Zonguldak Devrek’te yaşayan 31 yaşındaki Rabia Çataklı, anne ve anneannesini baltayla öldürüp ceset parçalarını camdan dışarı attı. Gözaltına alındıktan sonra sağlık kontrolüne götürülen kadın, kendi serçe parmağını da ısırıp kopartarak yuttu. Olayla ilgili takipçilerinin soruları üzerine sosyal medya hesabında paylaşım yapan psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli, “Çok soru geliyor fakat Zonguldak’taki olayla ilgili konuşmayacağım. Yataklı Psikiyatri Hastanesi ve acilen Ruh Sağlığı Yasası istiyoruz diyorum düzenli olarak” dedi. Prof. Dr. Arif Verimli’nin konuyla ilgili paylaşımını meslektaşları da Milliyet’e yaptığı açıklamalarla destekledi.
‘SADECE YASA YETMEZ’
Türkiye Psikiyatri Derneği Başkanı Prof. Dr. Ejder Akgün Yıldırım, “Bu konudan bağımsız olarak Ruh Sağlığı Yasası’nın çıkması elzem bir durum. Ancak lütfen şu algılanmasın, bu yasa bu olayları engelleyecekmiş gibi algılanıyor ve bu yanlış olur. Bu yaşanan elim olayı bu yasa ile ilişkilendirmek doğru değil. Ruh Sağlığı Yasası bu tür olaylar için değildir. İnsanlarımızın düzgün bir sağlık hizmeti almaları, ruh sağlığı hizmeti alan insanların haklarının korunması, ruh sağlığı hizmeti veren meslek mensuplarının korunması, onların insana yaraşır bir durumda hizmet vermeleri için ruh sağlığı alanını düzenleyen bir sağlık yasasıdır” dedi.
‘YATAK SORUNU VAR’
Adli psikiyatrist Prof. Dr. Fatih Öncü de şunları söyledi: “Toplum ruh sağlığının geliştirilmesi gerekiyor. Türkiye’de nüfusa oranla yatak sayısının yetersiz olduğunu söyleyebiliriz. Ama bu demek değil ki muhakak bir psikiyatri kliniği açalım. Devlet hastaneleri içerisinde belli sayıda yatak, nüfusa uygun bir şekilde elbette olmalı. Bunun yanı sıra toplumun ruh sağlığı sistemleri yani bu hastaların tedaviye erişimini kolaylaştırmak için toplum içerisinde bir yapılanma oluşturulması gerekiyor. Bu da Ruh Sağlığı Kanunu ile olur. Dolasıyla Ruh Sağlığı Kanunu elzem. Gelişmiş ülkelerin büyük bir kısmında Ruh Sağlığı Kanunu zaten var, bizim ülkemizde de uzun yıllardır Ruh Sağlığı Kanunu’nun çıkarılması için çalışmalar sürüyor. Meclis’te bekleyen üç tane taslağımız var. Ancak ne yazık ki bunlar görüşülmedi ve yürürlüğe de konmadı.”
‘RİSKLİ HASTALAR YATARAK TEDAVİ EDİLMELİ’
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi psikiyatri uzmanı Prof. Dr. Nesrin Dilbaz şunları aktardı:
“Biz hastanelerin açılmasından çok hastaların takip edilmesinin daha önemli olduğunu düşünüyoruz. Kendine ya da başkasına zarar verme potansiyeli olan hastaların, ayakta takipleri sırasında bu durum fark edildiğinde bunların yatırılarak tedavi edilmesi gerekiyor. Bu yasa Meclis’ten geçtiği zaman, ruh sağlığı hizmetlerinin kalitesi artacaktır.”
100 BİN KİŞİYE 8.3 PSİKİYATRİST
Türkiye’de 2023 yılı itibariyle psikiyatri uzmanı ve asistan sayısı yaklaşık olarak 7 bin. Bu sayıyı, Türkiye nüfusuna oranladığımızda da, 100 bin kişiye düşen psikiyatrist doktor sayısı sadece 8.3 olduğu görüldü. Türkiye’de özel sağlık sigortası psikiyatri tedavisini karşılamıyor. Buna karşın bir psikiyatri muayenesi 750 ile 3 bin 500 lira arasında değişiyor.
ANTİDEPRESAN KULLANIMINDA ALARM VEREN YÜKSELİŞ
Türkiye’de antidepresan kullanımı son yıllarda endişe verici şekilde artıyor. Sağlık Bakanlığı’nın 2020 yılına ait istatistiklerine göre, 2009’dan 2020’ye kadar antidepresan kullanım miktarı yaklaşık yüzde 70 arttı. 2009 yılında 1000 kişi başına günlük 29 antideprasan ilacı düşerken, bu oran 2020’de 49’a çıktı. CHP Milletvekili, eczacı Burhanettin Bulut’un gerçekleştirdiği çalışmaya göre de, 2017’den 2021’e kadar geçen 5 yılda satılan antidepresan kutu sayısı 11,5 milyon arttı. 2017’de 48 milyon 226 bin kutu antidepresan satılırken, bu sayı 2018’de 49 milyon 43 bin kutuya, 2019’da 49 milyon 857 bin kutuya, 2020’de 54 milyon 625 bin kutuya ve 2021’de ise 59 milyon 641 bin kutuya çıktı.
MUTLAKA TEDAVİ EDİLMELİ
Uzmanlar ise ağır depresyon geçirenlerin mutlaka tedavi edilmesi gerektiğini belirterek, şu uyarılarda bulundu: “Ağır depresyon tedavi edilmezse, ne yazık ki birey açısından oldukça kötü sonuçlar doğurabilmektedir. Çünkü ağır depresyonda olan bazı bireyler, intihar ve ölüm gibi düşüncülerini hayata geçirebilmektedir. Bu nedenle mutlaka ama mutlaka, ağır depresyonda olan bireyin alanında uzman olan bir hekime gitmesi gerekmektedir.”
SON DÖNEMDEKİ VAHŞİ CİNAYETLER
– Ankara’nın Haymana ilçesinde Nisan 2023’te otluk bir arazide bir erkeğe ait kafatası ve kemikler bulundu. Yapılan incelemede kafatasının 45 gün önce cesetten kopartıldığı belirlendi.
– Samsun’un Çarşamba ilçesinde Ocak 2023’te 57 yaşındaki Ahmet Dalkalem, ellerini iple bağladığı gelini 3 çocuk annesi Sema Dalkalem’i (33) boğazından bıçaklayarak öldürdü. Ahmet Dalkalem, 2 gün sonra da tüfekle kendini vurarak intihar etti.
– Muğla’nın Yatağan ilçesinde 3 çocuk annesi Figen Çoban (40), Ocak 2023’te eşi Mehmet Emin Ata Çoban (44) ve kayınbiraderi Süleyman Çoban (43) tarafından üzerine benzin dökülüp yakılarak öldürüldü.
– İstanbul Bağcılar’da Eylül 2022’de, uyuşturucu bağımlısı olduğu iddia edilen Ali S., annesi Hava S.’yi bıçakla öldürdü. Annesinin kestiği başını balkondan sokağa atan şüpheli ardından evi ateşe verdi. Vahşet, Türkiye gündemine oturmuştu.
– İzmir’in Bayraklı ilçesinde geçen haziranda, bir evde 3’ü kadın 4 Türkmenistan uyruklu kişinin cesetleri 160 parçaya ayrılmış halde derin dondurucuda bulundu. Cinayet zanlısı Saparmurat Hallyev, suç aletiyle birlikte kaçtığı Çeşme ilçesinde yakalandı.
MARMARA SİLAHLI ŞİDDETTE İLK SIRADA
Umut Vakfı’nın verilerine göre, bireysel silahla gerçekleştirilen şiddet olaylarının sayısı her geçen yıl tırmanıyor. 2021’de 3 bin 801 silahlı şiddet olayı kayıtlara yansırken, 2022’de bu rakam 3 bin 984’e çıktı. 2021’de bireysel silahla 2 bin 145 kişi öldürülmüştü. Geçen yıl öldürülenlerin sayısı 2 bin 278 kişiydi. Silahla yaralama vakalarında da artış olurken son 5 yılda en az 18 bin 769 kişi bu nedenle hayatını kaybetti.
UMUT Vakfı’nın 2022 yılı Türkiye Silahlı Şiddet Raporu’na göre de silahlı şiddet olaylarında geçen yıl en az 2 bin 278 kişi öldürüldü, 4 bin 231 kişi de yaralandı. 2022 yılında medyaya yansıyan 3 bin 984 silahlı şiddet olayının 3 bin 368’inde ateşli silahlar kullanıldı. Rapora göre en fazla silahlı olayın yaşandığı il; İstanbul. Megakenti Adana, Samsun, Şanlıurfa, Sakarya, Kocaeli, Antalya, İzmir, Konya, Bursa takip ediyor. Bölge bazında ise Marmara Bölgesi, silahlı şiddette ilk sırada yer alıyor.
İŞLENEN SUÇLARIN ORANI
Adalet Bakanlığı 2022 yılı Ceza İnfaz Kurumu istatistiklerine göre, ceza infaz kurumlarına 1 Ocak-31 Aralık 2022 tarihleri arasında giren hükümlülerin yüzde 15,4’ü hırsızlık, yüzde 14,1’i kasten yaralama, yüzde 8,7’si kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak, yüzde 6,0’ı tehdit, yüzde 5,1’i ise trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işledi.