‘Fenerbahçe’ye ebedi muvaffakiyetler dilerim’

Fenerbahçe, 115 yıllık tarihi boyunca her zaman bir spor kulübünden çok daha fazlası olmuş, Osmanlı Devleti döneminde de Türkiye Cumhuriyeti döneminde de ülke meseleleri, sosyal konular ve çalışmalarda hep önde gelen kulüp olarak alkış almıştır.
Özellikle milli mücadele yıllarında İstanbul’dan Anadolu’ya cephane kaçıran, işgalci ülkelerin takımlarıyla maçlar yaparak kazandığı zaferlerle halkına ve Anadolu’ya moral veren bir kulüp olarak çok sevilmiştir. Cumhuriyetimizin 100. yılında stadına ‘Atatürk’ ismini vermek için çalışmalara başlayan sarı-lacivertliler, tarihi bir görevi yerine getirmek istiyor.
Tarihin sayfalarına baktığımızda da o günlerde Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ile Fenerbahçe’nin yollarının nasıl kesiştiği, tarih boyunca her zaman yakın ilişkiler kurulduğu ve günümüze kadar da Atatürk’ün izinden gidildiği görülmektedir. Fenerbahçe’nin kuruluş tarihi olarak benimsenen 3 Mayıs 1907 günü de işte Atatürk’e olan bağlılık ve sadakatten gelmektedir. 3 Mayıs 1918’de o dönem Ordu Komutanı olan Mustafa Kemal Atatürk, ilk kez Fenerbahçe’yi ziyaret etmiş, anı defterine milli mücadele döneminde kazanılan başarılar için bir teşekkür yazısı yazmıştır. Bugünden itibaren de Fenerbahçe’nin önünde artık çok büyük bir misyon oluşmuştur. Çünkü 3 Mayıs 1918 tarihinde Ulu Önder Atatürk’ün kaleminden şu satırlar sarı-lacivertli kulübün sönmeyecek ışığını yakmıştır: “Fenerbahçe Kulübü’nün her tarafa mazhar-i takdir olmuş bulunan asari mesaisini işitmiş ve bu kulübü ziyaret ve erbab-ı himmeti tebrik etmeyi vazife edinmiştim. Bu vazifenin ifası ancak bugün müyesser olabilmiştir. Takdirat ve tebrikatımı buraya kayd ile mübahiyim.”

O gün kulüpteki ziyarette bizzat yer alan sarı-lacivertlilerin unutulmaz efsanesi Elkatipzade Mustafa Bey, Mustafa Kemal Atatürk’ün Fenerbahçelilere veda ederken son olarak, “Fenerbahçe’ye ebedi muvaffakiyetler dilerim. Allahaısmarladık” dediğini, bunun bir veda sözü değil, kendileri için ebediyete kadar sürecek bir emir olduğunu belirtmiş, Fenerbahçe’nin her daim bu sözün izinden gideceğini aktarmıştır.

İzlediği ilk futbol maçı
1 Ekim 1925 tarihi Fenerbahçe tarihinde çok özel bir yere sahiptir. Bursa’da Bursa-Ankara Muhafızgücü karma futbol takımı oluşturulmuş ve Atatürk’ün Bursa’ya ziyareti şerefine bir futbol maçı organize edilmek istenmiştir. Bursa’da dönemin Alay Komutanı tarafından Atatürk’ün Fenerbahçe’ye ilgisinden dolayı sarı-lacivertli kulübün davet edilmesi konuşulmuştur. Fenerbahçe Kulübü de bu çağrıya kayıtsız kalmamıştır. İstanbul’daki maçlar nedeniyle sarı-lacivertliler 3. takımıyla gelse de mücadele 1-1 sonuçlanmıştır. Hepsinden önemlisi bu karşılaşmayı Mustafa Kemal Atatürk, Fuat Bulca ve Dr. Rasim Ferit ile birlikte izlemiştir. Bu mücadele Ata’nın izlediği ilk futbol müsabakası olarak kayıtlara geçmiştir

1927 Yaz Balosu
Mustafa Kemal Atatürk’ün Fenerbahçe’ye olan ilgisi ve yakınlığı her zaman kendisini göstermişti. 1927 yılında Fenerbahçe Spor Kulübü, Kalamış’ta bulunan Belvü Oteli’nde bir yaz balosu düzenlemişti. Bu balo, Mustafa Kemal Atatürk’ün düşman işgalinden kurtulduktan sonra İstanbul’a yeniden gelişini kutlamak için düzenlenmiştir. Temmuz 1927’de düzenlenen baloya Ulu Önder Atatürk davet edilmiş ve davete olumlu cevap vererek katılım göstermiştir. 3. Kolordu Komutanı Naili Gökberk Paşa ile beraber baloya gelen Atatürk, Fenerbahçeli yöneticiler ve sporcularla tek tek sohbet etmiştir.

En büyük bağış
6 Haziran 1932 tarihinde Fenerbahçe’nin Kuşdili’nde bulunan lokalinde çıkan büyük yangın bugün bile sarı-lacivertli kulüpte çok üzücü bir hatıra olarak bilinir. Adeta ortada kalan kulüp ekonomik olarak da zor bir döneme girmiştir. Bu buhrandan çıkış için bir yardım kampanyası başlatılmıştır. En büyük bağış ise Mustafa Kemal Atatürk’ten gelmiştir. 20 Haziran 1932 sayılı Cumhuriyet Gazetesi’nde 1. sayfadan atılan başlıkta ve haberde, “Gazi Hazretleri Fenerbahçe’ye 500 Lira teberru ettiler” cümlesi dikkat çekmiştir.

‘Burada da 3-3 beraberiz’
Mustafa Kemal Atatürk’ün hangi takımlı olduğuyla ilgili uzun yıllar birçok konuşmalar yapılmış, kitaplar yazılmış ve yayınlar gerçekleşmiştir.
Bu konuyla alakalı en somut gerçek ise 10 Ağustos 1928 tarihinde oynanan ve 3-3 berabere biten Gazi Kupası maçıydı. Kupa maçının oynandığı gün İstanbul’da olan Atatürk akşam üstü Dolmabahçe Sarayı’nda konuklarıyla bir araya gelmişti. Atatürk Akşam Gazetesi sahibi, Sivas Milletvekili aynı zamanda Galatasaray Kulübü Başkanı Necmettin Sadak’a sohbet sırasında Gazi Kupası maçınının sonucu sormuş ve 3-3 bittiği yanıtını almıştı. Sonucu öğrenen Atatürk yanlarında bulunan Sabri Toprak ve Vasıf Çınar gibi iki Fenerbahçeli konuğuna yaklaşıp, “Zaten burada da 3-3 berabereyiz, ben de Fenerbahçeliyim” demişti. Yine aynı yıl Haziran 1928’de Dolmabahçe’deki bir başka sohbette 8 kişiyle yan yana olan Atatürk, Şükrü Saracoğlu’na bizzat Fenerbahçe’li olduğunu iletmiştir.

Şükrü Saracoğlu’nun anılarında belirttiği bu hatırasına göre Atatürk, yanlarında olan Necmeddin Sadak, Ruşen Eşref Ünaydın, Mustafa Necati, Kazım Özalp (Daha sonra Fenerbahçe üyesi oldu), Kılıç Ali ve gazeteci İsmail Müştak’ı gösterip “Bak onlar altı kişi. Fenerbahçeli olarak burada bir sen bir de ben varız. Bunlar 6-2 bize üstünler. Aman ayağımızı denk tutalım” der.

Büste kendi izin verdi
Mustafa Kemal Atatürk, 57 yıllık ömründe büstlerinin nerelere konulacağı konusunda çok hassastı. Her tarafta gösterişli bir şekilde heykellerinin konulmasına pek sıcak bakmıyor. Ancak bu konuda istisnalardan bir tanesini Fenerbahçeliler yaşadı. Fenerbahçe Kulübü’nün 1 Haziran 1934 yıldönümü bayramında stadına bir Atatürk büstü koymak için istediği izni bizzat yine Atatürk kabul etmiş ve olur vermişti. Hatta hangi büstün stada konulacağına da Atatürk bizzat kendisi karar vermişti. 1 Haziran 1934’te de yapılan tören sonrası stada büst yerleştirilmiş, Fenerbahçe bu onura erişen ilk spor kulübü olmuştur.

‘Gazi Paşa öyle arzu etti’
Fenerbahçe Müze Müdürü Alp Bacıoğlu, kulübün tarihçisi ve uzun yıllar hizmet eden yöneticisi Rüştü Dağlaroğlu’ndan bizzat dinlediği Atatürk’ün Fenerbahçe sutopu takımını davetini ‘Zaman Tüneli’ kitabında kaleme almıştır. Su sporlarına çok önem veren ve Fenerbahçe semtinde su sporları yapılması için ziyaret eden Atatürk’ün Yalova’daki bir açılış’a da sarı-lacivertli kulübü istediği belirtilmiştir. Hatta dönemin Su Sporları Federasyonu’nun da bu konuda Fenerbahçe ve Rüştü Dağlaroğlu ile görüşerek “Gazi Paşa hazretleri öyle arzu ettiler” dediğini bildirmiştir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir