MERT İNAN İSTANBUL – Antakya ve kalıntıları yıkımın nedenlerini göçen yapılar üzerinden değerlendiren Deprem Uzmanı Dr. Ramazan Demirtaş, şunları söyledi: “Göçen bianların bir yerinde kolon, kiriş bağlantı noktalarının taşlarla doldurulduğunu bile tespit ettilk. Amik Ovası’nın üzerine havaalanı ve bazı yapıları inşa etmek son derece yanlış bir tercih. Daha da vahimi bölgesinden gelen fotoğraflardaki görüntüler, kolonları adeta taş ve çakıl konulmuş.Gevşek zemin ve iki fay hattının ortasında kaldığı bilinen bir kentte böyle yapı kabul edilemez.”
‘Alttaki zemin sıvı gibi’
Mühendisi Prof.Dr.Volkan Karabacak da şunları kaydetti: “Deprem bölgesinde özellikle alüvyon zeminlerde, zemin yenilmesi dediğimiz tabloyu görüyoruz. Binanız ne kadar sağlam olursa olsun, alttaki zemin sıvı gibi davranınca maalesef yıkım veya ağır hasar oluşuyor. Bu durumdaki kentlerde mutlaka özel zemin sistemleri kullanılması ve yapıların yapım aşamaları çok sıkı denetlenmesi gerekirdi. Müteahhitlerin birçoğu daha masraftan kaçınmak için fore kazık temellerden kaçınıyor.”
Adana İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Hasan Aksungur da “Zemini alüvyon bir kentte, zemin etüdlerine uygun yapıların olması gerekir. Ancak Hatay özelinde çok ciddi hata veya suistimallerin olduğu anlaşılıyor. Mühendislik hizmeti alınan, denetimi yapılan bir yerde böylesi bir yıkım tablosu oluşmaz. Tüm deprem bölgesini gezip, incelemelerde bulundum. Antakya’da 8, 10 yıllık binaların göçtüğünü gördüm. Bir yerde birilerinin ihmali olduğu çok açık” dedi.