‘Çöpleri yakarak ısınıyoruz’

Hatay, Kahramanmaraş merkezli 2 büyük depremin ardından en çok etkilenen şehirlerden biri oldu. 1 milyon 700 bin nüfusa sahip kentin merkezi, Asi Nehri kenarına kurulan binalar, Antakya, İskenderun, Kırıkhan depremde en çok hasar gören ilçeleri oldu. Yerli, yabancı arama kurtarma ekipleri, gönüllüler, itfaiye ekipleri ve vatandaşların çabası mucize kurtuluşlara tanıklık etmemizi sağladı. AFAD, seyyar tuvalet, elektrik ve barınma gibi sıkıntıların Hatay Stadyumu otoparkına, Antakya ve İskenderun’a geçici olarak barınma için çadır kentler kurdu. Birçok vatandaş geceyi araçlarında geçirirken bazıları da Hatay Stadyumu’nda kurulan çadırlarda geçirdi. Onlarla konuştuk.

‘Çocuklarla çok zor’

Depremde yaşadığı apartman yerle bir olan 38 yaşındaki Meryem Zabu, çadırda yaşamın büyük sıkıntı olduğunu vurgularken, şunları dedi:

“Ölümle burun buruna geldiğimiz için şu an yaşadığım her şeye şükrediyorum. Saniyelerle kurtulduk. İki yaşındaki kızımın üzerine dolap düştü. Biz hayattayız ama birçok yakınımızı kaybettik, hâlâ enkaz altında ölülerimiz var. Çadırlar da buz gibi, özellikle çocuklar için çok zor. Üç çocuğum var, inşallah hasta olmazlar.”

‘Eski haline gelir mi?’

Evleri ağır hasar gören Mehmet Bolatan (67) ve eşi Ruhnaz Bolatan (65) çadır kentte yaşamaya başlayan depremzedelerden. Bolatan, “Özellikle geceleri çok soğuk oluyor. Şimdi yaktığımız ateşle ısınıyoruz ama çadırlar buz gibi. Hatay yerle bir oldu, eski haline gelir mi? Gelse de biz görebilir miyiz?” diye soruyor. Suriyeli Ahmet Süleyman ve ailesi depremde 3 çocuğunu kaybetti, eşi ve kızı ise enkazdan 22 saat sonra sağ çıkarıldı. Eşinin hastanede tedavisi devam ediyor, 18 yaşındaki Şifa ise enkazdan çıkarıldıktan sonra herhangi bir sağlık problemi olmadığı için babasının yanında. Çadırda kalan Şifa Süleyman o anlarla ilgili, “Çok korktum, sürekli nefes almaya çalıştım ve beni kurtardılar ama kardeşlerim öldü” diyor

‘Hatay ne olacak?’

Çadırlara yerleştirilen depremzedelerden 41 yaşındaki Sevim Erkan da havanın aşırı soğuk olduğunu belirterek, her şeyin çok zor olduğunu anlattı:

“Evimiz ağır hasarlı. Ailemden çok kişi hayatını kaybetti. Hava çok soğuk, gece donuyoruz. Burada yakacak bir şey bulmak zor, çöpleri yakıyoruz. Böyle ne kadar kalacağız çadırda, belli değil. Hatay’ın ne olacağı da belli değil. Bazı akrabalarımız farklı şehirlere gitti. Bizi de çağırıyorlar, bir yandan gitmek istiyorum ama diğer yandan gittiğimiz yerde ne yapacağız diye kendime soruyorum. Çok zor” diye anlattı.

Çadırda kalan 67 yaşındaki Hatice Erkan da gözyaşları içinde, “Ben çıktım ama annem hala enkazda. Son anda dışarı fırladım, dönüp baktığımda bina birden çöktü. Birinci katta oturuyorduk, annem 100 yaşındaydı, çıkamadı demek ki. Allah’ım annemin cenazesini almamızı nasip eylesin. Herkes hayatını kaybetti, bu acılara nasıl dayanacağız.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir