A ile C vitaminleri bakımından oldukça zengin olan içeriğinde yüksek miktarda lif, şeker, kalsiyum, demir, magnezyum, fosfor ve potasyum gibi mineraller barındıran marul, saç ve cilt hastalıkları da dahil olmak üzere sağlık açısından pek çok faydası bulunan bir sebze olarak biliniyor. Dikiminden 30 ile 70 gün sonrasında hasadı yapılan, sofraların ve salataların vazgeçilmezi olan vitamin deposu marulun, tarladan büyük marketlere gelişindeki fiyatların serüveni ise adeta dudak uçuklattı. 50 kuruş ile 1 lira arasında tarladan çıkan ve tarladan çıkış fiyatının yaklaşık yüzde 24’lük oranı ile hale gelen marul, bazı büyük marketlerde ise yaklaşık 8 buçuk liralara kadar çıkan fiyat etiketi ile satışa sunuluyor. Pazar ve marketler arasındaki marul fiyatlarında yaklaşık 2 lira fark olduğunu belirten üretici Orhan Sözer, marketlerin; üretici, toptancı ve pazarcıdan çok para kazandığını söyledi. Üretici Ahmet Zeki Özkaya ise; işçi, fide, gübre, ilaç ve mazot fiyatlarının pahalı olmasından dolayı marketlerdeki fiyatların uygun olduğunu dile getirdi. Marul üreticisi Orhan Sözer, “Marul yeri geldiğinde güzel zamanları olan bir mahsul. Üretiyoruz, ekmek yediğimiz ve zarar ettiğimiz zamanlar da olabiliyor. Gerçekten marul, çocuk gibi bakım isteyen bir ürün. Bunu her önüne gelen yetiştiremiyor. Ve bu ürünü devamlı ekim yapma şansın yok. Üst üste ekildiği zaman tarlalarda hastalık yapıyor.” dedi. Tarladan hasadını gerçekleştirdikleri marulların, marketin raflarına iniş serüveni hakkında bilgiler aktaran Sözer, “Cüzi bir rakam kâr ile biz mallarımızı devrediyoruz. O esnada komisyon yüzde 8 ve sonrasında devletin vermiş olduğu stopaj, KDV ve benzerini de eklersek yüzde 11-12 oradan geliyor. Yani ürün, tarladan çıktığı fiyatın yüzde 24 fazlası ile hale gidiyor. Serbest piyasada gün geliyor tanesinde 1 lira para kazanılırken, gün geliyor zarar ediliyor. Ama burada marketlere bakıldığı zaman müthiş bir fiyat farkının olduğu görülüyor. Bu ülkede marketler ambargo koyuyor. Pazarlar güzelleştirilip, düzenlenerek bir konuma getirilmezse 3-5 büyük firmanın eline kalırsak bizim geleceğimiz gerçekten kötü.” diye konuştu. Marulun market ve pazar arasındaki fiyatında 2 lira fark olduğunu belirten Sözer, “Örnek veriyorum hep güçlü, güçsüzü yeniyor. Mesela marketler, pazarcıyı her zaman yeniyor. Millet sosyete oldu, ben pazarlara gitmem diyor. Ama markete giderek tanesini 8 liraya alıyor. Pazarda ise o marulu 6 liraya alacak. Bugün 8 liraya kızıyorlarsa yerken, sakın kızmasınlar daha kötü günler geliyor, yarın bunları da arayacaklar. Ben pazarcıların konumlarını, sattığı tezgahlardaki durumlarını da biliyorum. Market ile pazar arasında bir tek kıvırcıkta 2 lira oynuyor. Bu fiyatta sadece birileri ekmek yiyor. Şu konumda işçi de ben de eziliyoruz. Şu an marketler parayı kazanıyor.” şeklinde konuştu. Marketlerdeki fiyatların normal olduğunu söyleyen üretici Ahmet Zeki Özkaya ise “İşçi, fide, gübre, ilaç, mazot her şey pahalı hayatta pahalı o yüzden normal fiyatlar. Anlaştığımız toptancı bize ilaç, gübre, işçi getiriyor ve mazotu karşılıyor. Bunlar bedava olmuyor, insanlar hep bedavadan istiyor. Tarladan çıkış 50 kuruş, markette 7 lira ama hayat pahalı normaldir.” ifadelerini kullandı.