Asgari ücret artışı yüzde 49 olarak belirlendi. Bu oran aslında beklenen bir oran olarak son günlerde sıkça dile getiriliyordu. Benim tahminim de yüzde 50’ydi.
Sonuç olarak net asgari ücret rakamı 17 bin 2 TL olarak açıklandı. Türk-İş Başkanı Atalay bekledikleri rakamın 18 bin TL olduğunu komisyon toplantısı sonrası açıkladı. Bu bağlamda komisyon kararına muhalefet şerhi düştüklerini söyledi.
İşveren tarafı olarak TİSK Başkanı Akkol da önemli olan konunun rakamdan ziyade enflasyon ile mücadele ve refah seviyesinin korunması olduğunu dile getirdi. Bu bağlamda asgari ücret desteğinin 700 TL olarak belirlenmesinden memnun olduklarını da ifade etti.
Ücret düzeyi
Bu çerçevede brüt rakam 20 bin 2 TL oldu, asgari ücretli bir çalışanın işverene toplam maliyeti ise 23 bin 500 TL seviyesine yükselmiş oldu.
Asgari ücret sadece ‘asgari düzeyde ücreti’ belirlemiyor aynı zamanda özel sektörde diğer ücret seviyelerinin belirlenmesinde de etkili oluyor. Bu bağlamda asgari ücret seviyesinde son yıllarda yaşanan artışlar genel olarak asgari ücret ve bu ücrete yakın ücret düzeylerinin ortalama ücret haline gelmesine neden oldu.
Neler değişecek?
Asgari ücret ocak ayında birçok çalışma yaşamı parametresinin değişmesine neden olacak.
Başta sosyal güvenlik primleri olmak üzere sigorta prim borçlanmaları, sosyal yardım tutarları ve elbette kıdem tazminatı alt seviyesi de değişecek. Bu nedenle sadece 8 milyona yakın çalışan için değil tüm çalışma yaşamı için en önemli parametre belirlenmiş oldu.
Asgari ücretteki artış sonrası işyerlerinde ücret dengesinde yine asgari ücret civarında yığılma söz konusu olabilir. Tabii bu durumda işyerlerinde ücret dengesinin muhafazası ve zam belirlenmesi gündeme gelecektir. Bu nedenle işyeri içindeki ücret dengesizliklerinin giderilmesi için insan kaynakları birimleri de mutlaka hızla çalışmaya başlayacaktır.