Türkiye, deniz ulaştırması açısından dünyanın en önemli geçiş bölgelerinden biri olma özelliği taşıyor.
Boğazlardaki deniz trafiği nedeniyle, özellikle İstanbul Boğazı gibi yapılaşmanın yoğun olduğu noktalarda da doğal ve yapay çevre kirliliği oldukça fazla görülüyor.
Bu nedenle oluşan kirlilik, çevresel riskler taşıyor.
Deniz araçlarının atık ve çöplerini denize boşaltmaları, doğal yaşamı etkileyen afet niteliğindeki müsilaj kirliliği de Marmara Denizi’ni tehlikeye sokan nedenlerin arasında yer alıyor.
Bunun üzerine harekete geçen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, gemilerden kaynaklanan deniz kirliliği tespiti hakkında yetki devri genelgesini yeniden düzenleyerek yayınladı.
“Daha temiz bir Marmara için…”
Konuya ilişkin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, sosyal medya hesabından paylaşım yaparak şu ifadeleri kullandı:
Daha temiz bir Marmara için, yeni bir denetim modeli hayata geçiriyoruz.
Genelgemizi yayımladık.
Yeni denetim modelinin amacı
Genelge, şu başlıkları ele aldı:
- Marmara Denizi’nde gerçekleştirilen deniz denetim faaliyetlerinin güçlendirilmesi,
- Çevresel olumsuzlukların kontrolünün sağlanması,
- Kirliliğin erken safhada tespit edilerek önlenmesi,
- Her türlü kirliliğin tespit ve takibinin bölgeye özgü bütünleşik bir yapı ile sağlanması amaçlandı.
Savunmanın gözdesi İHA’lar Marmara Denizi’ni denetleyecek
Yeni denetim modeli kapsamındakiler;
- Denetimden sorumlu Türkiye Çevre Ajansı olacak.
- Havada, karadan ve denizden 24 saat denetim yapılacak.
- Denetimlerde İnsansız Hava Araçları ve deniz tekneleri kullanılacak.
- Uydu ve radar görüntülerinden yararlanılarak takip-uyarı sistemi devreye alınacak.