Kahramanmaraş depremleri sonrası beton testleri yüzde 90 arttı: İçinden gazete, tahta ve köpük çıkan var

Türkiye’yi yasa boğan Kahramanmaraş depremleri, binaların yapısal ve zeminsel sağlamlığının ne kadar önemli olduğunu acı tecrübelerle bir kez daha gösterdi.

Depremin ardından beton testleri başvuruları yoğunlaşırken, bazı betonların içinde olmaması gereken materyallere rastlandı.

Beton numuneler, özel makinelerle test ediliyor

Kadıköy Belediyesi’ne ait beton ve zemin laboratuvarında, ilçede inşaat faaliyetlerine devam edilen yapıların ve ilçe sakinlerinin başvuruları sonucu binalarından alınan numunelerin deprem risk tespitine yönelik incelemeleri gerçekleştiriliyor. İnşaat faaliyetleri devam eden binalardan alınan beton numuneler, su dolu havuzlarda 7-28 gün bekletildikten sonra, özel makinelerle test ediliyor.

Laboratuvarda eski binalara dair örnekler de ilçe sakinlerinin başvuruları üzerine inceleniyor. Merkezde, çoğunluğu eski binalardan alındığı görülmüş numunelerdeki deniz kabuğu, deniz taşı ve bazı hatalı uygulama gerçekleştirilmiş yeni inşaatlara dair örneklerde gazete kupürü, strafor köpüğü, tahta gibi malzemelere rastlandığı görüldü. Laboratuvar yetkilileri, başvuruların eski binaların yanı sıra yeni binalarda da arttığını bildirdi.

Deprem sonrası inceleme talepleri yüzde 90 arttı

Kadıköy’deki çalışmalar ve incelemelerle bilgi veren Kadıköy Belediyesi Beton ve Zemin Laboratuvarı sorumlusu Menekşe Perdi, şunları söyledi:

“Depremden sonra genel olarak bir inceleme talebi artışı var. Eski yapılardan olduğu gibi yeni yapılardan da vatandaşlarımız tedirgin olmuş durumda bizlere müracaat ediyorlar. Şu anda bize gelen inceleme taleplerinde yüzde 90’lık anormal bir artış var. Yeni yapılan binalarda oturan vatandaşların yapıları iskân belgeli ve beton denetimleri, zemin etütleri yapılmış, bu süreçte bir yapı denetim şirketinde denetlenmiş ve ilgili bakanlıkta belgeli halde ise, korkmamaları gerekiyor.

“Vatandaşımız başvuru yaptığında sahadaki belediye ekiplerimiz binaya ait belirli noktalardan beton örnekleri alıyor. Daha sonra burada çalışma yapılarak dosya haline getiriliyor. Biz bunları bakanlık sistemine eğer riskli yapı ise, taranıp Tapu Müdürlüğü’ne teslim edip, gerekli bilgileri veriyoruz. Riskli ve yıkım gerekiyorsa başlıyor.”

Eski yapılarda deniz kabuğu ve deniz kumu daha fazla

“Kat sayısına göre değişiklik gösterse de genelde yapıların bodrum ve giriş katlarından örnek alıyoruz”

diyen Perdi, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yapılarında ciddi anlamda çatlak, betonda patlama görenler dilekçe ile müracaat ettiklerinde, yetkililer noktada inceleme gerçekleştiriliyorlar. Eski binalarda, standartlara uygunluk söz konusu değil.

“Bu yapılarda c8-c10 gibi beton yapılarıyla karşılaşıyoruz. Yeni inşaatlarda ise minimum c25 tipi beton kullanılıyor. Kadıköy’de ise bu ortalama c35-40, oluyor. Eski yapılarda ve mevcut binalara dair numunelerde c8-c10 beton tiplerinde, deniz kumu, deniz kabuğu gibi parçalara sıklıkla rastlıyoruz. Şu anda deprem bölgesi dediğimiz yerlerde kullanılması gereken beton sınıfı minimum c25’tir. Bu c8 ve c10 gibi sınıflandırmalar, betonun taşıma gücünü ifade ediyor.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir