Derleyen: Fazilet Şenol / Milliyet.com.tr – Tarihler 19 Aralık 2011’i gösteriyordu. Adının Peter Skyllberg olduğu bildirilen 44 yaşındaki bir deri bir kemik kalmış adam, İsveç’in kuzeyindeki Umeå kasabası yakınlarındaki ormanın derinliklerine park edilmiş tamamen karla kaplı bir arabadan çıkarıldı. Açlıktan ölmek üzere olan, zorlukla hareket edebilen, güçlükle konuşabilen Skyllberg hastaneye kaldırılırken kendisine dair çok az soruya yanıt verebildi. Görevliler, yol boyunca adam hakkında neredeyse hiçbir bilgiye kavuşamadı. Zaman içinde yapılan araştırmalar çarpıcı bir gerçeği ortaya çıkardı. İşte 2 ay boyunca hiçbir şey yemeden hayatta kalabilen Skyllberg’in sırrı.
‘HAYATIMDA HİÇ BU KADAR ZAYIF BİR İNSAN GÖRMEMİŞTİM’
19 Aralık 2011’de İsveç’teki tüm manşetler benzerdi: “Yaşaması mucizeydi.” Bu cümleler aslında haberi tüm İsveç’e duyuran muhabirlerin ya da editörlerin seçtiği bir başlık değildi. Bu cümle, karlarla kaplı araca ulaşan ilk trafik polisi Torbjörn Lundgren’e aitti. Lundgren, güçlükle kapıyı açmayı başardı ve hayal bile edemeyeceği bir manzarayla karşılaştı. Lundgren, İsveç’te yayın yapan Aftonbladet gazetesine şunları söyleyecekti:
“Karşımda gördüğüm adamın hayatta kalması gerçek bir mucizeydi. Hayatımda daha önce hiç bu kadar zayıf bir insan görmemiştim.”
‘İŞİNİ KAYBETTİĞİNİ SÖYLEMİŞTİ’
‘Mucize adam’ Skyllberg’in içinde bulunduğu aracın etrafındaki karın kalınığı tam 70 santimetreydi. Park halindeki araba bir otoyola 1.5 kilometre uzaklıktaydı. Bulunduğunda konuşamayacak bir haldeydi. Açlıktan bitkin düşmüş, kolunu bile kıpırdatmakta zorluk çekiyordu. Hastaneye kaldırıldığında olaydan kısa zaman içinde basın da haberdar oldu. Yavaş yavaş tüm ülke onu konuşmaya başlamıştı. Polis ise adamın kaç zamandır arabanın içinde kaldığının cevabını arıyordu. Çevredeki bir köyde esnaflık yapan bir kişi polise Skyllberg’in bir süre önce bakkalının bulunduğu bölgeyi ziyaret ettiğini açıkladı. Daha sonra basına da konuşan Andreas Östensson adındaki bir esnaf, şunları söyledi:
“Arabasıyla buraya geldi. Bazen depoyu doldurdu, bazen sosis ve kahve satın aldı. Ormanda yaşadığını ve bir çadırda uyuduğunu, bazen de arabada kaldığını söylemişti. Bana İsveç’in orta kesimindeki Örebro Kasabası’ndan geldiğini, marangoz olarak çalıştığını ancak işini kaybettiğini söylemişti.”
NASIL HAYATTA KALDI?
Bütün bunların dışında onu tanıyan isimsiz bir kişinin, olaydan birkaç ay önce borç tahsildarlarıyla birlikte yola çıktığını ve o zamandan beri kendisinden haber alınamadığını söylediğini aktardı. Peki bu adam tam 61 gün boyunca yiyecek olmadan ve eksi 30 santigrat dereceye kadar düşen sıcaklıklarda hayatta nasıl kalmıştı? Uppsala Üniversitesi’nden klinik beslenme profesörü Tommy Cederholm’a göre bir ortamda su mevcutsa bir insan yiyecek olmadan en fazla 60 gün hayatta kalabilirdi. Yaşanan tarihi olaylar da bu bilimsel veriyle örtüşüyordu. Örneğin siyasi mahkum Bobby Sands, Kuzey İrlanda’da 66 gün açlık grevi yaptıktan sonra hayatını kaybetmişti.
İsveç’te kış ortasında ortaya çıkan bu hikâyede, Skyllberg’in bu kadar uzun süre boyunca dondurucu soğukta nasıl hayatta kaldığı bilim dünyasında da hareketlilik yarattı. Skyllberg’in kar suyu içmek dışında hiçbir şey yememiş olması herkesi şaşkınlığa sürüklemişti.
‘İGLO’ GÖREVİ GÖRDÜ
Konuyla ilgili Umeå’daki Norrland Üniversitesi Hastanesi’nin baş sağlık görevlisi Dr. Ulf Segerberg, yaptığı açıklamada daha önce böyle bir vaka görmediğini söyledi. Adamın muhtemelen karla kaplı arabasının bir iglo (Eskimoların bir kısmının sürekli olarak ya da av sezonlarında geçici olarak yaşadığı sıkıştırılmış kardan ev) görevi görecek doğal ısınma özellikleri sayesinde hayatta kaldığına değindi. “Bu adamın belli ki iyi kıyafetleri ve uyku tulumu vardı ve hepsi karla kaplanmış bir arabanın içindeydi” diyen Dr. Segerberg, şunları söyledi:
“İgloların sıcaklığı genellikle 0 santigrat derecenin birkaç derece altındadır ve eğer iyi kıyafetleriniz varsa bu sıcaklıklarda hayatta kalabilir ve vücut sıcaklığınızı koruyabilirsiniz. Belli ki bir şekilde vücut ısısını korumayı başardı yoksa hayatta kalamazdı. Çünkü biz insanlar, örneğin sürüngenler gibi vücut ısısını değiştirebilecek şekilde soğuğa dayanamayız.”
TIPKI BİR ‘AYI’ GİBİ KIŞ UYKUSUNA MI YATTI?
Dr. Ulf Segerberg, bir kişinin yemek yemeden hayatta kalabileceği üst sınırın iki ay olduğu görüşüne katıldığını söyledi. Ancak bir başka doktor, Stefan Branth’a göre, Skyllberg’i kurtaran şey düşük vücut ısısıydı ve onu adeta bir ‘ayı’ gibi kış uykusu moduna sokmuş olabilirdi. Dr. Branth şu ifadeleri kullandı:
“İnsanlar aslında bunu yapabilir. Muhtemelen adamın vücut ısısı 31 derece civarındaydı ve soğuğa karşı uyum sağlıyordu. Hem düşük ısı nedeniyle fazla bir enerji de harcamıyordu.”
YAĞ REZERVLERİNİN ARDINDAKİ GERÇEK
Peki insanlar gerçekten ‘kış uykusu’na yatabilir mi? Buzlu göller veya çığlar gibi son derece düşük sıcaklıklarda hayatta kalan insanların anlatımlarına rağmen, insanların kış uykusuna yatma, yani hayvanların daha yavaş bir kalp atış hızı, metabolizma ve nefes almayı gerektiren uzun bir ‘askıya alınmış’ dönemini geçirme yeteneğine sahip olduğu düşünülmüyor. Çünkü insanların vücut yağ rezervleriyle hayatta kalındıkları biliniyor.
Geçen yıl bilim üzerine yayın yapan bir blog olan Inhuman Experiment, 1850’li yıllara dayanan bir araştırmaya göre Hintli yogilerin günlerce hava geçirmez koşullarda gömülü olarak hayatta kaldıklarını ancak sağlıklı bir şekilde yerden çıkarıldıklarını anlatan raporları yayınladı. Blog ayrıca Rus köylülerinin kıtlıktan kurtulmak için yılın yarısını uyuyarak geçirdiklerini anlatan İngiliz Tıp Dergisi raporunu da yeniden gündeme getirdi. Dr. Ulf Segerberg ise, dünyanın sıfırın altındaki sıcaklıkların ve yoğun kar yağışının normal olduğu bir bölgesinde bile Skyllberg vakasının olağan dışı olduğunu söyledi.