Bildiride, kömür madenciliği ve kömürlü termik santraller nedeniyle bölgede yaşayanların ya topraklarını kaybederek köylerini terk etmek ya da madene inmek zorunda kaldıkları belirtildi. Bildiride, “Yıllar içinde kömür; suyumuzu, toprağımızı, gıdamızı kirletti. Madende ve santralde çalışan ve etrafında yaşayan herkes, her gün kömürün zehirlediği kirli havayı soluyor, kirli gıdayı tüketiyor. Kanser olduk; çocuklarımız ve gençlerimiz sinsi hastalıklara yakalandı” ifadelerine yer verildi.
‘Kanser olmayan ev yok’
Bakırtepe Çevre Platformu’ndan Hüsne Gölbaşı, bölgedeki kömürlü termik santral nedeniyle tarımda verimin düştüğünü ve küçükbaş hayvancılığın zarar gördüğünü söylerken, Afşin – Elbistan Hayatı ve Doğayı Koruma Platformu’ndan Mehmet Dalkanat da “Elbistan’da kanser olmayan ev yok. Ne göçmen kuşlar geliyor buraya ne 5 bin yıllık asmalar üzüm veriyor. Şimdi depremle birlikte insanımız da göç etmek zorunda kaldı.Biz kömüre mahkum değiliz, afete dirençli kurulacak yeni kentimizde kömüre mahkum olmadan yaşamak istiyoruz” dedi.