Bakanlıkta görevli psikolog İsmail Yıldırım, 2024-2025 eğitim öğretim yılında eğitim görecek öğrencilerin okula uyum sürecinde yapılması gerekenlere ilişkin Aaçıklamalarda bulundu. Her çocuğun okula uyum sürecinin birbirinden farklılık gösterdiğini belirten Yıldırım, bazı çocukların okul ve ailenin desteğiyle okula uyum sağlarken bazılarının da bu süreçte zorluk yaşayabileceğine dikkat çekti.
Anne ve babalara bu ayrılık sürecinde önemli görevler düştüğünü aktaran Yıldırım, “Çocuklar başka çocuklarla kıyaslanmamalı, duyguları yok sayılmamalı, alay edilmemeli ve suçlanmamalıdır. Bu tür yaklaşımlar çocukta kaygıya sebep olup güven eksikliği oluşturacaktır.” diye konuştu.
Yıldırım, çocukların ebeveynleri tarafından anlaşılmayı beklediğini belirterek, şöyle devam etti:
“Ebeveynler çocukla iletişim kurarken açık ve destekleyici bir dille duygularını rahatça paylaşıp, onlara güven vermeli. Çocuklar duygularını ifade etmekte cesaretlendirilmeli. Özellikle okul saatleri, ulaşım ve okulda yapılacaklarla ilgili sade ve anlaşılır bilgiler çocuklara anlatılmalıdır. Bu durum çocuklarda bilinmezliği ortadan kaldırıp, kaygılarını azaltacaktır. Çocukların okul hakkındaki soruları yaşlarına uygun ve doğru bir şekilde yanıtlanmalı, bilgi verirken tutarlı ve ortak bir dil kullanılmalıdır. Örneğin ‘seni şu saatte alacağım’ deniliyorsa verilen saate uyulmalıdır. Çocuğu oyalayacak ve geçiştirecek sözlerden kaçınılmalıdır.”
“OKULUN VE ÖĞRETMENİNİN GÜVENİLİR OLDUĞU KONUSUNDA AÇIK MESAJLAR VERİLMELİ”
Yıldırım, ebeveynlere, çocukların okula gitmeden önce yeterince dinlenmesinin sağlanması ve uyku düzenlerinin okul saatlerine uygun hale getirilmesi uyarısında bulunarak, “İyi bir uyku, duygu haline de olumlu katkı sağlayacağı için okul başlamadan çocuğun uyku düzeninin sağlanması, onun motive olması açısından önemli olacaktır.” dedi.
Çocuğun okula hazırlık sürecine dahil edilmesinin, duygularının gelişmesi açısından önemli olduğunu vurgulayan Yıldırım, şöyle konuştu:
“Okul alışverişine çocuğun da eşlik etmesi, alınacak kırtasiye ürünlerinde çocuğa tercih hakkının sunulması, okul çantasının hazırlanmasında sorumluluk alması çocuğu okula motive edecektir. Çocukların yaş ve gelişimlerine uygun olarak tuvalet, yemek yeme, giyinme gibi öz bakım becerilerinin bağımsız yapmasının sağlanması çocuğun akranları arasındaki iletişimi de güçlendireceğinden, bu sorumluluğun yerine getirilmesi oldukça önemlidir.”
Çocuğa, okulun ve öğretmeninin güvenilir olduğu konusunda açık mesajlar verilmesi gerektiğinin altını çizen Yıldırım, “Özellikle sınıf öğretmeni, çocuğun okulla bağ kuracağı en önemli kişidir. Çocuğu öğretmene teslim ederken öğretmenin rolü ve çocukla kuracağı ilişki açısından güven verici açıklama yapılmalıdır.” ifadesini kullandı.
Yıldırım, okula uyum sağlamakta zorluk çeken çocuklar için okulun rehberlik servisi ile görüşülebileceği veya ihtiyaç halinde profesyonel destek alınabileceğini belirterek, bunun geçici bir süreç olduğunu, zaman içerisinde çocuk okula adapte oldukça bu “ayrılık” döneminin ilerleyen süreçlerde herhangi problem oluşturmayacağını kaydetti.