Zeynep Dilara Akyürek / Milliyet.com.tr – Sivrisinek ısırması sonucu fil hastalığı yani lenfödeme yakalanan ve 9 yıldır insan içine çıkacağı günün hayaliyle yaşayan güvenlik görevlisi İbrahim Kadir Karaoğlanoğlu geçen ay yaşam mücadelesini kaybetmişti. Karaoğlanoğlu’nun hayatını kaybetmesinden sonra uzmanlardan sivrisineklere dair yapılan bazı uyarılar ise birçok kişide tedirginlik yarattı. Özellikle Afrika ülkelerinde sivrisineklerin virüs taşımasıyla hasta olan insanlarla sık karşılaşılsa da tehlikenin yanı başımızda olduğunu duyuran uzmanlar, soktukları yerde büyük yaralar oluşturan ve insanlara Dang Ateşi, Batı Nil, Sarı Humma, Zika ve Chikungunya gibi virüsleri bulaştıran Asya kaplan sivrisineğinin İstanbul’da da üreme noktaları olduğunu tespit etti. Son açıklamalara göre Güneydoğu Asya kökenli sineğin İstanbul’da tam 194 bin 628 üreme kaynağı olduğu belirlendi. Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Ekoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Çetin çarpıcı bilgiler paylaştı.
‘SADECE İSTANBUL’DA DEĞİL, EGE’DE DE VAR’
Türkiye’de yaklaşık 60 sivrisinek türü olduğunu belirten Prof. Dr. Hüseyin Çetin, Asya kaplan sivrisineğinin (Aedes albopictus) ilk olarak 2011’de Edirne-Doğu Trakya’da, daha sonra ise Karadeniz, Marmara ve Ege bölgelerindeki birçok ilde tespit edildiğine dikkat çekti. Virüs taşıyan bir sinekten bulaşabilecek hastalık olasılığını da değerlendiren Prof. Dr. Çetin, Türkiye’deki riskin artma sebeplerine şu sözlerle değindi:
“Eğer İstanbul’da Asya kaplan sivrisineği virüs enfeksiyonuna sahip bir kişiden veya hayvandan kan emerse virüsleri başka birine bulaştırma riski var. Ülkemizde şu an için belirgin bir sorun olmasa da insanların birkaç saat gibi kısa bir sürede uzak mesafelere seyahat edebilmeleri, hava, kara ve deniz yolları açısından önemli bir geçiş bölgesinde bulunmamız ve iklim değişikliği nedeniyle sivrisineklerin yıllık nesil sayısının artması ve yayılış alanlarının değişmesi hastalık görülme riskinin artmasının sebepleri arasında.”
HER SİVRİSİNEK SOKMASI HASTALIĞA YOL AÇAR MI?
Dünya genelinde her yıl sivrisinek sokması sonucu hastalığa yakalanan yüz milyonlarca insanın yüzde 95’inden fazlası Asya ve Afrika kıtasındaki tropik bölgelerde yaşıyor. Prof. Dr. Hüseyin Çetin, her sokmanın hastalığa yol açmayacağının altını çizerek sivrisineklerin taşıdığı virüslerle ilgili şunları söyledi:
“Sivrisinekler sıtma, Batı Nil Ateşi, Sarı Humma, Dank Ateşi ve Zika Virüsü hastalığı gibi birçok hastalığın taşıyıcısı olarak biliniyorlar. Her sivrisinek ısırması hastalanacağımız anlamına gelmez. Genellikle basit bir kızarıklık ve kaşıntıdan fazla bir şeyle karşılaşmayız. Bir kişinin sivrisineklerin bulaştırdığı bir hastalığa yakalanma ve ölme riski, trafik kazasında ölme ve yaralanma riskinden yüzlerce kat daha az. Ancak ülkemizde bulaşma riski olan hastalıklar ve bunları taşıyan sivrisineklerle mücadeleye aralıksız devam edilmesi gerekiyor.”
‘TÜRKİYE’DE BULAŞTIRMA RİSKİ ÇOK AZ’
9 yıl önce Antalya’da güvenlik görevlisi olarak çalıştığı sırada sivrisinek tarafından sokulan İbrahim Kadir Karaoğlanoğlu’nun fil hastalığına yakalanıp hayatını kaybetmesi sonucu sivrisinek tehlikesi yeniden gündeme geldi. Prof. Dr. Hüseyin Çetin, fil hastalığının sıklıkla görüldüğü noktalara dikkat çekerek sivrisineklerin bulaştırdığı hastalıklarla mücadele konusunu tarihsel detaylarla açıkladı.
“Fil hastalığı dünyanın Uganda, Tanzanya, Kenya, Ruanda, Sudan ve Etiyopya gibi ülkelerde sıklıkla görülen bir hastalık. Türkiye’de ise uzun yıllardır tespit edilmeyen ancak nadir görülen hastalıklar sınıfında bir hastalık. Sivrisinek mücadelesinin tam olarak yapılamadığı 1940-1950’li yıllarda bazı illerde onlarca vaka tespit edilirken, şu anda nadiren tespiti yapılıyor. Ülkemizde hastalığı taşıyabilen sivrisinek türleri bulunmakla birlikte belediyeler, özel ilaçlama firmaları ve Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan ilaçlama ve sivrisinek mücadele çalışmaları sayesinde hastalığın bulaşma riski ülkemiz için çok az.”
‘TURİSTİK AMAÇLA YURT DIŞINA GİDENLERDE TESPİT EDİLDİ’
Prof. Dr. Hüseyin Çetin, virüs taşıyan sivrisineklerin Türkiye’de hastalık taşıyıp taşımadığı ve hastalıkların kaynaklarına da değinerek, “Şimdiye kadar Türkiye’de Asya kaplan sivrisineği tarafından bulaştırılan Dank ateşi, Sarıhumma, Çikungunya ve Zika Virüsü’nün yerli bulaşmasından kaynaklanan hiçbir insan enfeksiyonu belgelenmedi. Yurt dışına turistik amaçla veya çalışma amacıyla gidip ülkemize geri dönmüş bazı kişilerde bu hastalıkların bir kısmının tespit edildiği bildirilmiştir” ifadelerini kullandı.