ELİF ALTIN/HATAY ANTAKYA- Depremin en büyük yıkımı yaşattığı yer olan Hatay’da, savcılık sorumlulara ulaşmak için delil topluyor. Savcı, mühendis ve mimarlardan oluşan bilirkişi ekibi, depremde yıkılan enkazlardan 2’şer karot örneği alıyor. Karot örnekleri, 2 bakanlığa gönderilecek.
700 enkaz incelendi
Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki iki depremin ardından en çok yıkımın olduğu yerlerden biri de Hatay Antakya oldu. Depremin ardından Hatay’da yaklaşık 700 binada aralarında Cumhuriyet Savcısı, bilirkişi ve mühendislerin bulunduğu bir ekip incelemelerde bulundu. Heyet, enkaz alanındaki incelemelerinin ardından seçtiği bir beton parçasını incelemesi için bir teknik ekip görevlendiriyor. Heyet, olay yerindeyken gelen ekip, kendilerine gösterilen beton parçasından 2 örnek alıyor. Alınan örnekler tutanak altına alınıp delil torbasına konularak 1’i Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na 1’i de Adalet Bakanlığı’na gönderiliyor. Daha sonra ise alınan örnekler mühendisler tarafından inceleniyor ve bilirkişi heyetleri tarafından hazırlanan raporlar savcılığa gönderildi.
Kusur oranına göre
Savcılık, bilirkişi raporunu inceledikten sonra kusur oranına göre tespit ettiği ve kimliğini belirlediği müteahhitler ve diğer sorumlu olarak gösterilen kişiler hakkında gözaltı ve yakalama kararı verecek. Ayrıca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nerede kusurlu bir bina tespit ederse, savcılık derhal oraya bir ekiple gidiyor ve gerekli incelemeleri yaparak delilleri topluyor.
Rastgele seçilmiyor
Önceki gün, Antakya sokaklarında gözlem yaparken gördüğümüz bir binanın enkazında da savcılığın talimatıyla bir beton parçasından bilirkişi incelemesine gönderilmek üzere bir ekip tarafından örnek alındığını gördük. Titizlikle yürütülen çalışmalarda ekipler, günde onlarca binaya delil toplamaya gittiklerini söylediler.
Örnekleri alan ekip, delil torbasına koyarak tutanak altına alıp örnekleri yetkili kurumlara götürmek üzere yola çıktı. Ekipler, enkaz arasından seçilen beton parçasının rastgele seçilmediğini mühendislerin belirlediği betonlardan örnek alındığını söyledi. Öte yandan bölgede ağır hasarlı binaların yıkımına da başlandı.
Önce savaş sonra deprem acısı…
Antakya’da depremden kurtulanlar, yıkılan 8 katlı binanın enkazında kalan yakınlarının canlı veya cansız bedenlerinin çıkarılmasını bekliyor.
Depremin büyük yıkım yaşattığı Hatay Antakya’da 8 katlı bir binada yaşayan Suriyeli 3 ailenin anlattıkları yürekleri sızlattı. Oturdukları bina deyim yerindeyse yerle bir olan 3 aile 10 gündür sokakta ateş başında enkazın altında kalan yakınlarının canlı veya cansız bedenlerinin çıkarılmasını bekliyor. Miri Bedevi, kayınpederinin enkaz altında olduğunu ve 10 yıldır Türkiye’de yaşadığını belirterek, “10 gündür bu enkazın başında bekliyoruz. Cesetlerimizi alıp gitmek istiyoruz. İlk 2 gün kimse gelmedi. Biz kendimiz çıkarmaya çalıştık ama olmadı. 9 yaşındaki kardeşim Bilal’i biz çıkardık kendi imkanlarımızla. Durumu iyi, hastanede şu an. İlk önce enkaz altında annesinin sesini duyduk ‘Beni bırakın. Bilal’i çıkartın önce’ dedi. Bilal de enkazda 2 gün kaldı. Bilal ‘ben ilk gün adam sesi duydum ama korktum sandım ki beni kaçırmaya geldiler’ dedi. O yüzden sesini çıkarmamış. Annesi sesini çıkarttıktan sonra çocuk bağırıp ağlamaya başladı. Bilal’i çıkardık ama anneye ulaşamadık sonra Bilal’in annesinin sesi kesildi. Çıkarılan komşularımızın cesetlerini tanıyamıyoruz. 21 metre bina 3,5 metre kaldı. Cesetlerimizi aldıktan sonra ne yapacağımızı bilmiyoruz. Daha ev bulmaya çalışacağız. Nasıl çalışacağız, nasıl karnımızı doyuracağız? Hayata sıfırdan başlayacağız. Kayınpederim de enkaz altında.” dedi.
1 ay sonra düğünü vardı
1 ay sonra düğünü olduğunu söyleyen 27 yaşındaki Suphi de ankaz altından çıkarılmasını beklediği nişanlısı Sidar için ağlıyor. Suphi, “Ailemizle Suriye’deki savaş nedeniyle buraya taşındık. Her şeyi hazırlamıştık. 1 ay sonra düğünümüz vardı. Bir hayat kuracaktık burada. Şimdi her şey gitti, bitti. Bir şey istemiyorum sadece nişanlımın cesedini istiyorum. Mezarı olsun istiyorum. Biz 10 gündür burada böyle sokakta yatıyoruz” dedi.
Mobilyacı Mahmud Hinnowi ise tüm ailesini kaybetti. Tek başına kaldı. Eşinin ve çocuklarının enkaz altındaki cansız bedenlerini toprağa veren Hinnawi, şimdi enkaz altından hala çıkarılamayan kız kardeşinin öldüğünü düşünerek gözyaşları içerisinde cansız bedenini istiyor. Hinnowi ailesinden 7 kişi hayatını kaybetti.