Küresel iklim değişikliğini engellemek için ortalama sıcaklık artışı 1.5 derecede durdurulmaya çalışılırken, kentlerin ‘ısı adası’ etkisiyle yıllık ortalama sıcaklığı 1 derece artırdığı ortaya çıktı.
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nden Profesör Meltem Erdem Kaya ile Araştırma Görevlisi Hüseyin Öğçe kentlerin ‘ısı adası’ etkisini ölçen bir çalışma yaptı. 30 farklı meteoroloji istasyonundan alınan İstanbul’un 6 yıllık sıcaklık, rüzgar ve nem verilerinin analiz edilmesiyle hazırlanan çalışmada elde edilen bulgular özetle şöyle: “Kentsel alanlar, kırsal ve ormanlık alanlara göre yıllık bazda bir derece daha sıcak. Bu sıcaklık farkı, Temmuz ve Ağustos aylarında 2-3 dereceyi buluyor. Sıcaklıkların 35 derecenin üzerine çıktığı gün sayısı da kentsel alanlarda daha fazla. Yılın en serin dönemlerinde ise ortalama sıcaklık farkı 1.3 ila 1.6 dereceye kadar çıkıyor. Anadolu yakasındaki Tuzla-Kadıköy hattı ile Avrupa yakasındaki Fatih-Büyükçekmece hattı, kırsal alanlardan çok daha sıcak. 35 derece ve üzeri sıcaklıkların yaşandığı günler ise İstanbul’un kentsel alanlarında, kırsal ve ormanlık alanlara göre sırasıyla iki ve dört gün daha fazla yaşanıyor. Özellikle Tuzla, Maltepe, Şişli, Florya, Fatih ve Güngören gibi ilçeler, sıcak gün sayısının yüksekliği ile öne çıkıyor.
Yapılar rüzgarı engelliyor
Serinletici etki yaratabilecek bir diğer unsur olan, kuzeydoğudan gelen rüzgarlardan ise İstanbul’da yeterince yararlanılamadığı görülüyor. Çalışmanın bulguları, İstanbul’un kentsel alanlarının, kırsal ve ormanlık alanlara göre daha az rüzgarlı olduğunu gösteriyor. Bu durum, yapı stokunun rüzgar perdesi oluşturması ve yeşil alanların azlığından kaynaklanıyor.”
‘Yeşil koridor’ ısıyı 2 derece düşürdü
Yeşil koridorlar, kent içerisindeki yeşil alanları birbirine bağlayarak bir yeşil alan ağı oluşumuna hizmet eden, dere koridorları, yol bitkilendirmeleri gibi peyzaj elemanlarıdır. Yeşil koridorlar aracılığıyla yeşil alanlar arasında ilişki kurulması, yalnızca kentsel ısı adası etkisini hafifletmekle kalmaz, kentsel peyzaj kalitesinin artmasına, biyoçeşitliliğin gelişmesini ve hava kirliliğinin azalmasını da sağlar. Küresel olarak en iyi bilinen, örnek gösterilen yeşil koridor projelerinden biri, Kolombiya’nin Medellin şehrinde, 2016 yılında hayata geçirildi. Medellin şehri, yaklaşık 16 milyon dolarlık bir bütçeyle şehir boyunca sekiz binden fazla ağaç dikerek 30 yeşil koridor yarattı. Böylelikle şehrin farklı bölgelerindeki yeşil alanları birbirine bağladı. Program başladıktan üç sene sonra yapılan çalışmalar, Medellin’de kentsel ısı adası etkisinin 2 derece hafiflediğini ortaya koydu.