Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve “asrın felaketi” olarak nitelendirilen depremlerin üzerinden günler geçti.
Saatler ilerlemesine rağmen, enkaz altından canlı bedenlerin çıkarıldığına dair haberler peş peşe geldi.
Depremden etkilenen Hatay’ın Antakya ilçesindeki arama kurtarma çalışmalarına katılan İngiltere Uluslararası Arama ve Kurtarma Ekibi’nden (ISAR) Doktor Malcolm Russell, depremzedelerin saatler süren direnişinin arka planını anlattı.
“Hikayeler gerçekten inanılmaz”
Al Jazeera’ye konuşan Russell, depremden sağ çıkmanın ve günlerce enkaz altında kalmanın “şans ve suya erişimi” gerektirdiğini söyledi:
Ana sorun su eksikliği ve sıvı kaybı. Bu hikayeler gerçekten inanılmaz. İnsanların olağanüstü bir süre hayatta kalabildiklerini biliyoruz.
‘Hayatta kalınabilir boşluk’ vurgusu
İnsanların deprem durumunda bir dereceye kadar şansa ihtiyaçları olduğunu belirten Russell, görüşlerini aktardı:
Bir bölgeye gelmeleri gerekir. Biz buna hayatta kalınabilir bir boşluk diyoruz. Bu boşluk büyük olmayabilir, ancak fiziksel olarak ezilmeyecekleri bir yer olmalı. Dolayısıyla bundan sonraki mesele fizyolojiyle ilgili.
Duygusal dayanıklılık, esneklik, umutlu olmak…
İngiliz yetkili, duygusal dayanıklılığın, “inanılmaz” derecede esnekliğin ve umudu korumanın enkaz altında sağ kalmanın anahtarları olduğunun altını çizdi ve ekledi:
Ve çoğu durumda, gürültü yapmaya devam etme duygusuna sahip olmak. Çünkü gürültü, moloz yığınının içinden geçebiliyor. Biz de bunu dinlemek için hassas ekipman kullanıyoruz.