Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından Emine Erdoğan’ın himayesinde, Cumhurbaşkanlığı Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde ‘Su Verimliliği Seferberliği’ tanıtım toplantısı düzenlendi.
Toplantıya Emine Erdoğan’ın yanı sıra Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile davetliler katıldı.
“Su vatandır”
Emine Erdoğan, dünyanın erişilebilir tatlı su miktarının, toplam su varlığının yüzde 1’inden az olduğunu belirterek şunları kaydetti:
Su, en temel insan hakkıyken, küresel olarak 10 insandan 3’ünün güvenilir suya erişimi yok. Suyun azalması, kirlenmesi veya erişilememesi hayatın akışında birçok ekonomik ve siyasi sorunu beraberinde getiriyor. Bu sorunların en başında gıda üretiminin riske girmesi bulunuyor. Çünkü suların yüzde 77’si tarımda kullanılıyor. İnsanlık, çatışmalarla tetiklenen kitlesel göçlerle bile henüz başa çıkamazken, 2030 yılında 700 milyon insanın su kıtlığı sebebiyle yerinden olacağı tahmin ediliyor. Dünyadaki endişe verici durum, ne yazık ki ülkemizde de farklı değil. Türkiye gibi altyapı sistemlerini kurmuş ülkelerde, temiz suya erişim o kadar kolay ki, suyun sınırsız bir kaynak olmadığı unutuluyor. Araştırmalara göre, insanımızın yüzde 40’ı, ülkemizin su zengini olduğunu düşünüyor. Artan nüfus ve kontrolsüz su kullanımıyla bu miktarın 2030 yılında 1120 metreküpe gerileyeceği düşünülüyor. 1000 metreküpün altına indiğindeyse su kıtlığıyla yüzleşeceğiz. Şayet önüne geçmezsek su kaynaklarımızın yakın dönemde yüzde 25 oranında azalacağı tahmin ediliyor. Önümüzdeki 8 yıl içinde nüfusumuzun neredeyse yarısı ve sulanan tarım alanlarının yüzde 78’i su açığı riskiyle karşı karşıya kalabilir. Bu oranlar, bize sınırsız gibi gözüken ihtiyaçlarımızla sınırlı kaynaklarımız arasında acilen bir denge kurmamız gerektiğini söylüyor. Biz başlattığımız bu seferberlikle istiyoruz ki ‘Su vatandır’ inancıyla ve bir seferberlik ruhuyla geleceğimize birlikte sahip çıkalım.
“Topyekun seferberliğe ihtiyacımız var”
Emine Erdoğan, Türkiye’de su kullanımının büyük kısmının tarım alanında gerçekleştiğini kaydederek, şunları söyledi:
Bu çerçevede yağmur suyu hasadı ve gri su kullanımı gibi alternatif su verimliliği uygulamalarına ilişkin rehberler hazırlandı. Bakanlıklarımız iş birliğinde, su havzalarımızın tümü için eylem planları oluşturuldu ve pilot bölge olan ‘Gediz Havzası Eylem Planı’ hayata geçirilmeye başlandı. Alınan tedbirleri yaygınlaştırmak amacıyla ‘Su Verimliliği Strateji Belgesi ve Eylem Planı’ uygulamaya konuldu. İlave olarak sulama randımanının yüzde 49 seviyesinden yüzde 75’e çıkarılması hedefleniyor. Sanayide temiz üretim ve verimlilik teknolojilerinin önerdiği yeni tekniklerle üretimde yarı yarıya su kazanımının mümkün olduğunu görüyoruz. İş insanlarımıza ve sektör temsilcilerine burada önemli sorumluluklar düşüyor. Unutmayın ki israftan kurtardığınız her bir damla; geleceğimize, çocuklarımıza, doğaya ve canlılara hayat suyu olarak dönecektir. Kurumsal atılan adımlar önemli olsa da her bir vatandaşımızın bireysel düzeyde katkı sunacağı topyekun bir seferberliğe ihtiyacımız var. Yürekten inanıyorum ki evinde yılda 35 tona yakın suyu kurtarabileceğini öğrenen her vatandaşımız seferberliğin taşıyıcısı olacaktır. Başarısıyla iftihar ettiğimiz ‘Sıfır Atık Projesi’nde olduğu gibi ‘Su Verimliliği Seferberliği’nde de yerel yönetimlerimizin desteği çok önemli. Vatanseverliğin ülkemizin bir damla suyuna dahi sahip çıkmak olduğuna inanan ve gelecek nesillerimizin bir bardak suya muhtaç kalmaması için bugünden çalışan bütün duyarlı insanlarımıza çağrıda bulunuyorum; ‘Türkiye Yüzyılı’na bir damla da siz olun. Ülkemiz adına gurur duyduğumuz ‘Sıfır Atık’ hareketinin küreselleşmesinden aldığımız güçle ‘Ulusal Su Verimliliği Seferberliği’nin de ülkemizde yeşererek dünyaya yaygınlaşmasını diliyorum.