Spor Toto Süper Lig’in 21’inci haftasında Beşiktaş, Alanyaspor’u 3-0’lık skorla mağlup etti. Siyah-beyazlıların farklı galibiyetinin ardından spor yazarları değerlendirmelerde bulundu. Milliyet Gazetesi yazarlarından Attila Gökçe, Gedson Fernandes hakkında dikkat çeken ifadeler kullandı.
İşte Beşiktaş – Alanyaspor maçının ardından yapılan değerlendirmeler…
ASLININ AYNISI: BEŞİKTAŞ / ATTİLA GÖKÇE
Baştan sona ilgiyle, merakla, zevkle, keyifle, coşku ve heyecanla… Eh zaman zaman biraz da konuk takımın denemeleriyle ile güzel bir maç izledik.
Takımlar vardı…
Bireysel beceriler vardı. Yıldızlar ve emekçiler vardı. Pozisyonlar ve goller vardı.
Zengin tablonun içinde hem ses hem de görüntü ile Beşiktaş taraftarı vardı.
Ghezzal, Josef sakat… Rosier, Redmond ve Saiss cezalı. Ne gam… Gedson Fernandes, Salih, Dele Alli, Tayfur, Masuaku… Aboubakar ve ille de Cenk Tosun!.. Onlar vardı. Beşiktaş kendiydi aslıydı. Beşiktaş’tı.
Alanyaspor da az değildi ha… Efecan ve Ahmed Hassan’la iki gol fırsatı yakalayıp topu şutladılar ama, onca oyuncunun en başında ikisini de kurtaran Mert vardı.
Hepsine alkışlar. İki takıma da teşekkürler.
Tempo düşmedi. İkili mücadeleler ayakta izlendi. Atılan gollerin iki misli kaçanlar vardı.
Bu maç Aboubakar’ın maçıydı. Adeta baba ocağı gibi adeta gurbetten dönen evlat gibiydi Kamerunlu. Cenk Tosun’la ikisini alkışladı taraftar.. Takımın bütününü bağrına bastı.
Maç başlar başlamaz Beşiktaş rakip yarı alana yerleşti, rakip ceza alanına girip çıkmaya başladı. Oyunu Alanyaspor kalecisi Runnarson’un önünde gol kaçırma gösterisine çevirdi adeta.. 20’de Cenk Tosun, İzlandalı kalecinin müdahalesiyle penaltıyı kazanıp sağıyla öne geçirdi Beşiktaş’ı. 50’de yine Cenk, sahanın en iyisi Gedson’un asistiyle bu defa sol ayağını devreye soktu.
Peki bu skor yeter miydi? Hayır!.. Gelen konuk, skoru sineye çekecek takım değildi. Alanyasporlu futbolcular pas arası yaparak, ikili mücadelelerden top sökerek bazen de sahipsiz topları kaparak hızlı geçiş oyunları sergilediler. Ancak Beşiktaş orta alanında Gedson’un dalgakıran örneği bu kontraları karşılama ve oyunu yeniden kurma becerisi vardı. Dahası, Beşiktaş savunması da çok çabuk toparlanıp baskına müdahil oluyordu. Yine de arada sızanlar vardı. Efecan ve Ahmed Hassan gibi… Dedik ya, onları da Mert kaptı.
Usta oyuncular mı? Öncelikle Gedson, Masuaku, Aboubakar, sonra da Dele Alli… Gedson ayak basmadık yer bırakmadı. Cenk’in attığı goldeki asisti ayakta alkışı hak etti.
Masuaku, koşuları, ikili mücadelelerdeki becerileri hücuma katkısı, isabetli uzun toplarıyla oyunu adeta cilaladı. Aboubakar, dönüşüyle oyun kalitesini iki tık yukarı aldı. Savunmanın önüne kadar koşup topu alarak oyun kurgusunda yer alıyor, doğru oyunla hem Cenk’e ve Muleka’ya yardım ediyor hem de rakip savunmacıları oldukları yerde tutarak geriden oyun kurmalarını engelliyordu.
Ve Dele Alli… Dünkü maç tam anlamıyla kabuğundan çıkıp oyuna katılma maçıydı. Baştan sona sakin, yumuşak ve akıllı oyunuyla seviyesi giderek yükselen bir performans sergiledi.. Üçüncü golde de kalitesini gösterdi. Artık bu maçtan sonra “kendini bulmuş” bir Dele Alli izleyebilir miyiz? Takımın başında Şenol Güneş varsa, evet.
Golleri alkışlayalım, oyuna selam duralım ama oyunun en güzel anını da bir kenara not edelim: Emektar evlat Necip’in direkten dönen topunu!
Daha ne olsun? Beşiktaş’a kutlu olsun!
KARTAL VİTESİ BEŞE TAKTI / BİLAL MEŞE
FIFA kokartlı Yaşar Kemal Uğurlu’dan başlamak istiyorum, çünkü bazen benim de sabrım taşıyor! Yahuuu faullerin bir tanesini doğru çalsan dişimi kıracağım, üstelik pozisyonların içindesin!
Hangisini saysak, bir numara Aboubakar’a yay üzerinde Fer tarafından yapılan faul, burnunun dibinde, üstelik kritik bir noktada, yarım penaltı! Cavaleiro’ya yapılan harekete faul çaldın değil mi, Aboubakar’a yapılanın adeta fotokopisi gibi, ona niye yok! Hele Gedson’un topu rakibinden söküşüne faul çaldın, hadi oradan! Masuaku, Candeias mücadelesine beyaz noktayı gösterdin, öyle penaltı falan yok, iyi ki VAR devreye girdi de seni kurtardı!
Neyse dönelim maça, Beşiktaş’ta üç cezalı sarıdan, biri kırmızıdan, Souza ve Ghezzal ise sakatlıktan yoktu. Bu handikapa karşın, Güneş hocanın sahaya sürdüğü onbir, belki Dele Alli nedeniyle eleştirilebilir. Ancak unutmayalım ki Güneş bu kadroyla yola devam edecek, her kötü performansı kızağa çekmeye kalksa, takım çıkaramaz! Kaldı ki Dele Alli’nin kumaşını biliyoruz, özgüven duygusunu kaybeden bir oyuncunun öne çıkması zordur. Ne var ki Alli, ilk yarıda müthiş bir oyun ortaya koyarken, ikinci yarıda da farkı üçe çıkaran gole imzasını attı, Güneş hocanın da yüzünü kara çıkarmadı.
Bu oyunda kazanma arzusu, hırs, tempo birçok olumsuzluğu ortadan kaldırır, biliyoruz. Tribünlerin pozitif enerjisi sahaya müthiş yansıdı, Kartal tempoyu yükseltti, baskıyı da üst seviyeye çıkardı.
Bu tip temposu yüksek oyunlarda savunmanızda önlemleri iyi alamıyorsanız, kalenizde tehlikeler yaşayabilirsiniz. Örneğin, Efecan ve Hassan’ın iki net gol pozisyonunda Mert müthiş başarılıydı. Oyunun kontrolü Kartal’ın elindeydi ama bu iki pozisyona hangi pencereden bakacağız?
Hakemin bu yarıda tek doğru kararı Cenk Tosun’un düşürülmesine çaldığı penaltıdır, diğerleri çöpe! Cenk Tosun, penaltıyı gole çevirirken, kaçırdıkları da yok değil, olsun canı sağolsun, gemisini kurtaran kaptan oldu.
Forvetlerin kaderidir, bazen en basitini kaçırırsınız, bazen de en zoru gole çevirirsiniz. Gedson’un harika ara pasına savunmanın arasından sıyrılan Cenk soluyla müthiş vurdu, farkı ikiye taşıdı. 59’da Alanyaspor’un savunma hatasından iyi yararlanan Dele Alli, düşerken topa dokundu, meşin yuvarlak çizgiyi geçti, fark üçe çıktı.
Valla, kaleci Mert’e helal olsun ikinci yarıda da tehlikelere tecrübesiyle set çekti, maşallah nazır değmesin! Güneş hocam, şu savunmacıları bir uyarsan, ofansa çıkarken, arkayı boş bırakmasınlar, baksanıza Mert kurtarmaktan yoruldu. Necip’in bir şutunun da direkten döndüğünü de anımsatalım.
Evet, Kartal gaza bastı, vitesi 5’e taktı, zirveye gözünü dikti, firesiz yoluna devam ediyor, savaşıyor, kazanıyor, eksiklerine karşın, alkışı da hak ediyor.
BEŞİKTAŞ ÇOK FARKLI / TOLGA ERSARI
Şenol Güneş’in gelişiyle adeta çehre değiştiren Beşiktaş, Alanyaspor karşısında da üç puana ulaşan taraf oldu. Böylece siyah- beyazlılar, galibiyet serilerini beş maça çıkarttılar.
Maçın başlamasıyla birlikte oyun anlamında rakiplerine büyük bir üstünlük kuran Beşiktaşlı futbolcular; hırslarını, isteklerini, iştahlarını karşılaşma boyunca sahaya yansıttılar.
Aboubakar transferinin siyah- beyazlıları ne kadar olumlu etkilediği bu mücadelede net olarak görüldü. Cenk Tosun ile birbirlerini çok iyi tanımaları ve mükemmel derecedeki uyumları, Beşiktaş için çok büyük bir avantaj. Nitekim bunu sahada açık bir şekilde izledik.
Şenol Güneş’le birlikte büyük atılım yapan Cenk Tosun, Alanyaspor karşılaşmasına da damga vurdu. Attığı iki golün dışında oyunun her anında etkisini bariz bir şekilde gösterdi. İkinci golü ise her açıdan şapka çıkartılacak bir goldü.
Bununla birlikte Alanyaspor karşısındaki güzel futbol ve farklı galibiyetin başmimarı orta saha idi. Salih Uçan çok iyi mücadele etti. Gedson Fernandes ise yine herkesi kendisine hayran bıraktırdı. O da Şenol Güneş’in gelişiyle çehre değiştirenlerden. Bu karşılaşmada da sahaya kalitesini net olarak yansıttı. Cenk Tosun’un ikinci golünde yaptığı asist ise tam bir usta işiydi.
Şenol Güneş’in elinin değdiği bir diğer futbolcu da Dele Alli. İngiliz futbolcunun kalitesine inanan Şenol Güneş; onu kazanmak, başka bir deyişle onu futbola kazandırmak için uğraşıyor. Nitekim Dele Alli’deki olumlu değişimi açık bir şekilde izledik. Oyunda kaldığı süre boyunca çok mücadele etti, çok istedi ve takımının oyununa önemli katkı sağladı. Kazandığı toplarla dikkat çeken Dele Alli’nin başarılı mücadelesini bir de golle süslemesi, kendisi için çok büyük bir moral oldu. Dele Alli, Şenol Güneş’in kendisine uzattığı eli tutmaya devam ederse performansını daha da arttırıp o tanıdığımız haline geri dönebilir.
Maçın geneline baktığımızda Beşiktaşlı futbolcuların başarılı bir şekilde mücadele edip görevlerini yerlerine getirdiklerini söyleyebiliriz. Bu anlamda Muleka, nispeten arkadaşlarının gerisinde kaldı.
Beşiktaş’ın güzel futbolunu övmekle beraber Alanyaspor’un net gol pozisyonları yakaladığını ve bunların dördünü kaleci Mert Günok’un kurtardığını da unutmamak gerekiyor. Mert’in özellikle maç 0-0 iken kurtardığı Efecan’ın pozisyonu, çok kritik bir anlam ifade ediyor. Çünkü o pozisyon gol olsaydı maçın hikayesi daha farklı gelişebilirdi.
Alanyaspor’da Farioli, belli bir oyun planında ısrar ediyor ve oyunun gidişatı ile skor ne olursa olsun bundan taviz vermiyor. Oysa iyi top yapan takımlar karşısında alternatif bir oyun planı olmalı. Beşiktaş karşısında yedikleri üçüncü gol, bu konuda çok bariz bir örnek oldu. Fakat Farioli’nin sisteminde herhangi bir değişikliğe gideceğini sanmıyorum.
Sonuç olarak Beşiktaş, eksik kadrosuna rağmen Alanyaspor karşısında güzel bir futbolla önemli bir üç puan elde etti. Oyuncuların inanmışlıkları ve kenetlenmişlikleri ile taraftarların onlara sahip çıkmaları ve verdikleri müthiş destek, gecenin öne çıkan diğer noktalarıydı. Fakat siyah- beyazlılar açısından rakibin bulduğu net pozisyonlar dikkatlerden kaçmamalı. Şenol Güneş’in odaklanması gereken en önemli konu bu!