Betül Topaklı / Milliyet.com.tr – Merkez üssü Kahramanmaraş olan 7.7 ve 7.6 büyüklüklerindeki depremlerden en fazla etkilenen illerden biri de Hatay oldu. Çok sayıda güvercin yetiştiricisine ev sahipliği yapan kentin Antakya ilçesinde yarısı çöken binanın üzerindeki güvercin kulübesi ayakta kalmış, bu durum görenlerde şaşkınlık yaratmıştı. Ancak bölgedeki diğer güvercinler o kadar şanslı değildi. Pek çoğunun kümesleri, evleri yıkılırken, sahipleri de ya göçük altında kaldı ya da kendi veya sevdiklerinin canlarının derdine düştü. Bu durumu gören doğa, yaban hayatı fotoğrafçısı ve kuş gözlemcisi Alper Tüydeş, çalıştığı Karacabey Belediyesi’nin görevlendirmesiyle hemen Hatay’a gitti.
“Bursalıyım ve Karacabey’de yaşıyorum. Öğrencilik yıllarımı ise Hatay’da geçirdim. Bu nedenle kent benim ikinci memleketim oldu. Hatay’da çok arkadaşım var. Hiçbir zaman unutamayacağım anılara sahibim. Yaşanan depremlerden sonra 11 ilde hasar gören evler sonrasında yaşamını kaybeden ve yararlanan insanlar oldu. Hepsi için derin bir üzüntü duydum ancak ikinci memleketim dediğim Hatay’ın durumu beni daha da derinden sarstı. Şehir neredeyse yok oldu. Hatay’daki yardım faaliyetlerine katılmak istedim ancak enkaz altındakileri çıkarma konusunda bilgim olmadığı için kente gidip kalabalık yapmak istemedim, beklemek zorunda kaldım. Bu bekleyişin ardından basında gördüğüm bir görüntü beni harekete geçirdi. Bazı güvercin yetiştiricilerinin kümesleri yıkılmış, güvercinleri etrafa saçılmıştı. Kimisi kümeslerin üstünde beklerken hastalanmış, kimisi enkaz altında kalmıştı. Bunları görünce güvercinler için bir şey yapabileceğimi düşündüm.”
‘GÜVERCİNLER TEKNİK GEREKTİREN BİR ALAN’
Deprem bölgesindeki pek çok insan enkaz altında olan ya da sahipsiz kalan kedi ya da köpeğe nasıl yaklaşacağını biliyordu ancak güvercinlere uygulanması gereken farklı bir teknik vardı. Aynı zamanda güvercin yetiştiricisi olan Alper Tüydeş, yakalama ağı ve kafeslerini hazırladı. Kurduğu basit ekipman ve buğdayları da yanına aldı. Hemen enkazlarda bitap düşen buna rağmen yuvalarını terk etmeyen güvercinlerin peşine düştü.
‘YAŞADIKLARI BÖLGEYİ TERK ETMEMEK İÇİN BEKLEYİŞE GEÇİYORLAR’
Evcil güvercinlerin sahiplerine oldukça vefalı olduklarını bu nedenle kolay kolay yuvalarını terk etmediklerini söyleyen Tüydeş, “Hatta bazı güvercinler ev değiştirse, başka sahipleri olup başka şehirlere taşınsa da eski yuvalarına geri dönebiliyor. Hatay, Osmaniye, Gaziantep ve Adana gibi illerde ağırlıklı olarak filo güvercinleri diye tabir edilen posta güvercinleri besleniyor. Posta güvercinlerinin de yüzlerce kilometre uzaklıktan yuvaya dönme gibi bir özelliği var. Yuvaları yıkılan güvercinler yine yaşadıkları bölgeyi terk etmemek adına yakınlarda sağlam kalan ya da yıkılmak üzere olan binaların üstüne konup bekleyişe geçiyor. Bu bekleyiş sırasında tabii ki zorunlu ihtiyaçlarını gideriyorlar. Ancak çok fazla aç ve susuz bekleyecekleri için hastalanmaya başlıyorlar. Gittiğimde pek çoğu bu şekildeydi” dedi.
“Güvercinler tüylerini pusmuş, bir kenarda mahsun mahsun bekliyorlardı. Çok sayıda aç kalan güvercin vardı, yem atınca hemen önüme geldiler, kepçemle yakaladım. Yakalamaya çalışıp da yakalayamadıklarım oldu. O kuşlar için ise yem bıraktım. En nihayetinde 20’ye yakın güvercini alabildim. Sonra kentteki derneklerle iletişime geçtim. Amacım, güvercinleri uygun gördüğüm kurum ya da kuruluşlara teslim etmekti. Fakat kentteki güvercinleri yakalamaya çalışırken işi ticarete dökmeye çalışan insanların varlığını hissettim. Halk da bu konuda beni uyardı. Bu durum kararımı değiştirmemi sağladı. Hatay’ı çok sevdiğim, güvercin de yetiştirdiğim için kente olan vefa borcumu Bursa’da güvercinleri besleyerek ödemek istedim. Güvercinler için şu anda büyük, ferah ve geniş bir kümes hazırlığı içindeyim. Yaşamlarının geri kalanını en iyi şekilde geçirmeleri için elimden geleni yapacağım. Derneklere gelen güvercinler de varmış. Onların da şu anda Bursa’ya transferi için çaba sarf ediyorum.”
‘BUĞDAY VE SU BIRAKALIM’
Kültürlerinin bir parçası olması dolayısıyla Hatay, Adana, Osmaniye ve Gaziantep gibi illerde güvercin yetiştiriciliğinin çok yaygın yapıldığını söyleyen Alper Tüydeş, “Hatay’da yakalayamadığım daha çok sayıda kuş var. Keza depremden etkilenen diğer illerde de çok sayıda güvercin bulunuyor. Deprem bölgelerinde yaralar sarılmaya başlandı. Yapılabiliyorsa güvercinlerin bulunduğu yerlere buğday ve kapta sular bırakalım. Böylece hayvanların bu süreci daha rahat atlatmalarını sağlayabiliriz” diye konuştu.