Odunpazarı Modern Müze’de Sanatçı Buluşmaları programında İhsan Oturmak’ı görünce heyecanlanıyorum.
İş Portföy desteğiyle, çağdaş sanatın önde gelen isimleriyle OMM’da diyalog olanağı sunan sanatçı buluşmalarının 20 Aralık’taki konuğu İhsan Oturmak.
“Resimlerinde insan odaklı bir anlatı kuran, baskın mekanizmaları ve ideolojik aygıtları görünür kılan sanatçı; Diyarbakır’dan İstanbul, Londra ve Paris’e uzanan hikayesini katılımcılarla paylaşacak.” diye özetliyorlar.
Tam 11 yıl önce Paris’te Louis Vuitton Champs Elysées mağazasının önünde zifiri karanlık bir asansörle, çıt çıkarmadan en üst kattaki Espace Culturel’e çıkışımızı hatırlıyorum.
Paris’in önemli sanat galerilerinden biri Espace Culturel, LVMH Grubu’na ait ama küratöryel bağımsızlığı var.
Asansörün karanlık ve sessiz olmasının nedeni ziyaretçileri kendi kendileriyle baş başa bırakmak.
Oysa bizim o sırada kendimizle baş başa kalacak halimiz yoktu, çok heyecanlıydık çünkü Espace Culturel’de çağdaş Türk sanatçıların sergisi “Yolculuklar: Günümüzün Türkiye’sinde gezintiye çıkmak” adlı sergi açılıyordu.
Global bir lüks markanın, global bir sanat kurumunda Türkiye’den sanatçılarla yaptığı ilk karma sergiydi bu.
Şanslıydım, iki yıllık bir çalışmanın sonucu olan sergiyi küratör Herve Mikaeloff ile birlikte gezmiştim.
Mikaeloff, sık sık İstanbul’a gelmiş, sanatçıların atölyelerini ziyaret etmiş, bütün sergileri takip etmiş ve kendisine ilginç gelen 11 sanatçıyı seçmişti.
Peki ama kimler?
Murat Morova, Hale Tenger, Canan, İhsan Oturmak, Silva Bingaz, Halil Altındere, Ceren Oykut, Ali Taptık, Gözde İlkin, Murat Akagündüz ve Tayfun Serttaş.
Türkiye’de bu 11 sanatçının bir araya geleceğini o zaman kimse düşünmezdi.
Ama yabancı bir küratör onları bir araya getirmeyi başarmıştı. Mikaeloff, hem Espace Culturel’in ve sanatla yakından ilgilenen Louis Vuitton’un küratörü, hem de bir sanat danışmanı.
Dünyanın en önemli koleksiyonerlerinden biri, LVMH Grubu’nun sahibi ve Louis Vuitton Foundation’ın kurucusu Bernard Arnault’nun koleksiyonuna nelerin ekleneceğini de seçiyor Mikaeloff.
Şimdi gelelim Mikaeloff’un çağdaş Türk sanatı seçimlerine. Geleneksel ögeleri kullanan eserler de seçmiş, Türkiye’nin çok kültürlülüğünü de vurgulamış.
İşte bu sergide tanışmıştım İhsan Oturmak ile.
Adını daha önce hiç duymamıştım.
Diyarbakır’da doğup büyüyen İhsan Oturmak, İstanbul Rotary’nin resim yarışmasına katılıyor.
Tesadüfen yarışmanın sergisine küratör Mikaleoff gidiyor ve o zaman 25 yaşında olan İhsan Oturmak’ı bir anda keşfediyor. Küçükçekmece’de sergilenen ve daha önce kimsenin haberinin olmadığı bu resimler bu sayede Paris’te Louis Vuitton’un sanat merkezinde sergilendi.
Umut verici bir başarı hikayesi bu.
İhsan Oturmak ‘Rejim Değişikliği’ adını verdiği resminde okul sınıflarımızı resmetmiş.
Tek ayak üstünde cezalılar, tahtaya tebeşirle yazılan konuşanlar ve ‘Şişko Ahmet’ vs. gibi detaylar da var.
Elbette, İhsan Oturmak 11 yılda çok yol kat etti.
İşte şimdi bu 11 yılın hikayesini kendi ağzından Odunpazarı Modern Müze’de (OMM) dinlemek mümkün olacak.
Hatırlatalım, OMM, Avrupa Müzecilik Ödülleri ve 18. Uluslararası Müzecilik ve Kültürel Miras Ödülleri gibi birçok ödüle layık görüldü, sanat dünyasının en prestijli yayınlarından ARTnews tarafından ‘Son 100 Yılın En İyi 25 Müze Binası’ arasına seçildi.
Tabii hiçbir şey tesadüf eseri olmuyor.
Bu başarı, müzenin kurucusu, koleksiyoner Erol Tabanca’nın vizyonu ve Kengo Kuma gibi uluslararası başarılara sahip, çok değerli bir mimarla çalışmasının sonucu.
Kengo Kuma gibi usta bir mimarın Eskişehir’de bir proje yapmış olması önemli.
Böyle mimari eserler şehre daima değer katıyor, hatta şehirleri uluslararası destinasyonlar haline getirmede büyük rol oynuyor.
Kengo Kuma’nın 2020 Tokyo Olimpiyatları için yaptığı Olimpiyat Stadı’ndan İskoçya’daki Victoria & Albert Müzesi’ne birçok bilinen projesi var.
Türkiye’deki ilk projesi ise OMM.