sonra izin belgesine uyumun arttığını ve zorlukların aşıldığını anlatan Denge Değerleme Yönetim Kurulu Başkanı Baki Budakoğlu, geçen yıl ile karşılaştırıldığında kiralamalarda doluluk oranlarının yükseldiğini ifade etti.
‘İlan fiyatının altında’
Piyasada iç talepteki daralmaya bağlı olarak yazlık bölgedeki gayrimenkullerin ortalama fiyat artışlarının gerisinde bir tablo çıktığını anlatan Budakoğlu, şu örneği veriyor:
“Antalya bölgesini incelediğimizde çok daha çarpıcı bir durum ortaya çıkıyor. Bölgedeki yerleşik halkın barınma ve temel ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik 2023 yılında boş kiralamaya uygun taşınmaz bulmakta sıkıntı yaşanmaktaydı. Şu anda boş kiralamaya uygun gayrimenkul stoğunda ciddi bir artış söz konusu. Konuyu farklı bir parametre olarak kiralık ve kiralanan konut sayısı açısından (bin adet) incelediğimizde bahsi geçen tespitleri teyit edebiliyoruz. Temmuz 2023 itibarıyla 4 bin adet civarındaki kiralamanın Temmuz 2024’te 3 bin adede gerilediği (%25 azalma), kiralık olarak piyasaya arz edilen konut sayısında Temmuz 2023 için 21 bin 500 adet olan arzın, Temmuz 2024’te 23 bin 600’e yükselmiş (%10 artış) olduğu görülüyor.”
Baki Budakoğlu, pazarda çok sayıda yazlık konutun satışa sunulduğunu belirtirken, “Talebin düşük olduğu bu dönemde, ilan fiyatları genellikle belirli bir seviyede tutulmaya çalışılsa da teklif vererek yapılan alımlarda ilan fiyatlarının oldukça altında satışlar gerçekleşebiliyor” dedi.