İklim değişikliğinin daha da kötüleştirdiği sıcak hava dalgaları sayesinde Temmuz ayı tarihin en sıcak ayı olarak kayıtlara geçti. Gezegenin büyük bir kısmında Temmuz ayı sıcaklıkları tüm “normal” değerleri yıkarken yapılan yeni bir çalışma iklim krizinin bu ay rekor kıran sıcaklıkların yaşanmasında ne kadar rol oynadığını ortaya koyuyor. İklim değişti
Bu yaz Kuzey Amerika, Kuzey Afrika, Akdeniz ve Asya üzerinde oluşan ısı kubbeleri ile Kuzey Yarımküre’nin büyük bir bölümü haftalardır bunaltıcı sıcaklarla boğuşuyor. Dünya Meteoroloji Örgütü’nün ön verilerine göre Temmuz ayının ilk haftası muhtemelen gezegenin kayıtlara geçen en sıcak haftası oldu. Son raporlar tüm ayın tarihin en sıcak ayını yaşadığımızı gösteriyor. Sıcaklıklar bu ay Kuzey Amerika’daki Ölüm Vadisinde ve kuzeybatı Çin’in bazı bölgelerinde 50 santigrat dereceyi aştı. İspanya, Fransa, Cezayir ve Tunus’un bazı bölgelerinde de tüm zamanların sıcaklık rekorları kırıldı.
Kısa süre önce yayınlanan çalışma, Temmuz ayında en şiddetli sıcakların yaşandığı Amerika Birleşik Devletleri’nin güneybatısı, Meksika’nın kuzeyi, Avrupa’nın güneyi ve Çin’in alçak bölgelerine odaklanıyor. Uluslararası bir araştırmacılar birliği olan World Weather Attribution (WWA) tarafından yürütülen çalışmaya göre, Kuzey Amerika ve Avrupa’yı etkileyen sıcak hava dalgaları iklim değişikliği olmasaydı “neredeyse imkansız” olacaktı. Çalışmaya göre iklim değişikliği etkisini en fazla Avrupa’da gösterdi; burada sıcaklıklar, iklim değişikliği olmasaydı olması gerekenden 2,5 santigrat derece daha sıcaktı.
Sıcaklıkların feci sonuçları oldu
Mevsim normallerinin çok üstünde yaşanan bu sıcaklıkların feci sonuçları oldu. Kavurucu sıcaklıklar Meksika’da 100’den fazla can aldı ve ABD-Meksika sınırından göç eden 100’den fazla insanın ölümüne neden oldu. İklim değişikliği sadece ısınmayla da alakalı değil. Son aylarda dünyanın çoğu noktasında yaşanan sel ve hortumlar da yüzlerce can aldı.
Çalışmanın yazarları gerçek dünyadaki sıcaklıkları ile Sanayi Devrimi’nden bu yana insanların neden olduğu yaklaşık 1,2 derecelik küresel ısınma olmasaydı muhtemelen ne olacağını karşılaştırdı. Dünya temiz enerjiye geçmediği sürece, iklim değişikliğiyle birlikte sıcak hava dalgalarının daha sık ve yoğun yaşanmaya devam edeceği tahmin ediliyor. Araştırmaya göre, küresel ısınma sanayi öncesi dönemin 2 derece üzerine çıkarsa, Temmuz ayında dünyanın gördüğü gibi sıcak hava dalgaları birkaç yılda bir gerçekleşebilir.
Bilim insanları, mevcut yaz sıcaklıkların uç noktalara ulaşmış olduğunu söylese de bunun hızlı bir şekilde yeni bir norm haline gelebileceğinden endişeleniyor. Çalışmanın yazarlarından olan Friederike Otto’ya göre fosil yakıtları yakmaya devam edersek gelecekteki en “serin” yaz, an itibariyle yaşadığımız yaz olabilir.