Zeytin Dalı Harekatı’nda görev alan astsubay Musa Özalkan, harekatın ilk günü 20 Ocak 2018’de teröristler ile girilen çatışmada şehit oldu. Musa Özalkan’ın, bir arkadaşına şehit olması durumunda devletin ailesine vereceği parayla Kurt-Ar Yardım Derneği aracılığıyla Suriye’de Türkmen çocuklar için okul yapılmasını ve isminin verilmesini vasiyet ettiği ortaya çıktı.
Şehit astsubay Musa Özalkan’ın vasiyetinin ardından bu yılın mart ayında Suriye’nin Çobanbey beldesinde yapımına başlanan ilkokul ve anaokulu tamamlandı. ‘Şehit Musa Özalkan İlkokulu ve Anaokulu’ adı verilen okulun açılışı için bugün tören düzenlendi. Törene, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, Kilis Valisi Recep Soytürk, AFAD Başkanı Yunus Sezer, Cumhurbaşkanlığı Güvenlik İşleri Genel Müdürü Yusuf Karaloğlu, 6’ncı Kolordu Komutanı Korgeneral Metin Toker, şehit Musa Özalkan’ın babası Selahaddin Özalkan ve yakınları ile yerel yöneticiler katıldı.
‘BU DÜNYA BİR SINAV DÜNYASI’
Açılış öncesi konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bu dünyanın sınav dünyası olduğunu belirterek, “Biz Müslümanız ve bu dünyanın sınav dünyası olduğunu biliyoruz. İyilik ile kötülük arasında bir sınav dünyası olduğunu biliyoruz. Hayır ile şer arasında bir sınav dünyası olduğunu biliyoruz. Makamla hiçlik arasında bir sınav dünyası olduğunu biliyoruz. Zenginlikle yoksulluk arasında bir sınav dünyası olduğunu biliyoruz. Elinizde imkan olur, iyilik, hizmet önünüzden geçer, bundan nasiplenemezsiniz. Bugün burada yaşanmış acılar var, toprağından edilmiş insanlar var. Bugün hiç olmaması gereken, çocuklarımızın hiç karşılaşmaması gereken yaşanmış bir tarih var. Elbette ki sınav tam da buradadır. Afganistan’dan Amerika kaçarken, o uçak kalktığı andan itibaren insanları dökerek öldürmüştür. Kendi tarihine belki de en kara lekeyi vurarak kaçmıştır. Bir devletin yapmaması gereken başından itibaren yaptıklarının maliyetini ödediklerini hep beraber yaşadık ve gördük. Yıllardır kardeşlik hukukunun ve komşuluk hukukunun ne olduğunu ortaya koymaya çalışan bir anlayışı gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın rehberlik ettiği bir kardeşlik yolculuğunu hep beraber yapıyoruz. Bunu yaparken de kurallarımızdan, ilkelerimizden, inançlarımızdan, geleneklerimizden, göreneklerimizden, bize bırakılan emanetlerden hiçbir zaman vazgeçmiyoruz ve vazgeçmeyeceğiz de” diye konuştu.
Bakan Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Şimdi bir taraftan üretim, bir taraftan eğitim, bir taraftan hayatın normalleşmesi, bir taraftan çocuklarınızın yarın hepimizin yaşına geldiğinde onları yalnız bırakan değil, onların hayatına dokunan, onlarla birlikte olan bunu karşılıklılık ilkesine göre değil, yani tam da Batının yaptığı gibi dünyayı sömürdükleri gibi değil, tamamen bir insanlığın nasıl olabileceğini, bir komşuluğun nasıl olabileceğini gösterir bir şekilde olduğunu geriye dönüp baktığında tespit edeceklerine inanıyorum. Belki onlar bizim bugün birlikte başardığımızı yarın başka coğrafyalarda bu örnek üzerinden kendilerine düşen bir sorumlulukta ve yükümlülükte başaracaklardır, bu önemli bir şeydir. Allah dünyada kimseyi böyle bir imtihanla, böyle bir sınavla karşı karşıya bırakmasın. Ama hakikaten burada bir tarih yazılmaktadır. İnsanlığın tarihi yazılmaktadır, kardeşliğin tarihi yazılmaktadır, komşuluğun tarihi yazılmaktadır, kötülüğe karşı iyiliğin tarihi yazılmaktadır ve dünyaya önemli bir imza atılmaktadır. Allah emek verenlerden razı olsun. Biz, bugüne kadar buraya sırtımızı dönmedik, dönemezdik. Çünkü biz Müslümanız, bu dünyada var öteki dünyada var. Öteki dünyada karşı karşıya kalacağımızı bilenlerdeniz.”
Afrin harekatında şehit olan Musa Özalkan’ın bölgeye okul yapılmasını vasiyet ettiğini hatırlatan Soylu, “Afrin’de şehit olan Musa Özalkan kardeşimiz vasiyetinde bu bölgeye bir okul yapılmasını istemiş. Kardeşlerinin özgürlüğü ve hürriyeti için mücadele eden, terör örgütlerini buralardan silip atmayı kendine görev edinmiş bir kahraman bu işin eğitimle olabileceğini, okulla olabileceğini bütün dünyaya örnek olabilecek şekilde bir vasiyet bırakmış. Allah babasından razı olsun, memleketimize, milletimize, insanlığa, bu bölgeye böyle düşünen, düşündüğü gibi yaşayan, düşündüğü gibi vasiyet bırakan bir evlat yetiştirdiler. Bu okulun inşaatı bu yılın mart ayında başladı, ağustosta sona erdi. Demek ki hayırlı işler, tez biten işler olur. Onun tez bitirilmesinin bir iradesi var, o da Allah’tır. Biz buna inanıyoruz” dedi.
‘NORMALDE AÇILIŞLARA KATILMAM’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını da ileten Bakan Soylu, normalde açılışlara katılmadığını ancak hayır işi olunca koşarak geldiğini ifade ederek, “Hayır işi olunca koşa koşa gidiyoruz. Çünkü hayrı yapanları teşvik etmek, takdir etmek lazım. Bu okulun burada yapılması, başka yerlerde yapılmasından yüz kat değerlidir. Biz işin ne olduğunu biliyoruz. Onun için bu çocuklar inşallah yarın dünyada kendilerine yapılanları tam tersi iyiliklerle güllerle ve çiçeklerle süsleyecekler. Buna inancımız tam. Okullarını okuyacaklar, üniversitelerini okuyacaklar ve hepsi birer iyilik elçisi olacak. Allah onlardan razı olsun” ifadelerini kullandı.
Bakan Soylu törene katılanlarla birlikte açılışı yaptıktan sonra okulu dolaşıp öğrencilere çeşitli hediyeler verdi. Bakan Soylu daha sonra Şehit Akit Gazi İmam Hatip Lisesi ile Çobanbey Organize Sanayi Bölgesi’nde de incelemelerde bulundu.