Spor Toto Süper Lig’in 25’inci haftasında Emre Belözoğlu yönetimindeki Başakşehir, Şenol Güneş’in çalıştırdığı Beşiktaş’ı konuk etti. Siyah-beyazlılar zorlu maçta rakibini 2-0’lık skorla geçti.
Spor yazarları, Beşiktaş’ın 3 puan aldığı maçı köşelerinde değerlendirdi. Siyah-beyazlıların ara transfer ve tescil döneminde kadrosuna kattığı başarılı futbolcu övgü topladı.
İşte Başakşehir – Beşiktaş maçının ardından yapılan değerlendirmeler…
TABELAYA BAKALIM / BİLAL MEŞE
Bu oyunun ender değişmeyen bir kuralı var; kural da pek demeyelim, teknik adamların tercihi… Genelde bir hafta önce başarılı olmuş 11’i bozmazlar. Bence de doğru bir tercih… Tabii ki sakatlık ve cezalar durumunda değişkenlik gösterebilir, bu da doğaldır. Geçmişte de, Beşiktaş’ın üç yıl üst üste şampiyon olduğu yıllarda, Gordon Milne’in 11’i hiç değişmezdi. Şenol Güneş de dün öyle yaptı.
Kuşkusuz Kartal’ın en büyük özelliği pas trafiği, rakibin başını döndürüyor alimallah! Ne var ki dünkü maçta Kartal, sürekli top kayıpları yaşadı, bu da rakibin direnişini bir tık yukarı çıkardı. Buna karşın Aboubakar’la öne geçerken, rakibine ciddi bir pozisyon verdi, o da Figueiredo ile… Buna da kaleci Mert izin vermedi, topu kornere tokatladı.
Aboubakar’ın forvette etkili olduğunu bilmeyen yok. Yeter ki onun koşu yoluna topu atın, gerisini ona bırakın. 15’de Salih sağdan hareketlenen Aboubakar’ı topla buluşturdu, bir savunmacıyı geçti, çaprazdan Volkan’ın uzanamayacağı köşeye topu gönderdi.
Gelelim 35’de takımını eksik bırakan Januzaj’ın pozisyonuna… Rakibine kontrolsüz ve tehlikeli girdi, orta hakem Mete Kalkavan sanırım kaymasına yanıldı, oyunu devam ettirdi. İyi ki VAR, var. Serkan Tokat, Kalkavan’ı pozisyonu izlemesi için uyardı, sonunda kırmızı ışığa yakalandı konuk takım oyuncusu!
Beşiktaş’a geldiği günden bu yana savunmadaki futboluyla beğeni kazanan Tayyip Talha’ya nazar değdi, 40’ta sedye ile oyundan çıktı. Güneş, bu sakatlık üzerine zorunlu değişikliğe gitti, Saiss’i sahaya sürerken, Kartal 10 kişi kalan rakibi karşısında sahaya ağırlığını koydu. Ancak üretilen ve atılamayan pozisyonlar da vardı elbette.
Aslında bu maç, Kartal cephesinden kritik bir viraj idi. Nedeni de Adana Demirspor’un yenilmesi, klasman yarışında ciddi bir rakibine dört puanlık fark atmasıdır. Kuşkusuz zirve Kartal’ın bayağı uzağında… Fakat en azından Fenerbahçe’yi yakalama şansın var, bunu da unutmayalım.
Tabii ki rakibin on kişi kalması, zorluk derecesi yüksek maçta, Kartal’ın işini kolaylaştıran en büyük faktör idi. Ancak kazanma arzusu Kartal’da üst seviyede, bunu da kayda geçelim. Nitekim, Masuaku baktı ki forvetler atamıyor, devreye girdi, 56’da soluyla müthiş bir gol attı, farkı ikiye taşıdı.
Asist mi? “Bay gol” Aboubakar, atıyor, attırıyor, kaçırıyor. Hele Redmond’un bir pozisyonu var ki, kaçırdı, o da şaşırdı, biz de! Eee Aboubakar ve Rosier’in uzatma dakikalarında kaçırdıklarına ne demeli?
Son yirmi dakika ve uzatmaları dahil, Kartal’ın zamana oynadığını gözlemledik. Valla, kızanlar olabilir, ancak karşınızdaki 10 kişi de olsa, etkili oyuncuları olan rakibi küçümsemek hataların en büyüğü olur. Fark bekleyenler, iki golle yetindiler. Ancak bu oyunun bir gerçeği daha var, o da iyi oynayana üç puan vermiyorlar, skor tabelasında yazan rakamlar önemlidir, gerisi detaydır.
Evet, önce Ankaragücü, ardından da Başakşehir’i üç puanla geçen Beşiktaş, hem taraftarıyla yeniden barıştı, hem de moral buldu.
ÇOK ÖNEMLİ KAZANÇ / ATTİLA GÖKÇE
Bunun adı rövanş… Süper Lig’in ilk yarısında (12 Eylül 2022) Vodafone Park’ta oynanan maçı Başakşehir kazanmıştı. Oysa o maçın iyi oynayan tarafı Beşiktaş’tı… Fatih Terim Stadı’ndaki rövanşa dönersek… 10 kişi kalmasına rağmen daha iyi oynayan taraf ev sahibi Başakşehir’di.
Beşiktaş rakip yarı alanda baskı kurarak oyunun boyunu kısaltamadı. Dahası topla sık sık buluşmasına rağmen bu topları baskı altında çabuk kaybetti. Üç isabetli şutu var siyah beyazlı takımın. İkisi gol oldu. Anlayın artık oyunun gerisini.
Yine de Şenol Güneş’in ekibi Ankaragücü’nden sonra ikinci galibiyeti alırken Başakşehir’e karşı uzun süredir özlediği üç puana da kavuşmuş oldu.
Bu başarıda kaleci Mert’in katkısını görmezden gelemeyiz. Figueiredo’nun yüzde yüz gollük vuruşunda topu uzak köşeye uzanarak çeldi, örneğin.
Peki golcüler? Her şeyden önce dünkü maçın tacını tek oyuncuya vereceksek o adam kesinlikle Vincent Aboubakar’dır. Salih’in çok akıllı bir görüşle orta alandan verdiği derin pası alır almaz kendine has bir kontrolla Volkan’ın koruduğu kalede uzak direğe doğru öylesine güzel bir vuruş yaptı ki Başakşehir kalecisi sadece baktı. O golün yarattığı rahatlıktan mı, bilemiyoruz.. Beşiktaş Konferans yorgunu rakibinden daha durgundu. 32’de Fernandes’in ayağına çok sert yüklenen Januzaj direkt kırmızı kart gördü. Burada tüm futbolcuları meslektaşlarına karşı daha dikkatli oynamaya davet etsek belki de alınacaklar. Evet, alınmaları gerekir.
Başakşehir 10 kişi kalınca durdu mu, dağıldı mı? Hayır! Beşiktaş’la başa baş mücadeleye devam ettiler. Gent karşısında çamurlu kötü sahada aldıkları beraberliğe rağmen yorgun görünmediler. Emre Hoca, o maçtaki on birden 7 oyuncusu ile maça başladı. Takımı diriydi.
Beşiktaş’a dönersek… Takımca çok iyi oynamamalarına rağmen iki iyi oyuncunun çok klas golleriyle kazandılar. Birinciyi anlattık. İkinci gol de Masuaku’nun uzaktan çok sert ve düzgün şutuyla geldi. Burada Masuaku’nun pas vermesini bekleyen kaleci Volkan ve arkadaşları fena halde (!) yanıldılar. Beşiktaş Salih – Maxim değişikliğiyle bir ölçüde takım kimliğini kazanıp daha iyi oyunla etkin bir role büründü.. Gaziantep’ten gelen konuk oyuncuyu takdirle izlemek gerek. Oyunu hem iyi okuyor hem de iyi yazıyor.
Maçın sonucuna bakarsak… Beşiktaş dünkü galibiyetiyle Süper Lig üçüncülüğü için şansını artırmış oldu. Peşindeki Adana Demirspor’la arayı açtı, Başakşehir’i de arkada tutmayı başardı. Türkiye Kupası’ndan elenmiş şampiyonluk şansını yitirmiş bir ekip için hiç değilse böylesi bir umut olmalı.
Cenk Tosun’u iyi görmedim. Zamanlama yanlışları var. Belki de kafası karışıktır olabilir. Bir an önce karar verip yönünü belli etmeli!