ÇİĞDEM YILMAZ- Karabük Üniversitesi’nde okuyan 17 yaşındaki Gabonlu Jeannah Danys Dinabongho’nun (Dina), 25 Mart’ta Filyos çayında cansız bedeninin bulunmasının ardından Türkiye, binlerce Afrikalının Karabük Üniversitesi’nde okuduğunu öğrendi. Karabük Üniversitesi’nde 98 farklı ülkeden 12 bin yabancı uyruklu öğrenci bulunuyor ve bu öğrencilerin yaklaşık 6 binini ise Afrika’nın farklı ülkelerinden gelen öğrenciler oluşturuyor.
Karabük’teki Afrikalılar genelde kendi ülkelerinden öğrencilerle birlikte yaşıyorlar ve arkadaş çevreleri de yine aynı ülkeden kişilerden oluşuyor. Örneğin Çad’dan gelen bir öğrencinin ev arkadaşı yine Çadlı olurken, Fildişi Sahili’nden gelen öğrencinin okul dışında arkadaşlık kurduğu kişi de genelde kendi vatandaşı. Karabük’teki öğrencilerin yüzde 90’ına yakını Merkez’de bulunan 100. Yıl Mahallesi’nde ikamet ediyor. Mahalleye girdiğinizde de, her adımınızda Afrikalı öğrencilerle karşılaşmanız mümkün.
Ticaret de yapıyor
Yasmine Elfawzat Bandle (20),Fildişi Sahili’nden Karabük’e üniversite okumak için gelen öğrencilerden biri. Üç yıl önce geldiğini söyleyen Bandle, “Burada inşaat mühendisliği okuyorum. Genelde Türk komşularla sıkıntı yaşıyorum. Eve arkadaşlarımız geldiğinde gürültü yaptığımız bahanesiyle, bize kötü laflar söylüyorlar. Bir de sokakta kız kıza gezdiğimiz zaman ya da tek başımıza bazen araçlar yanımıza yaklaşıp ‘Kaç para’ diye soruyor. Bizlerin fuhuş yaptığını düşünüyorlar sanırım ve bu bizi rahatsız ediyor” diyor.
Çad vatandaşı Mahamat Abdoulaye Hallab (23) da, siyaset bilimi okuduğunu ve dört yıl önce Türkiye’ye geldiğini belirterek, “Çad hükümeti Türkiye’de Karabük ve Tokat Üniversitesi ile anlaşmalı. Bize iki seçenek sundular ve ben Karabük’ü tercih ettim. Buraya gelen tüm öğrenciler önce bir yıl Türkçe hazırlık okuyor, ondan sonra okuyacağımız bölüme geçiyoruz. Lisanı bitirdikten sonra da Kanada’ya yüksel lisans ve doktora için gideceğim. Önümüzdeki yıl da, iki kardeşimi daha Karabük’e getireceğim, burada okusunlar. Burada aynı zamanda ticaret yapıyorum. İstanbul’dan toptan kıyafet alıp Çad’a gönderiyorum” diyor.
Arkadaş tavsiyesi
Sudanlı Abdurrahman Nasır (18), bir yıl önce Karabük’e gelmiş. Makine Mühendisliği Bölümü’nde okuyan Nasır, “Dört Sudanlı arkadaş aynı evde kalıyoruz. Burada bizden önce de Sudanlı arkadaşlarımız gelmişti. Karabük’e gelmeden önce burada yaşayan arkadaşlarımız bize Karabük ile ilgili bilgi verdi. Geldiğimizde ev bulmamıza yardımcı oldular” diye konuşuyor.
Abbas Karama da dört ay önce Çad’dan geldiğini söylüyor. Hazırlık okuduğunu söyleyen Karama, “Burada tanıdık arkadaşlar vardı. Onlar burada memnun olunca ben de geldim. Şimdi Türkçe öğrenmeye çalışıyorum. Türkçe öğrendikten sonra da bilgisayar mühendisliği okuyacağım” diyor.
Çad’dan gelen Abdoulaye Abdeldyeli Cherif de hazırlık okuduğunu ve Karabük’ü çok sevdiğini söylüyor.
‘Çad’da sınav var’
Karabük Üniversitesi’nin Rektörü Prof. Dr. Refik Polat, yabancı öğrencilerle ilgili şunları aktarıyor:
“Üniversitemizde 12 bin yabancı uyruklu öğrenci var. Bunların 5 bin 200’ü Afrikalı. Afrikalılar arasında ise en kalabalığı Çadlı öğrenciler. Biz Çad’ın en başarılı 200 öğrencisi arasında Çadlı öğrencileri seçiyoruz. Çad’ın devlet başkanı ile yaptığımız bir anlaşma var. Onların kendi sınavları var. Bu sınavda başarılı olan öğrencileri üniversitemize gönderiyorlar. Çadlı olan diğer yabancı uyruklu öğrenciler için de kendi yaptığımız bir sınav var, o sınav neticesinde öğrenci alıyoruz. Türkiye’de birçok üniversite yabancı öğrenci kabul alıyor ancak Türkiye’de yabancı öğrencisi en fazla olan üniversite biziz.”
Dina ilgili sorularımıza karşılık Afrikalı öğrenciler sessiz kalmayı tercih ediyor. Özellikle kadın öğrencilerin bu konudaki düşüncelerini sorduğumuzda ise aldığımız cevap, “Bu konularla ilgilenmiyorum” oluyor. Afrikalı öğrencilerin yanı sıra Karabüklüler de bu konu da sessizliğini sürdürüyor. Konuştuğumuz birçok kişi isim vermeden, olayın üzerinin kapatılmak istendiğini ileri sürüyor. Yıllardır Karabük merkezde esnaflık yaptığını söyleyen S.K., “Burası küçük bir yer, herkes her şeyi bilir, duyar ama bilip duyduğunu söylemez. Burada da bir cinayet işlendi ve bu cinayetin üstü kapatılmaya çalışılıyor” diyor. Başka bir esnaf da “Yabancı öğrenciler burada herkesin ekmek kapısı, kimse buranın olumsuz şekilde gündeme gelmesini istemez. O nedenle bilenler de, ‘Görmedim, bilmiyorum, duymadım’ havasında” diye konuşuyor.
Esnaf yabancı öğrenciden memnun
Karabük esnafı da yabancı öğrencilerden oldukça memnun. Esnaf, yabancı öğrencilerin gelmesiyle birlikte Karabük’te ekonominin canlandığın söylüyor. 62 yaşındaki Yaşar Çelik, “Burası öğrenci mahallesi ve yabancı öğrenciler sayesinde geçiniyoruz. Türk öğrencide para yok. Yabancı burada cennettenmiş gibi yaşıyor” diyor. 2015 yılından beri Karabük’te yaşadığını söyleyen Iraklı berber Mervan Ali de “Müşterilerimizin tamamı neredeyse öğrenci, onlar sayesinde ekmek parası kazanıyoruz. Benim ağırlıklı müşterilerim de Afrikalı” diye konuşuyor. Sinan Kemik de, “Afrikalılardan çok memnunuz, herhangi bir zararları olmadığı gibi ticari faydaları da fazla.
Bu öğrenciler gelmesiyle mahalle her yönden canlandı. Burada yaşayan esnafın ekmek kapısı bu öğrenciler” diyor.
35 ülkeden 6 bin Afrikalı
Karabük’te de bir şubesi bulunan Tüm Afrika’nın Dostları Derneği (TADD) Koordinatörü Nurullah Şahin, “Türkiye’de birkaç üniversite Afrika ülkeleriyle anlaşmalı diye biliyorum. Bunlardan biri de Karabük Üniversitesi ve anlaşmalı olduğundan tercih ediliyor. Biz burada okuyan ve ihtiyaç sahibi olan öğrencilere burs desteği sağlıyoruz. En büyük sorunları ikametgah. İkametgah, hastane ve benzeri konularda sıkıntı yaşadıklarında bu konuda da elimizden geldiğince destek olmaya çalışıyoruz. Sadece Karabük’te 35 farklı Afrika ülkesinden 6 bine yakın öğrenci var” diyor. Şahin’e Dina’nın ölümünü sorduğumuzda da aldığımız yanıt şu oluyor:
“Bildiklerimi ne sizinle ne de bir başkasıyla paylaşmam uygun değil. Ailem ve yakınlarım da bu konuyla ilgili bana çok soru soruyorlar onlara da bir şey demiyorum.”