İlçedeki polis lojmanında 14 Nisan saat 08.00 sıralarında silah sesi duyuldu. Sesin geldiği komiser yardımcısı Doğancan Yıldız’ın kaldığı odaya giren polis ekipleri, ilçede güzellik salonu işleten Yeşim Akbaş’ı başından vurulmuş halde buldu. Yeşim Akbaş hastanede hayatını kaybetti. İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından gözaltına alınan Yıldız, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Yeşim Akbaş’ın vurulduğu tabancanın komiser yardımcısı Yıldız’a ait olduğu belirlendi.
İKİNCİ KEZ GÖZALTINA ALINIP TUTUKLANDI
Demirci Cumhuriyet Savcılığı, komiser yardımcısı Doğancan Yıldız’ın serbest bırakılması kararına, olaydan 4 gün sonra, itiraz etti. İtirazı değerlendiren Salihli Ağır Ceza Mahkemesi, Doğancan Yıldız’ın gözaltına alınmasına karar verdi. İzmir’in Bayraklı ilçesinde 19 Nisan’da tekrar gözaltına alınan Doğancan Yıldız, sevk edildiği adliyede tutuklandı.
ESKİ EŞİNİN BAŞINA 2 KEZ SİLAH DAYAMIŞ
Soruşturma sırasında Yıldız’ın boşandığı eski eşi Meryem Emir’i (28) defalarca darbedip, hakarette bulunduğu, hatta başına 2 kez silah dayadığı da ortaya çıktı. Meryem Emir, yaşadıklarını 21 Şubat 2022’de Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) verdiği dilekçe ve geçen yıl 3 Mart’ta Aile içi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirliği’nde verdiği ifadesinde anlattı. Eski eşin dilekçesinde ve polisteki ifadesinde, sorunlarının kıskançlıktan kaynaklandığını belirterek, “Annesinin ısrarı ve mesleği nedeniyle zarar görmemesi için o dönemde şikayetçi olmadım” dediği öğrenildi.
İFADESİNE ULAŞILDI
Komiser yardımcısı Yıldız’ın, mahkemedeki ifadesine ulaşıldı. Olay günü 06.00 sıralarında uyuduğunu ve silah sesiyle uyandığını belirten Yıldız, “Yerde yüz üstü bulunuyordu. Yeşim’in yanına gittiğimde gözlerinin hafif açık olduğunu ve nefes aldığını fark ettim, sadece buna odaklandım. Kanamasını durdurmak için havlu ile müdahale ettim. Telefonum mutfakta kaldığı için 112’yi aramak için mutfağa gittim. Yeşim’in yanına tekrar geldiğimde silahı fark ettim. Silah yerde bulunuyordu. 112’yi aradıktan sonra havlu ile müdahale etmeye devam ettim. Görevliler geldiğinde beni o vaziyette gördüler. Yeşim’e müdahale ederken başına, yüzüne ve omuzlarına dokundum, bunun haricinde Yeşim’e başka bir temasım olmadı. O süreç boyunca svap örnekleri alınana kadar elimi kesinlikle yıkamadım. Kolonya kullanmadım” dedi.
‘BİZE MERMİNİN ATIŞA HAZIR ŞEKİLDE NAMLU YATAĞINDA OLMASI SÖYLENDİ’
Yıldız, ifadesinin devamında şunları anlattı:
“Olay günü, silahı yatak odasındaki bankın üzerine bıraktığımda şarjörü takılıydı, bir adet mermi de silahın namlu yatağındaydı. Silahın emniyeti bulunmamaktadır. Sadece silahımda tetik emniyeti var, bunu parmağınla ezmeden ateş etmek mümkün değildir. Silahta bundan başka emniyet kilidi bulunmamaktadır. Aldığımız eğitimlerde ne zaman, nasıl bir olay yaşayacağımız bilinemeyeceği için, bize merminin atışa hazır şekilde namlu yatağında olması söylendi. Silahımı bu şekilde kullanıyordum. Olay günü de son olarak silahı bıraktığımda mermi atışa hazır haldeydi, yani Yeşim silahı aldığında silahı kurmasına gerek olmamıştır. Sadece tetiği ezerek silahı ateşlemesi mümkündür.”
TELEFONDAKİ SON MESAJ
Ayrıca telefon kayıtları incelenen Yeşim Akbaş’ın olaydan yaklaşık 40 dakika önce saat 07.19’da gönderdiği son mesajda işletmesindeki lazer epilasyon cihazı için servis yetkilisine ‘Bekliyorum sizi Gürkan Bey’ yazdığı belirlendi.