ANKARA Milliyet – CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün partisinin TBMM Grup toplantısında konuştu. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, “Hiçbir CHP’linin umutsuzluğa kapılma hakkı da yoktur, yetkisi de yoktur” dedi. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satır başları özetle şöyle:
NEREDE BU PARALAR?: Pek çok depremzedeye elektrik faturaları, doğal gaz faturaları gelmeye başladı. Türkiye Tek Yürek Kampanyası açıldı. Taahhüt edilen para 115 milyar 146 milyon 528 bin lira. Acı olanı şu; 115 milyar liranın 74 milyar lirası yatırılıyor, 41 milyar lirası ise hiç yatırılmadı. Kim bu parayı ödemeyenler. Nerede bu paralar?
CAN ATALAY ÇAĞRISI: Tutuklu bir arkadaşımız var. Can Atalay. Seçimi kazandı. Mazbatasını da aldı. Ama parlamentoya gelip yemin edemiyor. Anayasa’ya aykırı, Meclis İçtüzüğü’ne aykırı, demokrasiye aykırı.
DAVA AÇACAĞIM: Bir gazete nasıl olur da 3 milyon liraya yakın bir reklamı verir, Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı seçilmesin diye. Yeni Şafak gazetesinden söz ediyorum. 3 milyon lira parayı nereden buldun? Hazine ve Maliye Bakanı’na çağrı yapıyorum. Dürüst bir insansan, o 3 milyon lira parayı nereden buldu ve nasıl harcamalar yaptı, inceleyeceksin. Bir gazete böyle bir şey yapabilir mi? Dava açacağım.
İSTANBUL GÖNDERMESİ: İstanbul bizim için de Türkiye için de dünya için de önemli bir merkez. Erdoğan boşuna söylemiyordu, “İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi kaybeder” diye. Ne olursa olsun hâlâ “Ben İstanbul’u nasıl alabilirim, İstanbul’un rantından nasıl faydalanabilirim” arayışı içinde.
ASGARİ ÜCRETE TEPKİ: Asgari ücret açıklandı. Beni şaşırtan Türk-İş Başkanı’nın buna hiç itiraz etmemesi. Bir işçinin çalışma yaşam maliyeti 13 bin 439 lira olacak ve siz buna itiraz etmeyeceksiniz. Bu doğru değil. İşçinin hakkını ve hukukunu korumak sendikanın görevidir. Makulu nedir, 15 bin lira civarında bir şey verirsiniz.
BEKA SORUNU VAR: Son cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’a oy veren vatandaşlarıma seslenmek istiyorum. Türkiye’nin gerçek anlamda beka sorunu vardır. Bir; eğer devleti yöneten bir kişi, mal varlığı dolayısıyla kendisine yönelik eleştirilere tek cümle dahi kuramıyorsa o kişi teslim alınmış kişidir. Ve o kişi eğer devletin en tepesindeyse Türkiye için bir beka sorunu. Eğer bir devleti siz uluslararası tefecilere ve onların yandaşlarına onların siyasi aktörlerine Türkiye’yi teslim etmişseniz bir beka sorunumuz var demektir. Erdoğan döneminde her ay ödenen faiz 2 milyar 222 milyon 770 bin 872 dolar.
YARGI İRADESİ SATILDI: Üç; Türkiye’nin iradesi satıldı. İstanbul’da bir cinayet işlendi, Kaşıkcı cinayeti. Eğer bu ülke bağımsızsa ve bu ülke gerçekten saygın bir ülkeyse davanın burada görülmesi gerekirdi.Para için Türkiye’nin iradesi satıldı. Yargının iradesi satıldı.
SINIR KALMADI: Seni kullandılar. Suriye’ye soktular. Milyonlarca Suriyeli geldi. Yetmedi, Afganlılar geldi. Sınır diye bir şey kalmadı. Kapı diye bir şey yok. Demografik yapımız değişiyor. Türkçe dahi bilmeyen kişiye vatandaşlık veriyorsunuz. Para için ya. Bu gelip oy kullanıyor.
FAİZ TEPKİSİ: Uluslararası tefeciler var. Onlar Türkiye’ye para vermiyorlar. Faiz düşük diyorlar. “Faizi yükselteceksin.” Tükürdüğünü nasıl yalayacak. Dediler ki “Sen yapma, sana bir tane Hazine ve Maliye Bakanı bulalım, Merkez Bankası’nı da buluruz, Amerika’da var bu işleri yapan, onu da getiriz, faizleri artırsın, biz parayı getirelim. Dolar bazında yüzde 40 olmazsa parayı getirmeyiz.” Elinizi vicdanınıza koyun, dünyada hangi devlet dolar bazında yüzde 40 faiz verir. Verecektir, göreceksiniz. İşte bu beka sorunudur.
GÖNDERECEĞİZ: Bu Düyun-ı Umûyiye hükümetini ne yapıp yapıp göndereceğiz. Hiçbirimizin, hiçbir CHP’linin umutsuzluğa kapılma hakkı da yoktur, yetkisi de yoktur. Hiçbirimiz umutsuzluğa kapılmayacağız. En zor koşullarda Türkiye’yi aydınlığa çıkarmak bizim görevimizdir, tarihin bize yüklediği bir görevdir. Açık ve net söylüyorum, değil altılı masa Türkiye’nin aydınlığa çıkması için gerekirse 16’lı masa kuracağım. Yeter ki Türkiye’yi aydınlığa çıkaralım. Bu Düyûn-ı Umûmi’ye kabinesini mutlaka göndereceğiz. Bunun onuru 25 milyon kişiye ait olacak.