Fransa’nın en genç Başbakanı Gabriel Attal 34 yaşında göreve başladı.
Atlantik’in öte yakasında ise ABD Başkanı Biden’in doğum günü pastasındaki 81 mumu üflerken çekilmiş fotoğrafları mizah konusu oldu.
Bu yıl yeniden seçilirse 85 yaşına kadar Beyaz Saray’da kalacak.
Biden değil de Trump seçilirse o da Beyaz Saray’a ikinci kez girerken 80’lik olacak. Taze umut rüzgarları estiren genç liderler mi, yoksa onlarca yıllık deneyimleri damıtmış ak saçlılar mı?
Ya da “ara yaşlar” daha iyi seçenek mi?
KÜÇÜK “BEN”
ABD’nin “gerokratlarına (yaşlı yöneticilerine)” karşın Fransa’nın yeni Başbakanı “bebek” olarak görülmekte. Aslında dünya tarihi daha genç yaşta devlet yönetimine gelenleri yazar.
Örneğin…
En genç Başbakan 1783 İngiltere’sinde henüz 24 yaşındayken göreve getirilen ve “Genç Pitt” diye anılan William Pitt’ti. İngiltere’yi ölene kadar yönetti. Başarılı oldu.
“Birlik Yasası” onun döneminde çıkarıldı.
……………………
Fransa’ya dönelim…
34 yaşındaki Attal “bebek Macron” olarak tanımlanıyor. Cumhurbaşkanı Macron 62 yaşındaki kadın Başbakan Elisabeth Borne’yi görevden alarak onu göreve getirdi.
Attal, Macron’un “mini-me”si mi? (küçük ben), Artık 46 yaşında olan Cumhurbaşkanı Macron henüz 39 yaşındayken Cumhurbaşkanı seçildiğinde Fransa tarihinin en genç Başkanı’ydı. Eskidi.
Artık… Aşırı sağın yükselişine karşı genç ve umut veren bir rüzgar estirmek istemiş olmalı.
Bu arada “ilkler” bağlamında en genç Başbakan Attal’ın “eşcinsel” olduğunu açıklayan ilk Fransa Başbakanı olduğunu da belirteyim.
İrlanda’nın 38 yaşında Başbakanlığa getirilen ve bu cinsel tercihini saklamayan iddialı siyasetçisi Leo Varadkar da “ilk eşcinsel” Taoiseach’dır. (İrlanda lehçesinde Başbakan kelimesinin karşılığı.)
Varadkar, Dünya tarihinde eşcinsel olduğunu açıklayan 4’üncü hükümet Başkanıydı.
……………………
Demokrasilerde yaşlarının 3 katı politikacılar tarafından yönetilen 30 yaşın altındaki pek çok seçmen taze kana ve yeni fikirlere aç.
“Karar alma süreçlerinde temsil edilmediklerini” düşünüyorlar. Politikadan giderek soğuyorlar.
Kamuoyu araştırmaları politika kadrolarının gençlerin yenilikçiliği, motivasyonu, yaratıcılığı ve sarsılmaz iyimserliği ile “aşılanması” gerektiğini gösteriyor.
Bir siyasi parti adayı olmaksızın kendi siyasi hareketini başlatarak adeta sıfırdan Cumhurbaşkanı seçilen Macron’un Attal ile “usta işi bir hamle yaptığı” söylenebilir.
KAPTAN KÖŞKÜNDEKİ GENÇLER
Butan Kralı Khesar 26 yaşında tahta çıkmıştı.
Katar Emiri Tamim bin Hamad Al Thani henüz 33 yaşındayken Emirlik tahtına oturmuştu.
Gürcistan Başbakanı Garibashvili 39 yaşında Başbakan oldu.
Kosova’nın ikinci kadın Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani 38 yaşında görece başladı.
Kuzey Kore’nin otokratı Kim Jong-Un 27 yaşındayken göreve başlamıştı.
Şili Başkanı Gabriel Boric 35 yaşında Cumhurbaşkanı seçildi. Kaptan köşkünde daha çok sayıda lider var.
FATİH VE GENÇ OSMAN
Elbette Osmanlı’da genç Padişah simgesi Fatih Sultan Mehmed’dir. Bu büyük devlet adamı İstanbul’u fethederek
ortaçağı noktalayıp yeniçağı başlattığında henüz 21 yaşındaydı.
Osmanlı’da, Genç Osman için bir kaç satır. 1604’te dünyaya geldi. İyi eğitim aldı. Latince, Yunanca ve İtalyanca bildiğinden bahsedilir. Tahta henüz 13 yaşındayken çıktı.
Ordusunun başında Hotin kentinin kapısına dayandığında henüz 17 yaşındaydı. Kuşatma başarısız oldu. Ama Leh elçileri gelerek “barış” istediler. “Hotin anlaşması” imzalandı. Gene de Genç Osman Leh şımarıklığını önlenmişti. Genç Osman bu kuşatmada yeni çerinin artık “dejenere olduğunu” gördü. Kafasında reformlar vardı.
Şöyle ki:
■ Osmanlı Devleti Başkentini
Bursa’ya taşımak. ■ Yeniçeri ve Sipahi
ocaklarını kapatarak Anadolu, Suriye ve Mısır Türklerinden oluşan bir ordu kurmak. ■ Dönme ve Devşirmeleri devlet kurumlarından çıkarıp Türkleri getirmek. ■ Padişah ve yakınlarının yalnızca Türk ailelerinden kız almaları kuralını koymak. ■ Gösterişli kaftan ve kavuklar yerine sade giysiler, sade yaşam. ■ Kanuni ve Fatih’in yasalarını yeni koşullara göre düzenlemek.
Genç Osman’ın Araplaşan devleti ve yozlaşan orduyu yeniden inşa için Halep, Şam, Erzurum ve Mısır valilerine “asker toplama emri” sızınca yeniçeriler
kazan kaldırdı.
Genç Osman tahttan indirildi.
Boğularak öldürüldü.
Kulağı kesilerek, tahta oturtulan I. Mustafa’nın annesine sunuldu.
………………..
Yakın tarihe gelelim.
Yüce Atatürk’ümüz Cumhurbaşkanı seçildiğinde 42 yaşındaydı.
İlk Başbakan olarak göreve başladığında ise İsmet İnönü ise ilk Başbakan olarak 39 yaşında göreve başladı.Merhum Süleyman Demirel 38 yaşında Başbakan oldu. Merhum Bülent Ecevit ise 42 yaşında.
ARA YAŞLAR
Suikastla yaşamını yitiren ABD Başkanı John F. Kennedy Beyaz Saray’a adım attığında 43 yaşındaydı.
Tony Blair ile David Cameron da İngiltere Başbakanı olduklarında 43 yaşındaydılar.
Şimdiki Birleşik Krallık Başbakanı Sunak da 43 yaşında. Yoksa “43, demokrasilerde yönetime gelmek için ideal yaş mı?”
Britanya siyasi liderleri hakkında kitaplar yazan Steve Richards “bir enerji havası estirmek için 43’lü yaşların iyi olduğu” görüşünde. Ama “hükümet tecrübesiyle 10 yaş daha büyük olmalarının tercih edilmesi gerekir” diye etkiliyor. Örneğin…
“Demir Leydi” diye anılan Margaret Thatcher’in “53 yaşında Başbakanlığa geldiği için şanslı olduğunu” vurguluyor.
…………………..
Öte yandan… Amerikan Anayasa’sı “Başkan seçilmek için 35 yaş yukarısında olmak” şartını dayatmakta. Belki de bu nedenle Başkanlık yarışına soyunanların yaşlılık -genellikle- ileride oluyor. Trump ve Biden’in yarışmasına “Gerontokratların savaşı” adı veriliyor.
53 YAŞ İDEAL Mİ?
Margaret Thatcher Birleşik Krallık’ta en uzun süre başbakanlık yapan kişi ve ülkenin ilk kadın başbakanı. Yakın tarihte ülkeyi en çok etkileyen kişilerden oldu. Uyguladığı politikalar nedeniyle hem büyük destek gördü, hem de ciddi bir muhalefetle karşılaştı.
HAYAL KIRIKLIĞI
Gelişmiş dünyadaki liderler -en azından kısmen- ulusal moraldeki uzun vadeli bozulmanın kurbanları. Son 30 yılda Amerika ve Avrupa’da kutuplaşma keskinleşti.
Avrupa’daki aşırı partilerin oy oranı -neredeyse- sıfırdan yüzde 25’e çıktı.
Kendilerini “şımarık küresel seçkinlere karşı sıradan halkın savunucusu” olarak sunan aşırı sağ, kazanımlarını arttırıyor.
Dijitalleştirilmiş bir siyaset arenasında yüz binlerce belki milyonlarca trol hesapla kirli siyaset mücadelesi yapmak istemeyen yetenekliler, partilerden uzaklaşmakta.
Meydan popülistlere kalıyor.
Ayrıca… Toplumlar liberal/kapitalist sitemin herkes için fırsat yaratabileceğine
olan inancını yitirmekte. Seçmen yıllardır devam eden bu kronik inanç kaybını giderecek yeni düzenlemeler istiyor.
Gözü popülist aşırı partilere kayıyor.
…………………..
Independent, Voicefe of America, Financial Times (Miranda Green), Busines İnsider ve webtekno’dan yararlandım.