‘Strep A’ bakterisinin İngiltere’de ölümcül tablolar göstermesinin ardından Türkiye’de de ağır seyreden vakaların olmasıyla birlikte uzmanlar alarma geçti. Acil servise ya da polikliniğe başvuran özellikle 3 yaş üstü çocuklardan boğaz kültürü alarak öncelikle klinik olarak bu hastaları ayırt etmeye çalıştıklarını belirten Doç. Dr. Özlem Özgür Gündeşlioğlu, çıkan sonuçlara göre uygun antibiyotik tedavilerinin verildiğini söyledi. Doç. Dr. Gündeşlioğlu, “A grubu streptokoklara bağlı bölgede henüz invazif ve ağır seyirli hasta görmedik. Ama gelen her hastada bunu düşünerek kontrollerini yapıyoruz. Şu an boğaz enfeksiyonları ve kızıl vakalarında artış var” dedi.
TEDAVİSİ; UYGUN SÜREDE UYGUN ANTİBİYOTİK
A grubu streptokokların çocuklarda yaratabileceği risklerden bahseden Doç. Dr. Gündeşlioğlu, şöyle konuştu:
“Ani başlangıçlı yüksek ateş, çok ciddi boğaz ağrısı, boyun bölgesinde lenfadenopatilerin olması, karın ağrısının eşlik etmesi gibi belirtileri oluyor. Nadir olarak orta kulak boşluğundaki enfeksiyon, yani ‘otitis media’ görülebiliyor. İnvazif streptokok enfeksiyonu dediğimiz İngiltere’de bildirilen vakalarda olduğu gibi derin yara enfeksiyonları, mikroorganizmanın kana karışması dediğimiz ‘bakteriyemi’ ve ağır bir septik tablo görülebiliyor. Ayrıca bazı hastalarda hastalıkla birlikte ya da hastalıktan birkaç hafta sonra döküntüyle giden ‘kızıl’ tablosu da ortaya çıkabiliyor.”
KIZIL VAKALARI ARTTI
Son dönemde Streptokok A enfeksiyonlarının artması ile acil servis ve polikliniklerde çok sayıda kızıl vakaları gördüklerine dikkat çeken Doç. Dr. Gündeşlioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Son dönemde çocuklarda A grubu streptokokların yaptığı ani başlangıçlı yüksek ateş ve boğaz ağrısı ile ortaya çıkan bademcik enfeksiyonlarında artış var. Bademcik enfeksiyonu sırasında ya da birkaç hafta sonra aynı bakterinin neden olduğu vücutta yaygın döküntü ile seyreden kızıl vakalarında da büyük artış oldu. Ateş ve vücutta döküntü olması durumunda çocukların mutlaka doktor kontrolüne götürülmesi gerek.”
YAYGIN KIZARIK DÖKÜNTÜLER YAPIYOR
Döküntülü bir hastalık olduğundan ailelerin daha endişeli bir şekilde çocuklarını hastaneye getirdiğini dile getiren Doç. Dr. Gündeşlioğlu, “Boğaz enfeksiyonlarında olduğu gibi kızıl hastalığında da uygun sürede uygun antibiyotik tedavisi uygulanmazsa ‘akut romatizmal ateş’ dediğimiz çocuklarda eklemleri tutan, aynı zamanda kalpte kalıcı kapak hasarlarına yol açan bir hastalık gelişebilir. Böbreklerde hasarlanmaya neden olabilir. Bu şekilde ağır, istemediğimiz tablolarla karşılaşılabilir” diye konuştu.