Piyasalarda ‘savaş’ hareketi! Altın veya dolar almak mantıklı mı?

Milliyet.com.tr/ÖZEL Altın fiyatları geçen hafta cuma günü rekor seviyeden yönünü aşağı çevirmişti. Jeopolitik risk eğilimi altında yeni rekorları getirir mi? Gram altında beklentiler ne?

Konuyla ilgili merak edilenleri milliyet.com.tr’ye açıklayan Ekonomist Tuğba Ekin şu ifadeleri kullandı: “Küresel piyasalar satış dalgasına Borsa İstanbul’da katıldı. Cuma günü açıklanan ABD iş gücü rakamlarının ardından, pazartesi sabahı Japon borsası hızla düşüş gösterdi. Burada hem jeopolitik risklerin hafta sonu gerilim kazanmış olması hem de bir süredir dolar karşısında değer kazanan Japon yeni dikkat çeken ana nedenler diyebiliriz.

Enflasyon beklentilerden daha düşük gelen rakamlara rağmen Temmuz’da aylık bazda %3,23 artış piyasa tarafından olumlu algılanmadı. Haziran ayında aylık bazda %1,64 artış gösteren TÜFE’deki marjinal artış hızı satışların derinleşmesine neden oldu. Burada ana neden TÜFE olmamasına rağmen, hafta sonu jeopolitik risklerde gerilimin artması ve Uzak Doğu piyasalarındaki derin satışların etkisinde kalan Borsa İstanbul günün ilk saatlerinde oldukça negatif fiyatlandı. BIST 100 endeksi 9.800 puan seviyesi altında tepki alışları ile karşılaşırken 9.950-10.000 puan bandını geçen endeks yeniden kar realizasyonları etkisine giriyor. 10.000 puan seviyesi altı alım fırsatı verebilir. Her düşüş alım fırsatı değildir. Hisseleri ayrıştırmak gelecek beklentileri iyi olan firmaları portföye eklemek için fırsattır.

KÜRESEL BORSALARDA SERT KAYIP SÜRER Mİ?

Kısa vadede sürebilir, orta ve uzun vadede ise devam edeceğini düşünmüyorum. Finans piyasasının beklentisi orta-uzun vade için oldukça pozitif devam ediyor. Para politikalarında uygulanan faizler çok yüksek. Yüksek sermayeli iş yapan sektörlerde bu likidite sorunu yaratıyor, firmalar küçülmeye gitmek durumunda kalıyor. Firmaların tasarruf politikaları maalesef şu an da sermaye maliyetini karşılamaya yetmiyor. Bu geçici bir süreç. Önümüzdeki aylarda yurt dışında gerileyen faizler ve 2025 yılında yurt içinde beklenen düşük enflasyon, artan ihracat, yavaşlayan dolar kuru ve yurt içinde de yeniden düzenlenen faizler ile bugün yaşadığımız satışlar yerini alışlara ve yükselen piyasaya bırakabilir.

RİSK ORTAMINDA HANGİ YATIRIM ARACI DAHA MANTIKLI?

Altın güvenli liman özelliğini sürdürüyor. Altında pazartesi yaşanan düşüş biraz kar realizasyonlarıyla tetiklendi. Yatırımcılar hızlanan piyasalarda korku ve panikle işlem yapmamalılar. Risk iştahını kontrol etmeliler. Portföylerinde denge yakalamak için bu geri çekilmeleri alım fırsatı olarak değerlendirebilirler. Bir de buradan artık daha fazla düşmez, bu seviyeden artık daha çıkmaz gibi basmakalıp cümlelere bağlanmamak gerekir. Borsa her iki yöne de beklenmedik şekilde fiyatlanabilir. Bunun için temel ve teknik analiz ile öngörü yapsak dahi esas olanın portföyde dengeli işlem yapmak olduğunu unutmamalı.

YATIRIMCILARA DİKKAT ÇEKEN UYARI!

Kaldıraçlı işlem yapan yatırımcılar mutlaka stoploss / zarar durdur özelliğini kullanmalı. Daha çok teminat yatırarak zararı çıkana kadar beklemek stratejisine girmemeli. Kaldıraçlı işlemlerde gecelik swap maliyetleri hassas hesaplanmalı. Eğer swap maliyeti yoksa seans saatlerine tabii olan finansal yatırım yapıyorlarsa o zaman vadeli işlemlerde mümkünse pozisyonlarını ileri vadeye taşıyabilirler.

‘GRAM ALTINDA BEKLENTİLER YUKARI YÖNLÜ’

Pazartesi günü ons tarafındaki kar realizasyonu, dolar kurundaki artış ile kısmen tolere edildi. Hem temel analiz hem de teknik analiz şu an orta uzun vade için yukarı olarak devam ediyor. Gram altında beklentiler yukarı yönlü 2.650-2.700 lira arasında. Olası geri çekilmelerde ise 2.550 lira altı alım fırsatı verebilir. Kısa vadede ise teknik analiz açısından indikatörler satışı destekliyor. Gram altında satışların derinleşmesi ve 2500’ün üzerinde tutunamaması durumunda ise 2.400 lira seviyesinde daha önce üçlü dip yapmış olan güçlü destek seviyesi yer alıyor.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir