Kahramanmaraş merkezli 11 ilde binlerce can kaybı ve büyük yıkıma neden olan depremlerde birçok tarihi ve kültürel yapı ile içeriğindeki bazı eserler de zarar gördü. Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nce, toplam 10 ilde 5 ayrı ekip ve 173 uzmanın katılımıyla ağır hasar gören tarihi yapılardaki nitelikli malzemelerin, enkazdan ayıklanarak koruma altına alma çalışmaları devam ediyor. Enkazda tespiti, tasnifi, temizleme ve belgeleme çalışmaları yapılan eserler, envanter kayıtları tutularak müzelere ve geçici kazı evi depolarına naklediliyor.
HATAY’DA ENKAZDAN 265 ESER KURTARILDI
Hatay’daki çalışmalarda 21 Mart itibarıyla, 23 cami, 8 mescit, 3 kilise, 3 hamam, 3 kamu binası, 5 türbe ve 8 çeşme, 10 konut olmak üzere toplamda 63 tescilli taşınmaz üzerinde ön hazırlık, keşif ve enkazdan eser ayıklama çalışması gerçekleştirildi. 21 kitabe, 18 litürjik malzeme, 13 ikona, 7 bezemeli mimari parça, 6 seramik, 2 kandil, 1 Osmanlı arması, 1 metal haç, 7 el yazması mukaddes kitap, 185 dini kitap, 2 kapı tokmağı ve 1’er adet ahşap kapı kanadı ile sikke olmak üzere toplamda 265 eser enkazdan çıkartılarak koruma altına alındı.
DİĞER İLLERDE 23 ESER KURTARILDI
Enkaz arkeolojisi çalışmalarında Hatay dışındaki diğer illerde enkazdan da 23 eser kurtarıldı. Malatya’da 3 yapı kitabesi, 2 mezar taşı kitabesi, 2 lotus palmet motifli rölyef toplam 7 parça kurtarılıp Malatya Müzesi’ne teslim edildi. Gaziantep’te yıkılan Gaziantep Kalesi’nden Kale kitabesi ve mimari parçalardan oluşan 15 parça kurtarıldı. Adıyaman’da 1 sikke kurtarılan eserler arasında yer alıyor.
KÜLTÜR MOLOZLARI AYRI YERE TAŞINACAK
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Gökhan Yazgı, depremin yaşandığı illerde Afet Kazı Başkanlığı kurulduğunu, uzman ekiplerin yıkılmış tescilli yapılarda kazı çalışmaları yürüttüklerini söyledi. Yazgı, “Bu çalışmaların ana sebebi, kurtarılabilecek eserleri kurtarıp sonra kültür molozu denilen molozlar ayrı yere taşınacak. Restorasyon ve konstrüksiyon sürecinde kullanılacak mimari yapı unsurları ayrılıp sonrasında restorasyona başlanacak” dedi.
KONTEYNER KOORDİNASYON MERKEZİ KURULUYOR
Deprem bölgesindeki tüm illerde kazı başkanları görevlendirdiklerini belirten Gökhan Yazgı, “Asıl büyük yıkım Hatay’da olduğu için oraya hızlıca başladık. Vakıflar Genel Müdürlüğü ile tüm yapılar üzerinde geniş bir çalışma yürütüyoruz. Hatay’da tüm idari ve bilim kurulu üyelerimizin çalışma sisteminin kurulu olduğu, kalabilecekleri konteyner koordinasyon merkezi oluşturuyoruz” diye konuştu.
ENKAZ ARKEOLOJİSİ
Deprem bölgesindeki tarihi ve kültürel değerlerin enkazdan kurtarılmasına ilişkin bilgi veren Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Yahya Coşkun, “Afet bölgesi kazı ekiplerimiz, deprem bölgesindeki şehirlerde AFAD, ICOMOS ve diğer paydaşlarımızla birlikte enkaz arkeolojisi çalışmalarını sürdürüyor. Kazı ekiplerimiz deprem bölgesinde enkaz altında kalan taşınır eserlerle tahrip olmuş taşınmaz parçalarını belgeliyor ve güvenli bir şekilde müzelerimize naklediyor. Hatay afet kazı ekibimiz, bu hafta İhsaniye Camii ile Rum Ortodoks Kilisesi’nde çalışıyor. Hatay’da enkazdan kurtarılan eser sayısı 265’e ulaştı. Kazı başkanımıza ve arkadaşlarımıza yürekten teşekkürler” ifadelerini kullandı.
ŞUPPİLULİUMA ÇELİK KAFESTE
Depremde H blok kısmı hasar alan Hatay Arkeoloji Müzesi’ndeki 1,5 tonluk Hitit kralı Şuppiluliuma’nın heykeli, Arsuz stelleri, Antakya lahdi, mozaikler ve benzerlerinin, içine hafif yastık görevi gören puzolan dolu çuvallar konulan çelik kafeslerde koruma altında olduğunu belirten Coşkun, “Depremin ilk anından itibaren bir an bile boş bırakmadığımız Hatay Müzemizde eserlerimizin restorasyonlarına başladık” dedi.
GAZİANTEP KALESİ VE DİYARBAKIR SURLARI
Hatay dışındaki illerde devam eden tespit, tasnif ve belgeleme çalışmalarında kale kitabesi, bezemeli mimari unsurlar ve diğer taşınır kültür varlıkları olarak bugüne kadar 23 eserin kurtarıldığını aktaran Coşkun, “Ekiplerin Diyarbakır surları, Gaziantep Kalesi’ndeki tespit ve kurtarma çalışmaları da yoğun şekilde devam ediyor. Adıyaman’daki Karakuş Tümülüsü’nde de yıkılan sütun en kısa sürede ayağa kaldırılacak. Bölgede, içerisinde eser olduğunu bildiğimiz tüm yerlerde enkaz arkeolojisi yapılıyor. Bunlar hem belgelenip müzelerde koruma altına alınıyor, hem de herhangi bir kaçakçılığa konu olmaması için hızlıca müdahale ediliyor” diye konuştu.