Derleyen: Can Şişman / Milliyet.com.tr – Yeni bir ev satın almak için artık son aşamadaydılar. Uzun uğraşlar sonucunda kendilerine ait bir ev satın almak isteyen yeni evli çiftin önünde sadece tek bir engel vardı. Bütün birikimlerini bir araya getirip bir bankanın yolunu tuttular. Kendilerine verilen hesap numarasına evi satın almaları için ödemeleri gereken parayı yolladılar. Çift büyük bir mutluluk içinde arkadaşlarıyla yeni ev kutlaması dahi yaptı. Ancak aslında çift için hiç de yolunda gitmeyen bir şey vardı. Yolladıkları para aslında yanlış bir kişiye gönderilmişti. Üstelik bahsi geçen para neredeyse 800 bin Avustralya dolarının da üzerindeydi!
RAP’Çİ OLMAK İSTİYORDU
Avustralya’nın Sydney şehrinde yaşayan 24 yaşındaki Abdel Ghadia’nın en büyük hayali gençliğinin baharında sadece ülkesinde değil dünya çapında tanınan bir rap’çi olmaktı. Çocuk yaşlarda tanıştığı rap kültürüne aşık olan ve bu kültürü benimseyen Ghadia, hayatını devam ettirebilmek için çeşitli işler yapsa da vaktinin çoğunu şarkı yazarak ve kaydederek geçiriyordu.
Sık sık stüdyoya giren ve elindeki parayı çoğunlukla stüdyo masrafları için harcayan Ghadia, son yıllarda rap kültürünün dünya çapında popüler olması nedeniyle yazdığı şarkıları başta sosyal medya ve Youtube olmak üzere çeşitli platformlar üzerinden paylaşıyordu. Ancak 20’li yaşlarını çoktan devirmesine rağmen hayallerine pek de ulaşamamıştı. Fakat bir sabah banka hesabını kontrol ettiğinde yıllardır aradığı mucizeyle karşı karşıya kaldı.
ÖNÜNDE İKİ SEÇENEK VARDI
Takvimler 2020’nin Ekim ayını gösteriyordu. Sık aralıklarla yaptığı gibi yine banka hesabında ne kadar parası kaldığını öğrenmek isteyen Abdel Ghadia, hayatının en büyük şokunu yaşadı. Gördüğü rakam karşısında önce sessiz kaldı, sonra ise yaşadığın evin odalarında çığlıklar atmaya başladı. Ghadia’ya birileri tam 759 bin 314 Avustralya doları (yaklaşık 9 milyon 120 bin 562 TL) yollamıştı. Parayı gönderen kişinin kim olduğu hakkında en ufak bir fikri yoktu.
Hiçbir yerden para beklemiyordu. Paranın yanlışlıkla kendisine yollandığının farkındaydı. Bu parayla istediği her şeyi yapabileceğini, gitmek istediği her yere gidebileceğini, satın almak istediği her şeyi alabileceğini düşünüyordu. Haklıydı. Bu para ona belki de yıllarca yetebilecek kadar büyük bir paraydı. Önünde iki seçenek vardı. Ya bankaya gidip bu parayı kendisine yollayan kişinin kim olduğunu öğrenecek ve yanlışlıkla iletildiğini itiraf edip dürüstlüğü nedeniyle paranın çok azıyla yetinecekti ya da yarınlar yokmuş gibi gökten düşen mucizeyle canının istediğini yapacaktı. Abdel Ghadia, hayatının en büyük hatasını yaptı ve hiç tereddüt etmeden ikincisini seçti.
YAKALANABİLECEĞİ AKLINA GELMEDİ
Abdel Ghadia adeta bir zafer sarhoşu gibiydi. Girdiği tüm dükkanlarda çılgınlarca alışveriş yapıyor, bu alışverişler kendisine yetmediğinde evden sipariş veriyor, özetle gününü gün ediyordu. Ülkenin en pahalı kıyafet mağazasından kıyafetler, külçe altın, döviz, hatta sahneye çıktığında kullanmak için makyaj malzemeleri… Akla gelebilecek her şeyi tek tek satın aldı. Ancak aklına getirmediği önemli bir şey vardı.
Ev sahibi olmak için son aşamaya gelen ve parayı yanlışlıkla kendisine aktaran yeni evli çift de polis merkezine başvurarak başlarından geçen olayı tek tek anlatmış ve yardım talebinde bulunmuştu. Ghadia, bu paranın peşine düşülebileceğini aklına getirmemişti ama yanılmıştı. Polis, detaylı araştırmalar sonucunda paranın Ghadia’ya transfer edildiğini tespit etmeyi başardı.
ÖNCE ‘HAYIR’ DEDİ, SONRA İTİRAF ETTİ
Ghadia hakkında şikâyetçi olan çift, mahkeme sürecini başlattı. Çiftin kanıtları oldukça güçlüydü. Abdel Ghadia, yanlışlıkla banka hesabına yatan genç çiftin parasının tamamını çok kısa bir sürede kuruşuna kadar harcamayı başarmıştı. Polis merkezine ilk kez götürüldüğünde, “Yanlışlıkla hesabına düşen çiftin parasını harcadın mı?” sorusuyla karşılaşan Ghadia, net bir “Hayır” cevabını verdi.
Şaşkındı çünkü banka hesabına gelen paranın peşine kısa bir zaman içinde düşülebileceğini, bu parayı alan kişinin tespit edilebileceğini aklının ucuna bile getirmemişti. Birkaç gün sonra tekrar polis merkezine götürülen Ghadia, yine benzer bir şekilde tüm sorulara olumsuz yanıt verdi. Saatler süren sorgulamada uzun bir süre direnen Ghadia, bir süre sonra köşeye sıkıştı ve sonunda her şeyi itiraf etti.
Polise ikinci kez götürülmeden önce sosyal medya hesaplarında dikkat çekici bir paylaşımda bulunan Ghadia, polisin de eline önemli bir koz vermiş oldu. Ghadia, sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımla adeta kendini ele verdi. Ghadia’nın paylaşımı şu şekildeydi: “Dedektifler paranın nereye gittiğini soruyor, tüm telefon konuşmalarımı tek tek dinliyor. Ama ben farklı bir dil konuşuyorum!”
‘YAPTIKLARIMDAN PİŞMANIM’
Abdel Ghadia, bir sabah gözünü açtığında banka hesabını kontrol ettiğini ve tam 759 bin 314 Avustralya dolarıyla karşılaştığını itiraf etti. Bu paranın 600 bin dolarına yakınını külçe altına ayırdığını söyleyen Ghadia, Sydney genelindeki ATM’lerden toplam 13 bin 600 dolar çektiğini, geriye kalan tüm paralarla da mağazalardan ya da eve sipariş yoluyla kıyafet ve makyaj malzemeleri satın aldığını ekiplere anlattı.
Geçtiğimiz çarşamba günü mahkemede itiraflarına devam eden Ghadia, yaptıklarının suç olduğunu kabul etti ve sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımlar da dahil olmak üzere tüm hareketlerinden ötürü pişman olduğunu söyledi. Önümüzdeki ayın başında sonlanması beklenen davada Ghadia’ya büyük bir ceza verilmesi bekleniyor.