İngiliz annenin hukuk mücadelesi! Kızını kaybetti her yerde oyuncağını arıyor

İngiliz annesi ile birlikte İngiltere’de yaşayan 26 yaşındaki Ayşe Rhıannon Vural Türkiye’yi çok seviyordu. 2020 yılında hem Türkçe öğrenmek için hem de çalışmak için 1 aylığına Türkiye’ye gelen Ayşe Rhıannon Vural, dönmesine 2 gün kala evinde silahla başından vurulmuş halde bulundu. Olay yerine giden adli tıp doktoru kesin ölümün belirlenmesi için detaylı otopsi yapılması gerektiğini belirtti. Ölümü şüpheli bulan savcılık soruşturma başlattı.

TAKİPSİZLİK VERİLDİ

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma iki yıl sürdü. İki yılın sonunda Ayşe’nin intihar ettiğine karar verilerek dosyaya takipsizlik kararı verildi. Kararda Ayşe’nin intihar notu bıraktığı, yapılan incelemede yazının Ayşe’ye ait olduğunun tespit edildiği ve elinde barut izine rastlanıldığı belirtildi.

İNTİHAR NOTUNU 3 YIL SONRA ÖĞRENDİ

Verilen takipsizlik kararının ardından İngiltere’de yaşayan anne Tracie Brookes 3 yıldır adli emanette olan kızının eşyalarını almak için Türkiye’ye geldi. Türkçe bilmeyen anne Tracie Brookes, vatandaşların yardımıyla takipsizlik kararını okuyunca şok oldu. Kızının intihar mektubu yazdığını kararda öğrenen anne Brookes, kararda sadece girişi ve son kelimesi yazan notun tam halini görmek istedi. Çünkü intihar mektubun girişindeki, “Ararat çok…” kelimesi Tracie Brookes’i rahatsız etti. Anne Ararat isimli kişinin kızının o dönemki sevgilisi olduğunu söyledi. Ancak buna rağmen intihar notu, “Delil” olduğu gerekçesiyle anneye verilmedi. 

2 VALİZ EŞYA VE OYUNCAK TAVŞAN NEREDE?

Adli Emanet Bürosu’nda duran kızının eşyaları da duruşma günü olmadan anneye verilmedi. Ancak eşyaların listesi verildi. Listeyi inceleyen anne Tracie Brookes bir şok daha yaşadı. Kızının iki büyük valiz kıyafetinin listede olmadığını söyleyen anne, kızının çocukluğundan beri yanından hiç ayırmadığı oyuncak tavşanın da listede olmadığını gördü. Oyuncak tavşanın kızı için çok önemli olduğunu söyleyen anne evde olmamasının imkansız olduğunu söyleyerek hem emniyete hem de savcılığa başvurdu. Ancak her iki kurum da oyuncağın evde bulunan ve liste altına alınan eşyalar arasında olmadığını söyledi. 

“ÖLMEK İÇİN SEBEBİ YOKTU”

Kızının intihar edecek biri olmadığını söyleyen anne Tracie Brookes, “Ayşe 26 yaşındaydı. Birçok ülkeden birçok arkadaşı vardı. Herkes tarafından sevilirdi. İngiltere’de yardım etkinliklerine katılmak için 2 gün sonra dönecekti. Ne oldu da intihar etti? Silahı nasıl ve kimden aldı? Yanından ayırmadığı her yere götürdüğü oyuncak tavşanı nerede? Kızımın yaşamak için her şeyi vardı. Ölmek için bir sebebi yoktu” dedi.

“SEVGİLİSİNİN İFADESİ ALINMADI”

İntihar notunun girişinde adı yazan sevgilisi Ararat’ın ifadesinin dahi alınmadığını söyleyen Tracie Brookes, “Kızımın eski sevgilisi Ferhat ve kardeşi Mahmut kızımı tehdit ediyordu. Kızıma, ‘İstanbul’dan git. Geri dönersen seni öldürürüm’ demiş. Kızımın bu tehdide inandığını sanmıyorum. Londra’ya geldikten bir süre sonra tekrar İstanbul’a gittiğinde Mahmut ile yolda karşılaşmış. Mahmut, Ayşe’yi darp etmiş ve kaldırımda baygın bırakıp gitmiş. Ayşe karakola gidip Mahmut’u şikayet etti. İnanıyorum ki bununla ilgili de bir şey olmadı” dedi.

“HER SEFERİNDE ELİMDE BİR ŞEY OLMADAN DÖNÜYORUM”

Kızının eşyalarını ve intihar notunu göremeden İngiltere’ye dönmek zorunda kalan acılı anne, “Türkiye’deki hukuk sistemi ile ilgili hayal kırıklığından başka bir şey yaşamadım. Kızımın davası ile ilgili olarak kendilerinden hiçbir şekilde iletişim alamadım. İletişim kurmak için onları kovalamak zorunda kaldım. Her seferinde elimde hiçbir şey olmadan İngiltere’ye dönüyorum. Sadece daha fazla üzülüyorum” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir