Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kurban Bayramı namazının ardından soluğu MHP’nin kurucu genel başkanı Alparslan Türkeş’in kabrinde aldı.
Beştepe’deki mezarlık ziyareti sırasında partililerde de bayramlaşan Bahçeli, okunan Kur’an-ı Kerim’in Türkeş’in kabrine kırmızı karanfiller bıraktı, bakır bir ibrikle kabri suladı.
Konya’da öldürülen doktoru andı
Burada basın mensupları ile ayaküstü sohbet eden Bahçeli, bayramın öneminden bahsetti.
“Bayramlar toplumsal barışın, huzurun, kardeşliğin yayılmasında, perçinlenmesinde önemli fırsatlardır” diyen Bahçeli, Konya Şehir Hastanesi’nde haince öldürülen Ekrem Karakaya’yı anmadan da geçmedi.
‘Türkiye’de de birileri gerilim yaratıyor’
DHA’nın haberine göre son zamanlarda artan şiddet olaylarına değinen Bahçeli, “Bugün gelişmişlik seviyesi ne olursa olsun, yeryüzündeki ülkelerin büyük bir çoğunluğunda bir toplumsal çalkantı, şiddet, çatışma, kamplaşma ve kavga görülmektedir. Bunu en son olarak İngiltere’de, Arnavutluk’ta, Türk devlet teşkilatlarının bulunduğu ülkelerin bazılarında görüyoruz. Türkiye’de de geçmişten bu yana bayram olsun, farklı günler olsun, birileri ve bazı gruplar açısından hiç fark etmeksizin bir toplumsal gerilim ve çatışma, kamplaşma ortaya koymaya gayret göstermektedirler.
“Büyük bir üzüntü içerisinde olmamız gerekirken…”
En son bir doktor kardeşimizin hakkın rahmetine kavuşması, bir cinayetle muhatap olması sonucunda millet olarak büyük bir üzüntü içerisinde olmamız gerekirken, her alandaki şiddeti topluca nasıl kınayacağımızı, nasıl aşacağımızı, barış ve huzura nasıl kavuşacağımızı ortaya koymamız gerekirken, bazı sözde meslek grupları toplumsal kargaşa yaratmak, siyasileşmek ve siyasi iktidarı istifaya davet edecek tarzda küstahça bir zillet ittifakının yandaşları gibi hareket etme gafletine düşmüşlerdir. Bunlar ülkemiz için yararlı davranışlar değildir.
Gösterilere tepki
Terörle mücadelede ülke içinde ve ülke dışında şehitlerimiz varken, terörle mücadelede üstün bir başarının işaretleri görülürken Türkiye’de şiddetten yararlanarak, şiddeti fırsat bilip bunlarla ilgili toplumsal değerlendirmelere, şiddeti nasıl önlememiz gerektiği konusunda milletimizi aydınlatma ve onları huzura davet etme çabaları varken, Türkiye’nin her tarafında 50, 60’ı geçmeyen doktoruyla, 50, 60’ı geçmeyen avukatıyla gösterilere ve bu arada da polis kardeşlerimizle çatışmayı tercih edecek ve onlara hakaret edecek durumlara düşmeye kimsenin hakkı yoktur.” dedi.
“Her şeyi millet iradesine bırakmayı düşünmeliyiz”
Bahçeli, bir meslek grubunu savunurken Türkiye’nin güvenlik kuruluşlarını muhatap alarak onlara hasımlık yapmanın kimseye inandırıcı gelmeyeceğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
“O bakımdan bayramı vesile addederek toplum olarak huzura, bayram sonrasında ekonomik ve sosyal yönden iyileşmelere topluca gayret göstermeye; ve hepimizin bildiği gibi Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sistemi’nin 5’inci yılındayız. 5’inci yılın sonunda muhtemelen 18 Haziran 2023’de Türkiye bir genel seçim yaşayacağı için her şeyi millet iradesine bırakmayı, tercihi milletimizin yapmasını arzulamayı düşünmeliyiz.
“Tabipler Birliği kapatılmalıdır”
Yoksa 3-5 ne idiği belirsiz, her olayda millete ters düşen ve siyasete alet olmuş kuruluşlarla bir yere varmak mümkün değildir. Her defasında söylüyorum; Tabipler Birliği kapatılmalıdır. Hekim kardeşlerim kendi kuruluşlarını yeniden sahiplenmeli ve yeni bir organizasyona gitmelidir. Bir avuç ne idiği belirsiz doktor kılıklı anarşist ruhlu insanlardan mesleği kurtarmak lazımdır.”
“Bu soru mudur?”
Bahçeli, “Türk Tabipler Birliği’nin başındaki ‘Türk’ ismi sizi rahatsız ediyor mu?” sorusuna ise “Bu soru mudur? Türk ismini taşıyan, Türk’e düşman olur mu?” cevabını verdi.