Milli denizaltı STM500, 2023’te görünür olacak

Türkiye, yerli ve milli savunma araçlarıyla gücüne güç katmaya devam ederken “dosta güven, düşmana korku” veriyor.

Karada ve havada gücünü gösteren Türkiye, denizler de de hakim güç olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.

STM Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret AŞ Genel Müdürü Özgür Güleryüz, AA muhabirine, milli denizaltı STM500’ün, kendisini en fazla heyecanlandıran STM projesi olduğunu söyledi.

Dünyada kendi denizaltısını tasarlayıp üretebilen 5-6 ülke olduğuna işaret eden Güleryüz, STM500 ile Türkiye’nin bu ülkeler arasına girmesini ümit ettiklerini belirtti.

“Yurt dışından STM500’e çok yoğun ilgi var”

Güleryüz, şöyle konuştu:

“Tasarımı büyük ölçüde bitti. Detay tasarımı imalat aşamasında bile devam edecek. Bir taraftan mukavim tekne denilen denizaltının dış kısmının test üretimine başladık. Burada amacımız bir taraftan şu; Türkiye’de özel sektör tarafından mukavim tekne üretiminin yapılabileceğini göstermek. Özel bir yerde bu faaliyetleri yürütüyoruz. 2023 yılında STM500’ün test üretimini devam ettireceğiz. Farklı müşterilerden, özellikle yurt dışından STM500’e çok yoğun ilgi var. Onlarla beraber bir proje modeli oluşturma gibi hususlar da konuşuluyor ama biz STM olarak beklemeden kendi öz kaynaklarımızla da olsa yapabileceğimiz kadar STM500’ü ete kemiğe büründürme ve mümkün olan en kısa sürede yüzdürme motivasyonundayız. 2023, özellikle STM500 özellikle son derece yoğun geçecek.”

Güleryüz, bu yıl yürütülecek çalışmalarla STM500’ün daha görünür hale geleceğini kaydetti.

Vurucu İHA Alpagu için geri sayım

Alpagu projesine yönelik sorulara da yanıt veren Güleryüz, sabit kanat vurucu İHA’nın tasarım ve üretiminin çok önce tamamlandığını ifade etti.

Güleryüz,

“Özellikle stoklanması konusunda belli hassasiyetler vardı, o hususlar da çözüldü. Çok kısa süre içerisinde Alpagu, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin envanterine girecek. Baştan beri Alpagu’daki motivasyonumuz şuydu: Özellikle kara platformları, belki hava platformları ve deniz platformları da olacak şekilde Alpagu’nun diğer platformlara çok daha kolay entegre edilebileceğini düşünüyoruz. O anlamda farklı platformlara entegrasyon konusunda da yoğun çalışmalarımız var.”

değerlendirmesinde bulundu.

Kargu’ya yeni yetenek

Güleryüz, STM ve ROKETSAN olarak farklı ihtiyaçlara yönelik çeşitli taktik İHA sistemleri oluşturmak için AR-GE çalışmalarının devam ettiğini bildirdi.

Döner kanatlı İHA konusunda şirketin yol haritasına ilişkin de konuşan Güleryüz, bu ürünlerin bir aile olarak STM öz kaynaklarıyla geliştirildiğini ifade etti.

Güleryüz, şu bilgileri verdi:

“Kargu’da anti-personel olarak başladık ama zırh delici mühimmat entegrasyon faaliyetleri en son test aşamasında, tamamlanmak üzere. Yine kendi öz kaynaklarımızla geliştirdiğimiz bir RF arayıcı başlık var, Kargu’ya otomatik olarak radar, telsiz kaynağına yönlenmesi gibi yetkinlikleri kazandıran STM, sürü konusunda da öncü firmalardan bir tanesi. Özellikle Karguların sürü konseptleri konusunda da yoğun şekilde çalışıyoruz. Togan daha çok gözcü ve Kargu’ya, düşman konusunda koordinat gönderebilme veya yardımcı olmak gibi özellikleri var. Boyga son dönemde çok aktif şekilde kullanılmaya başlandı ve memnuniyet oldukça yüksek. Onun farklı varyasyonları üzerinde, birden fazla mühimmat taşıma veya mühimmatı biraz daha akıllandırmak gibi alanlarda AR-GE faaliyetlerimiz devam ediyor. Döner kanatta çok daha büyük platformlara da gidilebilir ama platform büyüdükçe görülebilmesi, vurulma ihtimali artıyor ama bir taraftan çok daha fazla faydalı yük taşıyorsunuz. O anlamda son kullanıcılarımızla sürekli iletişim halindeyiz. Bize farklı ihtiyaçlar, kullanım konseptleri iletiliyor ve mühendislik yeteneklerimizle bunlara çözüm oluşturabilecek yetkinlikteyiz. Bu alandaki çalışmalarımız sürekli devam ediyor olacak.”

“Çok daha büyük müjdeler vereceğiz”

Güleryüz, sürü konseptinde farklı senaryolar geliştirmek amacıyla AR-GE çalışmalarına devam ettiklerini de anlattı.

“İçinde bulunduğumuz tüm alanlarda tek başımıza değil, ekosistemimizle büyümek istiyoruz. Firmanın her alanda yetkin ve başarılı olabilmesi mümkün değil. Etrafınızdaki firmalar, güvenebileceğiniz partnerler ne kadar güçlü olursa siz de o kadar güçlü oluyorsunuz. Hidrojen fırlatma konusunda çalıştığımız firma da çok ciddi yetkinliklere sahip. Çok yoğun şekilde testlerimiz devam ediyor. Hem Alpagu, hem Alpagut için olsun hem başka platformlarda hidrojen fırlatma çok büyük avantaj sağlıyor. Isı, birden fazla kullanım, özellikle anında, yerinde üretebilmek çok büyük bir avantaj ve bu sadece dron platformlara değil, farklı yerlere de uygulanabilecek çözümler. Hidrojen fırlatma konusunda işbirliklerimiz son derece başarılı, etkin, yoğun şekilde devam ediyor.”

Özgür Güleryüz, 2023 yılının savunma sanayisi açısından çok daha hareketli bir yıl olacağına işaret ederek, “Ülkemiz hem STM hem Türk savunma sanayisi olarak inşallah çok daha büyük müjdeler vereceğiz. Yeni projelerle yeni ihracat hikayeleriyle karşınızda olacağız.” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir