GÜLDEN ÇOKTAN İstanbul – Müzenin, restore edilerek yeniden açılması için Heybeliada’da yaşayan Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni Nihan Aydar, Change.org üzerinden imza kampanyası başlattı. İki yılda 18 bin 200 imza toplandı. Restorasyonun başlatılması için hiçbir engelin olmadığını söyleyen Aydar, “Evin müze olamaması, resmî prosedür engeline takılmasından kaynaklanıyor. Buranın ‘Halk müzesi statüsünde’ yaşama güvencesiyle açılması için senelerdir çabalıyoruz.” dedi.
‘MÜZE OLMAYI HAK EDİYOR’
Evin mülkiyetinin Vakıflar Genel Müdürlüğü’nde olduğunu söyleyen Aydar, şunları söyledi:
“Hüseyin Rahmi Gürpınar Heybeliada’nın sembolü, edebiyatımız için çok kıymetli. Eserleri okundukça, anıldıkça sonsuza dek yaşayacak. Buranın ‘Halk müzesi statüsünde’ yaşama güvencesiyle açılması için senelerdir çabalıyoruz. İmza kampanyasında 18 bin 200 kişiye ulaştık. Dijital imzaların yanı sıra ıslak imzalar da toplandı. Tüm bu imzalar tarafımdan yetkili devlet kurumlarına güncellenerek dilekçelerle belge niteliğinde yollanıyor. Evin açılmaya hazır hâle gelmesi için restorasyon çalışmalarının bir an önce başlatılmasını talep ediyoruz. Evin hak ettiği değeri ve özeni göreceği şekilde bir müze olarak okurlarıyla, sevenleriyle, halkla buluşmasını talep ediyoruz. Gürpınar’ın hatırası bunu hak ediyor. Bu müstesna kültür mirası nesilden nesile aktarılmalı.”
HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR’IN HAYATI
Hüseyin Rahmi Gürpınar, Türk yazar, öğretmen, gazeteci ve siyasetçidir. 1864 yılında İstanbul’da doğdu ve 1944 yılında aynı şehirde hayatını kaybetti. Gürpınar, Türk edebiyatında roman, hikâye, tiyatro oyunu ve deneme türlerinde eserler veren önemli bir yazardır.
Gürpınar, ilk ve ortaöğrenimini İstanbul’da tamamladıktan sonra, eğitimine Fransa’da devam etti. Paris’te bulunduğu dönemde edebiyatla daha yakından ilgilenmeye başladı ve bu süre zarfında pek çok edebi eser okudu. Türkiye’ye döndükten sonra öğretmenlik ve gazetecilik yapmaya başladı. Edebiyatla uğraşmaya devam etti ve döneminin önemli edebi dergilerinde yazılar kaleme aldı.
Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın edebi kariyeri, özellikle romanlarıyla büyük bir ivme kazandı. Toplumsal hayatın çeşitli kesitlerini ve insan ilişkilerini ele alan eserleri, döneminin Türk toplumunda büyük ilgi gördü. Gürpınar’ın eserlerinde sıklıkla aşk, evlilik, toplumsal değerler, eğitim ve modernleşme gibi temalar işlenir. Türk edebiyatındaki realizm akımının etkisiyle gerçekçi bir üslup kullanmıştır.
Gürpınar’ın en tanınmış eserlerinden bazıları şunlardır: “Çalıkuşu”, “Gulyabani”, “Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç”, “İffet”, “Akif Bey”, “Kanlı Bıçak”, “Ateşten Gömlek” ve “Miskinler Tekkesi”. Bu eserlerinde genellikle Osmanlı toplumunun çeşitli kesimlerinden karakterleri ve onların yaşadığı olayları anlatır.
Hüseyin Rahmi Gürpınar, edebiyatın yanı sıra siyasete de ilgi duydu. Bir süre Belediye Meclisi üyeliği yaptı ve siyasi yazılar kaleme aldı. Aynı zamanda kadın hakları ve eğitimi gibi konularda da aktif olarak çalıştı.
Gürpınar’ın eserleri Türk edebiyatının önemli bir parçası olarak kabul edilir ve bugün hâlâ okunan ve incelenen önemli yazarlardan biridir. Eserlerindeki toplumsal eleştiriler ve psikolojik derinlik, onun edebi mirasını günümüzde de etkileyici kılmaktadır. Hüseyin Rahmi Gürpınar, Türk edebiyatının önemli isimlerinden biri olarak anılır ve eserleri Türk edebiyatının klasikleri arasında yer alır.