Kanada Uzay Ajansı (CSA) katılımcılar için hazırladığı brifingde “Ay’da su bulunması çok muhtemel, ancak bu su içerisinde kirletici maddeler barındırıyor” diyor. Bu açıklama, NASA’ya ait bir uzay aracı olan LCROSS’un 9 Ekim 2009 tarihinde Ay’ın buzlu güney kutup bölgesine kasten çarpmasından elde edilen verilere dayanıyor.
Ay suyunu doğrudan içmek mümkün değil
NASA‘nın Ames Araştırma Merkezi’ndeki araştırmacılar tarafından 2010 yılında Science dergisinde yayınlanan keşfe göre, LCROSS‘tan (“Lunar Crater Observation and Sensing Satellite “ın kısaltması) çıkan duman sadece sudan kaynaklanması beklenen hidrojeni değil, aynı zamanda karbon monoksit, kalsiyum, cıva ve magnezyum da içeriyordu.
Öte yandan mevcut arıtma yöntemlerinin de Ay’daki gereklilikleri karşılamadığı belirtiliyor. CSA, en uygun filtre sistemlerini tasarlarken Ay’ın son derece aşındırıcı olan regolit toprağına dikkat edilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Bununla birlikte bu cihazların Ay yerçekiminde çalışması ve çok da ağır olmaması gerekiyor.
Birleşik Krallık Uzay Ajansı‘nın AquaLunar katılımcılarına sunduğu kılavuzda ayrıca hidrojen sülfür, amonyak, karbon monoksit, etilen, kükürt dioksit, metanol ve metanın yanı sıra “katı regolit kalıntıları” da dahil olmak üzere katılımcıların hesaba katması gereken bir dizi kirletici madde olduğunu belirtiyor.
Bilim camiası Ay’daki suyu insanlar için güvenli bir biçimde yerinde kullanmak için çeşitli projeler geliştiriyor. Aynı zamanda AquaLunar gibi programlar ile halk kaynaklı projeler de toplanıyor. Bu program için katılımcıların 8 Nisan’a kadar bir konsept tasarım sunmaları gerekiyor. Daha ileri aşamalar için seçilmeleri halinde, ekipler kavram kanıtları ve prototipler sunacak ve her ülkedeki büyük ödül 2026 yılında açıklanacak.