Kocasinan ilçesinde çobanlık yapan Murat Adıyaman, 2017’de Taşhan Mahallesi’ndeki Yamula Barajı kıyısında kemik parçası buldu. Burada alınan numuneler üzerinde yapılan incelemede, kemik parçalarının 6 ile 7,5 milyon yıl öncesine ait olduğu belirlendi. 2018’de Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün izni ile bölgede kazı çalışması başlatıldı. Bu kapsamda bölgede 6 yıldır yapılan kazılar devam ediyor. Bu yılki kazılar 7 Haziran’da başladı. Çalışmalarda 7,5 milyon yıl öncesine ait olduğu düşünülen zürafaya ait ön kol kemiği bulundu. Alçı ceket yöntemi ile toprak altından çıkarılmaya başlanan kol kemiği, müzede sergilenecek.
‘BU ZAMANA KADAR 612 FOSİL BULDUK’
Yapılan kazı çalışmalarıyla ilgili konuşan Uzman Antropolog Oğuzhan Köylüoğlu, “2017’nin Eylül ayında kurtarma kazısı olarak başladığımız kazı, günümüze kadar devam etmektedir. Bu zamana kadar Yamula Barajı lokalitelerinde (küçük yerleşim birimi) 612 iki tane fosil bulduk. Bunlar farklı lokalitelere ayrılıyor. Buralardan çıkan fosiller genellikle, ‘proboscidea’ dediğimiz hortumlugiller, ‘giraffidae’ dediğimiz zürafagiller ailesi, atgiller ailesi ve boş boynuzlular gibi fosilleri bulmaktayız. Bunun haricinde, ‘carnivora’ dediğimiz etçil hayvanlara ve ‘domuz’ dediğimiz canlılara da rastlamaktayız” diye konuştu.
‘ŞU ANA KADAR 30’A YAKIN FOSİL BULDUK’
Bu yıl yapılan çalışmalara değinen Köylüoğlu, “Bu yılki çalışmalarımız 7 Haziran’da başladı ve şu ana kadar 30’a yakın fosil bulduk. 10-15 tane de çıkardığımız fosil var. Şu an daha önemli bir buluntuya rastladık. Normalde biz, eklemli fosilleri ‘at’ ve ‘bovidae’ dediğimiz boş boynuzlular üzerinde buluyorduk ama bu sene, bir zürafaya ait ön kol kemiği bulduk. Bu tabii ki de eklemli bir halde bulunuyor. Bizim, ‘radius unla’ ve ‘humerus’ dediğimiz kısımların birleşmesiyle güzel bir şekilde korunmuş, kırılmadan günümüze kadar ulaşmış bir fosil var. Arkadaşlarımız da onun üzerinde çalışıyorlar. Zürafanın haricinde at, koyun, keçi ve antilop gibi canlılara da rastlamaktayız. Ama atın günümüz atlarından ayrı bir özelliği üç toynaklı olması. Bu da 7,5 yıl öncesinde evrimleşmiş, ‘hiperion’ dediğimiz bir at türüne ait” ifadelerini kullandı.
‘BU SENE FOSİLLER ÜZERİNDE KESEK İŞLEMİMİZ VAR’
Kayseri’de gerçekleştirilen kazılar 10 kişilik ekibin görev yaptığını söyleyen Köylüoğlu, şöyle konuştu:
“Yaz aylarında, arazi açıldığında öğrenciler de eklenmekte. Geçmiş senelerden farklı olarak bu sene fosiller üzerinde kesek işlemimiz var. Şöyle ki; normalde fosiller ilk etapta açılıp numara verilip çıkartılmakta ama bu sene kesek halinde çıkarmayı hedefliyoruz. ‘Kesek’ dediğimiz yöntem, birçok fosilin iç içe geçip tek tek çıkaramayacağımız haldeki durumunda, hepsinin etrafını güzel bir şekilde açıp tüm şekilde almaktan oluşuyor. Fosillerin yoğun olduğu yerin etrafını açarak ve bu açtığımız bölge üzerinde, alçı ceket yöntemiyle bütün toprağı kaldırmakla beraber kesek işlemini yapmış bulunuyoruz.”