Yenilenebilir ilk defa yüzde 30’a ulaştı
Ember tarafından yayınlanan rapora göre 2023 yılında üretilen elektriğin üçte birinden fazlası yenilenebilir enerji kaynakları tarafından oluşturuldu. Rapor, güneş ve rüzgar kaynaklarının sırasıyla yüzde 23 ve yüzde 10’luk büyüme oranları gördüğünü gösteriyor. Buna karşılık, fosil kaynaklar elektrik üretiminde sadece yüzde 0,8’lik bir artış yaşadı.
Küresel elektrik talebi 2023 yılında yüzde 2,2 oranında artarken, Ember 2024 yılı için daha yüksek bir talebin oluşacağına inanıyor. Kuruluş, önümüzdeki on yıl içinde, enerji dönüşümünün fosil yakıtlarda kalıcı bir düşüş sağlamasını ve azalan emisyonlarla yeni bir aşamaya girmesini bekliyor.
Türkiye ortalamanın üzerinde
Türkiye‘de de güneş ve rüzgar enerjisinden elektrik üretiminde dünyadakine benzer bir büyüme görüldü. Türkiye, elektriğinin yüzde 42’sini yenilenebilir kaynaklardan üreterek küresel ortalamanın üzerine çıktı
Ember’e göre Türkiye’nin yenilenebilir enerjiden elektrik üretim potansiyeli oldukça yüksek seviyede. Türkiye’nin 2030’da elektriğinin yüzde 47’sini yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılama hedefi bulunuyor. Bu hedef, esasında kolay ve çok maliyetli olmayacak şekilde rahatlıklar artırılabilir.
Ember Türkiye Lideri Ufuk Alparslan, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Türkiye muazzam hidroelektrik kaynakları sayesinde yenilenebilir enerji devriminde diğer pek çok ülkeye göre avantajlı başladı. Ancak hidroelektrik kuraklığa karşı hassas. Özellikle çatı ve yüzer GES olmak üzere diğer potansiyelimizi de kullanmak, hidroelektrik üretimindeki değişkenliğe karşı ülkemizin korunmasını sağlayarak enerji güvenliğimizi artıracaktır.”
Bununla birlikte raporda Türkiye’nin değerlendiremediği yenilenebilir enerji kaynaklarına da dikkat çekiliyor. Örneğin Türkiye, sadece çatı üstü güneş enerjisi potansiyeli ile 120 GW elektrik üretebilir. Bunlar ile Türkiye, elektrik ihtiyacının yüzde 45’ini tek başına sağlayabilir. Benzer potansiyeller rüzgar tarafında da bulunuyor. Dolayısıyla Türkiye’nin konumu görece iyi olsa da elindeki potansiyeli kullanmada zayıf kalıyor, bu alanlarda daha fazla yatırıma ihtiyaç duyuluyor.